"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1626 E., 2024/284 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara Batı Kadastro Mahkemesi
SAYISI : 2023/15 E., 2023/63 K.
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı Karadere Madencilik ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited şirketi vekili, davacı ... ve ... vekili ve vekalet ücretine yönelik olarak davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Karadere Madencilik ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited şirketi vekili, davacılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Karadere Madencilik ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited şirketi vekili dava dilekçesinde; Ankara İli Mamak İlçesi Kutludüğün Mahallesi çalışma alanında güncelleme kadastro çalışmasının yapıldığını, güncelleme sınırları içerisinde müvekkilinin maliki olduğu 1147 (yeni 796 ada 47 parsel), 350 (yeni 799 ada 28 parsel) ve 354 parsel (yeni 796 ada 23 parsel) sayılı taşınmazların bulunduğunu, ayrıca güncelleme sınırları içerisinde müvekkili şirketin rödovansçı olarak madencilik faaliyetlerinde bulunduğu 6543 sicil sayılı maden sahasının da bulunduğunu, ruhsat alanının tamamı için işletme izni alındığını, kadastro sırasında kadastro yolu olarak gösterilen alanda maden cevheri bulunması nedeniyle patlatma yapılacağından yolu kullananlar için ... tehlike oluşturacağını, ulaşım için alternatif yol güzergahının bulunduğunu belirterek, kadastro tespitinin iptaline, 6543 sicil sayılı maden sahasından geçen kadastro yolunun iptali ile alternatif yol güzergahının kadastro yolu olarak tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davacı ... vekili dava dilekçesinde; Ankara İli Mamak İlçesi Kutludüğün Mahallesi çalışma alanında güncelleme kadastro çalışmasının yapıldığını, güncelleme sınırları içerisinde müvekkilinin maliki olduğu 1116 (yeni 796 ada 68 parsel), 1117 (yeni 796 ada 67 parsel), 1118 (yeni 800 ada 2 parsel), 1119 (yeni 800 ada 3 parsel), 1120 (yeni 800 ada 5 parsel), 1121 (yeni 800 ada 4 parsel), 1122 (yeni 800 ada 6 parsel), 1123 (yeni 796 ada 66 parsel) ve 1151 parsel (yeni 800 ada 33) sayılı taşınmazların bulunduğunu, ayrıca güncelleme sınırları içerisinde müvekkili şirketin rödovansçı olarak madencilik faaliyetlerinde bulunduğu 6543 sicil sayılı maden sahasının da bulunduğunu, ruhsat alanının tamamı için işletme izni alındığını, kadastro sırasında kadastro yolu olarak gösterilen alanda maden cevheri bulunması nedeniyle patlatma yapılacağından yolu kullananlar için ... tehlike oluşturacağını, ulaşım için alternatif yol güzergahının bulunduğunu belirterek, kadastro tespitinin iptaline, 6543 sicil sayılı maden sahasından geçen kadastro yolunun iptali ile alternatif yol güzergahının kadastro yolu olarak tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davacı ... vekili dava dilekçesinde; Ankara ili Mamak ilçesi Kutludüğün Mahallesi çalışma alanında güncelleme kadastro çalışmasının yapıldığını, müvekkilinin güncelleme sınırları içerisinde yer alan 6543 sicil numaralı ruhsatın mirasçılarından biri olduğunu, kadastro sırasında kadastro yolu olarak gösterilen alanda maden cevheri bulunması nedeniyle patlatma yapılacağından yolu kullananlar için ... tehlike oluşturacağını, ulaşım için alternatif yol güzergahının bulunduğunu belirterek, kadastro tespitinin iptaline, 6543 sicil sayılı maden sahasından geçen kadastro yolunun iptali ile alternatif yol güzergahının kadastro yolu olarak tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar Hazine vekili, ... vekili ve ... vekili cevap dilekçelerinde; davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
İlk Derece Mahkemesince dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "dava konusu yol güzergahının tapulama paftalarındaki sınırları ile 22-a sonucunda oluşturulan sınırların uyumlu olduğu, zemindeki mevcut yol sınırları kadim yol sınırlarını yansıttığı ve dava konusu yol güzergahına cephe 796 ada 69, 800 ada 1 ve 823 ada 3 numaralı parsellerin evvelinde taşlık, kayalık vb. olduğundan tescil harici olarak tespit gördüğü ve 3402 sayılı Kanun'un geçici 8 inci maddesine istinaden oluşturulan Hazineye ait taşınmazlar olduğu, davacı şirketin mülkiyetinde bulunan taşınmazlardan birinin güncelleme çalışmaları ile belirlenen kadim yol ile sınırlarında bir değişiklik olmadığı, kaldı ki davacı şirketin talebinin sadece kadastro yolunun değiştirilmesine ilişkin olduğu, davacı şirketin maden ruhsatı alarak sürdürdüğü faaliyetlerin madenlerin ve maden aranan sahanın sahibi olan Hazineye karşı fer'i zilyet durumunda olduğu, kadim yolun değiştirilmesine yönelik olarak dava açma hak ve yetkisinin bulunmadığı, 6100 sayılı HMK'nin 114/1-d maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile reddine karar verildiği" gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş; hükmün, davacı Karadere Madencilik ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited şirketi vekili, davacı ... ve ... vekili ve vekalet ücretine yönelik olarak davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; "dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler ile kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan incelemede; harita mühendisi tarafından yöntemine uygun şekilde tesis kadastrosu ve 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosu paftası ile hava fotoğrafının çakıştırılması neticesinde, davacıların dilekçelerinde geçen ve adlarına kayıtlı taşınmazların hiç birinin dava konusu edilen yola sınır olmadığı, davacıların kendi taşınmazlarının bir kısmının yolda kaldığı ya da yolun başka bir parsel içinde bırakıldığı yönünde bir iddialarının bulunmadığı, davacıların talebinin güncelleme ile aynı zamanda yapılan Kadastro Kanununun geçici 8. maddesine göre oluşturulan yolun kaldırılması istemine ilişkin olduğu, davacıların maden ruhsatı alarak sürdürdüğü faaliyetlerin madenlerin ve maden aranan sahanın sahibi olan Hazineye karşı fer'i zilyet durumunda olduğu, kadastro güncelleme çalışmaları sırasında oluşturulan yolun kaldırılmasına yönelik olarak dava açma hak ve yetkisinin bulunmadığı, böylece mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı" belirtilerek, istinaf başvurusu esastan reddedilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı davacı Karadere Madencilik ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited şirketi vekili, davacılar ... ve ... vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçeye, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı Karadere Madencilik ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited şirketi vekili, davacılar ... ve ... vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
S O N U Ç : Yukarda açıklanan nedenlerle;
Temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Temyiz edenlerin yatırmış olduğu 427,60'ar TL peşin harcın onama harcına ayrı ayrı mahsubuna,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,24.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.