"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
KARAR : Davanın kısmen kabulüne
Taraflar arasında tapu iptali ve tescil davasında yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmün tüm taraflar tarafından temyiz edilmesi üzerine; Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sonucunda, Ünye ilçesi ... köyü 624 ve 657 parsel sayılı taşınmazlar sırasıyla 3.200 metrekare ve 10.500 metrekare yüzölçümü ile kişiler adına tespit edilmiş, bilahare davalı ...Ş.'ye satılmıştır.
Bölgede 2014 yılında yapılan yenileme çalışması sonucunda, eski 624 parsel, yeni 122 ada 4 parsel ve yüzölçümü 3.277,72 metrekare, eski 657 parsel ise yeni 122 ada 5 parsel ve yüzölçümü 10.303,24 metrekare olmuştur.
Davacı ... İdaresi, ... köyü 624 ve 657 parsel sayılı taşınmazların yörede ilk kez 1977 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastro sınırlarının kısmen içinde kaldığını belirterek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istemiştir. Hazine ise Orman İdaresi yanında davaya katılmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 657 parsel sayılı taşınmazın dosya içersinde mevcut fen bilirkişisinin 16.05.2014 tarihli raporunda krokisinde (A) harfi ile gösterdiği 1.791,57 metrekarelik kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile aynı adanın son parsel numarası verilerek orman vasfında Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş, hüküm, davacı ... İdaresi, müdahil davacı Hazine ve davalı ...Ş. vekillerince temyiz edilmekle Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 17.04.2017 tarihli ve 2016/8933 Esas, 2017/3281 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle “bölgede yapılan uygulama kadastrosu ve orman kadastro haritası çakıştırılarak taşınmazların orman sınırı içinde olup olmadıklarının belirlenmesi” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, uzman orman bilirkişi raporuna göre 657 parselin kısmen orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 657 parsel sayılı taşınmazın 26.04.2019 tarihli bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 1.608,14 metrekarelik kısmının tapu kaydının iptali ile orman vasfında Hazine adına tesciline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, kararı tüm taraflar temyiz etmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmasına rağmen, bozma gerekleri yerine getirilmemiştir.
Şöyle ki; orman bilirkişisi tarafından çizilen orman sınır hattı kesinleşen orman kadastro çalışma tutanakları ile denetlenmemiş, bu çalışma tutanaklarında ismi geçen kişilerin çekişmeli taşınmazların malikleri olup olmadığı o dönemdeki tapu kayıtları getirtilerek incelenmeden eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmiştir.
O halde mahkemece 1978 yılında ilan edilen orman kadastro çalışmasına ait tüm çalışma evrakı ile çekişmeli taşınmazlara ait tapuların ilk oluştuğu tarihten itibaren tüm maliklerini gösterir evrak getirtilerek önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ile bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi bilirkişi kurulu ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşifte orman sınır noktaları tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, orman kadastrosu ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastro haritasına göre konumu genel kadastro paftası ve yenileme kadastro çalışması sonucu oluşan pafta üzerinde ve aynı ya da yakın orman sınır hatlarında dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilmeli; tutanaklardaki anlatımlar değerlendirilerek o dönem parsel malikleri ile denetlenmeli; tutanaklarla tahdit haritası arasında çelişki bulunup bulunmadığı belirlenmeli; çelişki bulunmakta ise çekişmeli parsel yönünden tahdit tutanakları ile haritalar arasındaki çelişki tahdit tutanaklarına değer verilmek suretiyle giderilecek şekilde müşterek imzalı, tereddüte mahal bırakmayacak, açıklamalı, krokili rapor alınmalı, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Tüm temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
İstek halinde peşin harcın temyiz eden davalıya iadesine,
Taraflarca 1086 sayılı Kanun'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
23.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.