"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3169 E., 2023/2600 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 30. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/326 E., 2022/135 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının, davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
İstanbul ili Sultanbeyli ilçesi Akşemsettin Mahallesi çalışma alanında, 7143 sayılı Vergi Ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’un (7143 sayılı Kanun) Geçici 1 inci maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosu sırasında, 8613 ada 25 ve 40 parsel sayılı sırasıyla 63,06 ve 109,05 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, beyanlar hanesine, " 7143 sayılı Kanun'un geçici 1 inci maddesi hükümlerine tabi tutulduğu ve (Ado oğlu) ...'ın kullanımında bulunduğu " şerhi yazılarak, arsa vasfıyla ... adına 25.06.2019 tarihinde tapuya tescil edilmiştir.
Davacılar ..., ... ve ... vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul ili Sultanbeyli ilçesi ... Mahallesi 8613 ada 25 ve 40 parsel sayılı taşınmazların 26.06.1990 tarihli satış senedi ile müvekkilleri olan davacıların murisleri ... tarafından satın alındığını, sonrasında 27.06.1990 tarihinde taşınmaza ilişkin emlak beyannamesi verilerek ve emlak vergisi ödemesi yapıldığını, mirasçılar tarafından tapu kaydının incelenmesi sonrasında taşınmazın tapu kaydı malikinin davalı ... olduğunu ve ... isimli bir şahsın kullanımında olduğu yönünde şerh fark edildiğini, davacıların murisinden intikal edecek taşınmazların davacılar adına miras payları oranında tescil edilmediğini ileri sürerek, dava dışı ... adına verilen kullanım şerhinin terkin edilerek, çekişmeli taşınmazların davalı ... Belediyesi adına olan tapu kaydının iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiş ve yargılama sırasında ... davaya dahil edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; " ... 7143 sayılı Yasa kapsamında kullanım kadastrosuna tabi tutulan eldeki davaya konu taşınmazlar yönünden fiili kullanım iddiaları yönünden inceleme ve değerlendirme yapılmasının mümkün olduğu, tapu iptali ve tescil istemlerinin değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, zira davaya konu taşınmazlar yönünden davalı ... adına tescil yapıldıktan sonra 6292 sayılı Kanun kapsamında belediye tarafından fiili kullanıcılara satış işleminin gerçekleştirildiği, mevcut hâlde davacı tarafın mülkiyeti iddiasının dinlenmesinin mümkün olmadığı, ' çoğun içinde azı da vardır ' ilkesi uyarınca zilyetlik iddiası yönünden yargılamaya devam edilmesi mümkün ise de davacı tarafça açıkça bu yönde bir iddia ve taleplerinin bulunmadığı beyan edildiğinden bu yönden de inceleme yapılmasının mümkün olmadığı ... " gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmiş; hükmün, davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle;
Temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
269,85 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 157,75 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.04. 2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.