"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Osmaniye Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraza yönelik açılan davada yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, davacıların kararı istinaf etmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar dava dilekçesinde özetle; Osmaniye ili ... ilçesi ... Mahallesi ile ... Mahallesi sınırında bulanan babalarından miras olarak kalan 2629 ada 2 parselin bitişiğinde bulunan 30-40 yılı aşkın süredir babaları tarafından kullanılan ve babaları vefat ettikten sonra kendilerine miras olarak kalan ve içerisinde 1 betonarme ev, 1 ahşap kamelya ve 1 konteynır ev bulunan, bağ-bahçe olarak kullanmış oldukları ... ... Emlak Şefliğine ait (A1), (A) ve (B) harfleri ile gösterilen tescil dışı Hazine arazilerini satın almak üzere ... ... Emlak Şefliğine de başvuruda bulunduklarını, ... tarafından kurulan komisyonca arazi incelemelerinde bulunulduğu, bahse konu yerlerin orman sayılmayan yerlerde olduğu kanaatine varıldığı ve bu da tutanakla ... ... Emlak Şefliğine bildirildiği ve bu yerlere ait 5 yıllık ecrimisil bedelini ödediklerini, 2021 yılında 79 nolu orman kadastro başkanlığı tarafından ... Mahallesinde orman kadastro çalışmaları yapıldığını, çalışma sonucunda dava konusu taşınmazların orman alanı içerisine alınmış olduğunu, bu nedenle ekte sundukları krokide (A1), (A) ve (B) harfleri ile gösterilen bağ-bahçe olarak kullandıkları orman vasfını kaybetmiş alanın orman sınırı dışına çıkartılarak 2/B kapsamında değerlendirilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince; "davacının idareyi 2-B işlemi yapmak konusunda zorlayıcı nitelikte böyle bir dava açmakta hukuki yararı ve dolayısı ile aktif husumet bulunmadığı kanaatine varıldığından (Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 21/01/2016 tarih, 2015/3010 esas ve 2016/741 karar sayılı emsal içtihadında ve istikrar kazanmış diğer içtihatlarında belirtildiği üzere) aktif husumet ve hukuki yarar yokluğu gerekçesiyle davanın reddine" karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacılar tarafından istinaf edilmesi üzerine, Adana Bölge Adliye Mahkemesince; "dava konusu yerde orman kadastrosu kesinleşmiş olup, davacıların itirazına konu çalışmanın ise orman kadastrosu yapılmış ormanlarda aplikasyon ve 2-B uygulama çalışması olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu taşınmazda 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) Ek-4 üncü maddesi kapsamında kullanım kadastrosu ise yapılmamıştır. Bilindiği üzere orman sınırları içerisindeki (özel orman olmayan) bir taşınmaz 2-B maddesi uygulaması ile gerçek kişiler adına orman sınırları dışına çıkartılmaz. Bir taşınmazın 2-B sınırları dışına çıkartılması hususunda idarenin zorlanması imkanı bulunmamaktadır. Bu itibarla davacının İdareyi 2-B işlemi yapmak konusunda zorlayıcı nitelikte böyle bir dava açmakta hukuki yararı ve dolayısı ile aktif husumet bulunmadığı kanaatine varıldığından (aynı yönde Yargıtay ( Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 21.01.2016 tarihli ve 2015/3010 Esas ve 2016/741 Karar sayılı kararı) İlk Derece Mahkemesince davanın aktif husumet ve hukuki yarar yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmesinde
bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından" istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar tarafından; kararın yeterince inceleme ve araştırma yapılmaksızın verildiği, sadece fen bilirkişi raporu alındığı, orman raporu dahi alınmadan verilen kararın usul ve kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle bozulması talebiyle temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacıların temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 187,80 TL'nin temyiz eden davalıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
15.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.