Logo

8. Hukuk Dairesi2024/5846 E. 2025/1011 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosuna yapılan itirazda kesin hüküm bulunup bulunmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, önceki davada kesinleşen hükmü, farklı parsele ilişkin olan eldeki davada hatalı olarak kesin hüküm kabul etmesi ve davanın esası ineksik inmal edilerek reddine karar vermesi doğru görülmeyerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/367 E., 2024/1481 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Mersin Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2014/569 E., 2018/230 K.

Taraflar arasındaki uygulama kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı Hazine vekili; uygulama kadastrosu sırasında Hazineye ait 140 ada 16 numaralı parselin yüzölçümünün eksik belirlendiği ve bu eksilmenin 140 ada 1 ve 15 nolu parsellerden kaynaklandığı iddiası ile tespite itiraz etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, dava konusu 140 ada 1, 2, 15 parsel sayılı taşınmazların mahkememizin 2014/568 Esas sayılı dosyasından da davalı oldukları, tutanakların tespit gibi tapu kütüğüne aktarılmasına karar verildiği, hükmün Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 12.07.2017 tarihli ve 2017/301 Esas, 2017/297 Karar sayılı kararı ile incelenmesinden geçerek kesinleştiği, bu durumda dava konusu ve tarafları aynı olan bu parseller hakkında verilen hükmün taraflar için kesin hüküm niteliğinde olduğu, bu durumda o parseller ile ilgili kesin hüküm bulunması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığının anlaşıldığı, ayrıca diğer parsel tutanaklarının kesinleşmiş olması sebebiyle dava konusu 140 ada 16 parsel sayılı taşınmazın tutanağında herhangi bir değişiklik yapılmasının da hukuken mümkün olmadığı anlaşıldığından, davacının davasının reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinaf istemi Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedilmiş, iş bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; Mahkemece kesin hüküm olduğu kabul edilen Mersin Kadastro Mahkemesinin 2014/568 Esasındaki davada, davacı Hazinenin 140 ada 2 nolu parseldeki azalmanın 140 ada 1, 5 ve 15 nolu parsellerden kaynaklandığı iddiası ile dava açtığı; eldeki davada dava konusu edilen parselin ise 140 ada 16 nolu parsel olduğu görülmüştür. Dava konusu edilen parsellerin farklı parseller olması sebebi ile kesin hükmün bu davada uygulanması söz konusu olamayacağı gibi, 140 ada 16 nolu parsel yönünden askı ilan süresi içerisinde dava açılmış olması sebebi ile tutanağı da kesinleşmemiştir.

Hal böyle olunca Mahkemece davanın esası hakkında karar verilmesi gerekir iken, yanılgılı değerlendirme sonucu kesin hüküm sebebi ile reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, açıklanan sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.

S O N U Ç: Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararının bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.