"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/716 E., 2023/1171 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gümüşhane Kadastro Mahkemesi
SAYISI : 2023/3 E., 2023/7 K.
Taraflar arasındaki kullanım kadastrosu davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının, davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Kullanım kadastrosu sırasında, Bayburt ili ... ilçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 514 ada 2, 3, 515 ada 2, 3, 4, 5, 7, 8 parsel sayılı sırasıyla 2.030.61, 640.42, 590.83, 1.656.39, 3.678.25, 496.30, 8.947,47 ve 11.427,27 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kadastro tutanaklarının beyanlar hanesine, "6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldıkları, 514 ada 2, 515 ada 3, 7 parsellerin davacılar ..., ... ve dava dışı müştereklerinin, 514 ada 3 ve 515 ada 8 parsellerin davacılar ..., ..., ..., ... ve dava dışı müştereklerinin, 515 ada 2, 4 ve 5 parsellerin davacı ... ve dava dışı müştereklerinin kullanımında bulunduğu" şerhi yazılarak, çayır vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir.
Davacılar ..., ..., ... ve ... vekili dava dilekçesinde; müvekkili olan davacıların kullanımında bulunan Bayburt ili Demirözü ilçesi Yakupabdal Köyü 514 ada 2, 3, 515 ada 2, 3, 4, 5, 7, 8 parsel sayılı taşınmazların çayır vasfında değil, tarla vasfında olduğunu ileri sürerek, taşınmazların vasfının tarla olarak düzeltilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; " 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek 4 üncü maddesi gereğince açılacak davaların kullanıcı şerhine yönelik olduğu, kullanım kadastro çalışmalarının gayesinin taşınmazların kim veya kimler tarafından kullanıldığı,varsa üzerindeki muhdesatın kim veya kimlere ait olduğunun tespiti olduğu, hükmün mefhumu muhalifinden, ilgili maddenin taşınmazın niteliğinin değiştirilmesi amacını kapsamadığı " gerekçesiyle, davanın reddine ve çekişmeli 514 ada 2, 3, 515 ada 2, 3, 4, 5, 7, 8 parsel sayılı taşınmazların beyanlar hanesinin aynen muhafazası ile 3402 Sayılı Kadastro Kanunu (3402 Sayılı Kanun) Ek 4 üncü maddesi gereğince yapılan kullanım kadastro tespiti gibi Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hükme karşı, davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; " Dava konusu taşınmazların kullanım kadastrosu tutanakları incelendiğinde, tamamının özel çayır vasfında tespit edildikleri, 6292 sayılı Yasa hükümleri incelendiğinde, hukuki niteliği itibariyle tarla ve bahçelerle aynı statüye tabi tarım arazileri olan özel çayırların kullanıcı şerh sahiplerine satışlarının yapılamayacağına dair herhangi bir düzenleme bulunmadığı, kaldı ki, mülkiyete ilişkin hususların ve vasıf (cins) tayini gibi konuların kullanım kadastrosuna itiraza ilişkin davalarda tartışma konusu yapılabilmesinin de mümkün olmadığı, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu" belirtilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ : Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
269,85 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 157,75 TL'nin temyiz eden davacılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.