Logo

8. Hukuk Dairesi2024/773 E. 2024/6653 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmadan verilen tapu iptali ve tescil davası kararına karşı yapılan temyiz üzerine, temyiz dilekçesinin süresinden reddine dair verilen ek kararın onanmasına ilişkin Yargıtay kararına karşı yapılan karar düzeltme talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıya dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edilmediği, adres araştırmasının yeterli şekilde yapılmadığı ve bu hususun adil yargılanma hakkını ihlal ettiği gözetilerek, Yargıtay’ın onama kararının kaldırılarak ilk derece mahkemesinin hem ek kararının hem de esasa ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 1995/552 E., 1996/710 K.

KARAR : Davanın kabulüne

KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davalılar vekili

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının, davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine İlk Derece Mahkemesince 01.02.2021 tarihli ek kararla, temyiz dilekçesinin süreden reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi ek kararının, davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 13.02.2023 tarihli ve 2021/4448 esas 2023/1410 karar sayılı ilamıyla, ek kararının onanmasına karar verilmiştir.

Davalılar vekili tarafından Dairemizin onama ilamına karşı kararın düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı ... vekili dava dilekçesinde özetle; Antalya ili Merkez ilçe Güzeloba köyü 6005 ada 16 parsel sayılı taşınmazın 6831 sayılı Orman Kanunu' nun 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan alanda kaldığını, bu nedenle tapu kaydının iptaliyle Hazine adına tescilinin gerektiğini ileri sürerek, taşınmazın 6831 sayılı Kanun' un 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkartılan alanda kalan kısmının tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne ve 6005 ada 16 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisi ... ...'ün 02.07.1996 tarihli raporunda (B) ile gösterilen 201 metrekarelik kısmına ilişkin tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hükmün, davalı ... mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine İlk Derece Mahkemesinin 01.02.2021 tarihli ek kararıyla temyiz dilekçesinin süreden reddine karar verilmiş olup, iş bu ek kararın, davalı ... mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 13.02.2023 tarihli ve 2021/4448 esas 2023/1410 karar sayılı ilamıyla ek kararının onanmasına karar verilmiş ve davalı ... mirasçıları vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.

Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi davanın süratle sonuçlandırabilmesi, öncelikle tarafların yargılama gününden haberdar edilmeleri ile mümkündür. Kişinin, hangi yargı merciinde duruşmasının bulunduğunu, hakkındaki iddia ve isnatların nelerden ibaret olduğunu bilebilmesi, usulüne uygun olarak tebligat yapılması ile sağlanabilir.

Temyize istemine konu karar tarihinde yürürlükte olan 1086 sayılı HUMK'nun 73. maddesi hükmüne göre, mahkeme, tarafları dinlemeden, onları, iddia ve savunmalarını bildirmeleri için usulüne uygun olarak davet etmeden hükmünü veremez. Bu bakımdan davetin ve bunun yazılı şeklinin (davetiyenin) davadaki önemi büyüktür.

Öte yandan; tebligatın kimlere ve nasıl yapılacağı, adres araştırması ve tespitinin yöntemi 7201 sayılı Tebligat Kanununda gösterilmiştir.

Bilindiği üzere; tebligat mevzuatına göre kural olarak tebligat, tebligat yapılacak kişiye bilinen en son adresinde yapılır. (7201 S.K. md. 10) Kişi son adresinde bulunamamışsa, tebliğ memuru bulunabileceği adresi araştırır. Bulamazsa, durumu, muhtarlığa onaylatmak suretiyle saptayıp (7201 S.K. md. 28) tebliği çıkaran kuruluşa bildirir. İlgili kuruluş adresi, kişinin mensubu olduğu kurumlardan Tapu, Muhtarlık, Nüfus, Vergi Dairesi, Belediye v.b idaresinden araştırır. Buna rağmen, adres tespit edilemezse, adres meçhul sayılarak ilanen tebligat kararı verilebilir. (7201 S.K. md.46)

Bu itibarla; eldeki davada, davalı adına tebliğe çıkarılan dava dilekçesinin bila tebliğ iade edilmesi üzerine İlk Derece Mahkemesince, yöntemine uygun şekilde adres araştırması yapılmaksızın yalnızca kolluk araştırması ile yetinilerek ve yukarıda belirtilen ilkeler gözardı edilerek ilanen tebligat yoluyla sonuca gidilmiş olması nedeniyle, dava dilekçesinin, davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ve buna bağlı olarak davada yöntemince taraf teşkilinin sağlandığı söylenemez.

Oysa ki; bir davada taraf teşkilinin sağlanması, mahkemelerce yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine ilişkin dava şartlarından olduğu gibi, Anayasanın 90/son maddesi delaletiyle AİHS'nin 6. maddesi hükmü uyarınca adil yargılanma hakkının da bir gereğidir.

Somut olayda; dava dilekçesi davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinden, davalının, savunma hakkını kullandığını söyleyebilme imkanı da bulunmamaktadır.

Hal böyle olunca; İlk Derece Mahkemesince, yukarıda yazılı Kanun ve Tüzük hükümlerine aykırı yapıldığı anlaşılan usulsüz tebligat esas alınarak, yöntemince taraf teşkili sağlanmadan, davalının savunma ve hukuki dinlenilme hakkını kısıtlayacak şekilde yargılama yapılıp davanın esasına ilişkin olarak yazılı şekilde karar verilmesinini usul ve yasaya uygun bulunmadığı ve temyiz incelemesi sırasında temyiz dilekçesinin reddine dair İlk Derece Mahkemesi ek kararının kaldırılması suretiyle, uyuşmazlığın esasına ilişkin olarak verilen kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekirken, söz konusu ek kararın Dairemizce maddi hataya dayalı olarak onandığı anlaşıldığından, davalı ... ... mirasçıları vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ek kararının onanmasına ilişkin ilamın kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesinin temyiz dilekçesinin reddine dair 01.02.2021 tarihli ek kararının kaldırılması suretiyle esasa ilişkin hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Davalı ... mirasçıları vekilinin karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairemizin 13.02.2023 tarihli ve 2021/4448 Esas, 2023/1410 Karar sayılı onama ilamının ve İlk Derece Mahkemesinin temyiz isteğinin reddine ilişkin 01.02.2021 tarihli ek kararının KALDIRILMASINA ve İlk Derece Mahkemesinin esasa ilişkin kararının, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

İstek halinde peşin harcın karar düzeltme isteyene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

19.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi