Logo

8. Hukuk Dairesi2024/1202 E. 2024/6426 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı taşınmazın kadastro çalışmaları sonucu başka bir taşınmazla mükerrer kabul edilerek tapu kaydına şerh düşülmesinin iptali istemiyle açılan uygulama davası.

Gerekçe ve Sonuç: Uygulama kadastrosu ve mükerrerlik şerhinin kanun ve yönetmeliklere uygun olduğu, teknik ve bilimsel veriler içeren bilirkişi raporuna dayanılarak, yerel mahkeme kararındaki maddi hata yeniden yargılama gerektirmediğinden bahisle düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1576 E., 2023/1632 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kabulüne

İLK DERECE MAHKEMESİ : Muğla Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2021/35 E., 2022/104 K.

Taraflar arasındaki uygulama davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulüne, davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Uygulama Kadastrosu sırasında, Muğla ili Menteşe ilçesi Cedit Mahallesi çalışma alanında ve tapuda Hazine adına kayıtlı bulunan eski 1192 parsel sayılı 31,51 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 282 ada 3 parsel numarasıyla 31,43 metrekare yüzölçümlü olarak; tapuda davalı ... adına kayıtlı bulunan eski 765 parsel sayılı 380,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise 282 ada 4 parsel numarasıyla 351,51 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiş, bu tespite ... tarafından itiraz edilmesi üzerine Kadastro Komisyonunun 31.12.2018 tarihli kararı ile itirazın kabulüne ve çekişmeli 282 ada 4 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak ek sınırlandırma krokisi düzenlenmesine ve buna göre 282 ada 4 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün 382,93 metrekare olarak belirlenmesine ve 282 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tamamı ile mükerrer olduğunun tapu kaydının beyanlar hanesine şerhine karar verilmiştir.

Davacı Hazine vekili, Hazine adına kayıtlı bulunan eski 1192 yeni 282 ada 3 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesine, bölgede 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastro çalışmaları sonunda, "eski 1192, yeni 282 ada 3 nolu parselin tamamı, eski 765, yeni 282 ada 4 nolu parsel ile mükerrerdir" yönünde şerh yazıldığını, yapılan bu işlemin hatalı olduğunu belirterek mükerrerliğe ilişkin şerhin iptali ile davacı aleyhine yapılan çalışmaların düzeltilmesine karar verilmesini istemiş, 01.03.2022 tarihli dilekçesinde ise taleplerinin, dava konusu taşınmazlarda yapılan uygulama kadastro paftalarının yenilenmesi çalışmalarına itiraza ilişkin olduğunu belirtmiştir.

Davalı, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece verilen görevsizlik kararının Bölge Adliye Mahkemesince kaldırılması üzerine yapılan yargılama sonucunda "... uygulama kadastrosunun usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı ..." gerekçesi ile davanın reddine ve 282 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazların uygulama kadastrosu komisyon kararları gibi tescillerine karar verilmiş; hükmün davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, dava konusu taşınmazlarda yapılan uygulama kadastrosunun ve beyanlar hanesine yazılan mükerrerlik şerhinin Kanun ve yönetmeliklere uygun olduğunu belirten, teknik ve bilimsel veriler içeren, denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu dayanak alınarak davanın reddine ve dava konusu taşınmazların komisyon kararı gibi tesciline karar verilmesinin isabetli olduğu, kısa kararda davanın reddine karar verilmesine rağmen gerekçeli kararda davanın reddi yönünde hüküm kurulmadan tescil hükmü kurulmasının isabetsiz olduğu, maddi hata niteliğindeki bu eksikliğin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği belirtilerek, Hazine vekilinin istinaf itirazlarının bu yönden kabulü ile kararın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 355 nci ve 353/(l)-b.2 maddeleri gereğince kaldırılmasına (Muğla Kadastro Mahkemesinin 04.07.2022 tarihli ve 2021/35 Esas - 2022/104 Karar sayılı kararının kaldırılmasına), davanın reddine, dava konusu Muğla ili Menteşe ilçesi Cedit Mahallesi, 282 ada 3 ve 4 parselin kadastro komisyonu tutanağındaki tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.