"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/1235 E., 2024/1786 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Cide Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/261 E., 2024/71 K.
Taraflar arasındaki taşınmazın 6831 sayılı Orman Kanunu' nun 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılması ve tapu iptali ve tescil talebine ilişkin davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... vekili dava dilekçesinde; Kastamonu ili Cide ilçesi İlyasbey köyü 102 ada 1 parselin kadastro çalışmaları sırasında orman vasfı ile Hazine adına kaydedildiğini, 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 3000 m²'lik kısmının davacının kök murisi ... İn'in 100 yılı aşkın süredir iyiniyetli malik sıfatıyla nizasız fasılasız zilyetliğinde olduğunu, taşınmazın vergisinin ödendiğini, vergi kayıtlarının dilekçe ekinde sunulduğunu, 6831 sayılı Kanun' un 2/B maddesi uygulaması kapsamında taşınmazın bir tarafın yol diğer üç tarafının orman sınırı dışına çıkarılmış parselden oluştuğunu, ancak usul ve yasaya aykırı olarak taşınmazın orman vasfı ile uygulama gördüğünü, taşınmazın orman vasfı taşımadığını ileri sürerek, taşınmazın söz konusu kadastro çalışmaları sırasında usul ve yasaya aykırı olarak kapsam dışı bırakılan yaklaşık 3000 m²'lik kısmının iptali ile kök muris ... İn mirasçıları adına veraset belgesindeki payları oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ettikten sonra, 18.12.2023 tarihli beyan dilekçesiyle, davanın tapuya 2/B şerhi verilmesine ilişkin olduğunu, davanın talep sonuç kısmını orman vasfı ile Hazine adına kayıtlı 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazın keşif ile belirlenecek yaklaşık 3000 m²'lik bölümünün irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun (6292 sayılı Kanun) uyarınca ... İn mirasçılarının zilyet olduğunun tespitine karar verilmesi şeklinde düzelttiklerini bildirmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; "... davacı vekilinin dava dilekçesindeki talebi yönünden davacının mülkiyet hakkı talep ettiği, tesis kadastro çalışmalarının 06/06/2008 tarihinde kesinleştiği, kesinleşme tarihi ile dava tarihi arasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş bulunduğu, davacı vekilinin açıklama dilekçesinde belirttiği hususun ıslahla ileri sürülebileceği, ancak talebin değerlendirilmesi yönünden, davacı vekilinin yargılama sırasında taşınmazın 2/B niteliği ile orman sınırları dışına çıkartılması istemine ilişkin talepte bulunduğu, taşınmazın orman sınırlarına çıkarılması yetkisinin orman kadastro komisyonunda olduğu, gerçek kişilerin idareyi zorlayıcı şekilde dava açamayacağı ve davacının orman içerisinde olan yerin 2/B madde uygulamasına konu edilmesini istemekte hukuki yararı bulunmadığı ..." gerekçesiyle davacının mülkiyete ilişkin talebi yönünden davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine, taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılması talebinin ise hukuki yararı bulunmadığından reddine karar verilmiş; hükme karşı, davacı vekili tarafından dava konusu taşınmazın orman vasfında olmadığı, 6831 sayılı Kanun' un 2/B maddesi kapsamındaki taşınmazın tescilini talep ettikleri, anılan Kanun' un 2/B maddesinin ayrı bir düzenleme olduğu, Kadastro Kanunundaki hak düşürücü süresinin bu davada uygulanmasının usul ve kanuna aykırı olduğu iddiasıyla istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesince; "... istinaf sebepleriyle bağlı kalınarak yapılan incelemede, 18.12.2023 tarihli beyan dilekçesi ile istinaf dilekçesi birlikte değerlendirildiğinde, eldeki davada davacının, kullanımlarında olan İlyasbey köyü 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 3000 m²'lik kısmının orman sınırı dışına çıkartılmasını talep ettiği, orman tahdidi içinde bulunan taşınmazın, hangi nedenle olursa olsun orman sınırları dışına çıkartılması isteğiyle orman idaresini zorlayıcı nitelikte davanın dinlenme olanağının bulunmadığı, orman kadastrosu yapma ve orman rejimi dışına çıkarma yetkisinin orman kadastro komisyonlarına ait olduğu, öncesi devlet ormanı olan bir yerin yasa gereği 2/B uygulaması ile ancak Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılabileceği, davacının davasının esastan reddine karar verilmesi gerekirken usulden reddi yönünde hüküm kurulmuş ise de, istinaf edenin sıfatı ve aleyhe kaldırma yasağı karşısında, sonuç itibariyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği ..." gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçeye, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 187,80 TL nin temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.