"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVALILAR : 1) ... VEKİLİ
İHBAR OLUNAN : ORİON KORUMA VE GÜVENLİK HİZMETLERİ AŞ
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen karar, süresi içinde davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiş ve davalı ... Proser Koruma ve Güvenlik Hizmetleri AŞ vekili tarafından temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması talep edilmiş ise de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438 inci maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti
Davacı vekili, güvenlik görevlisi olarak çalışan davacının eksik ücretlerinin, fazla çalışma, ... ... ve genel tatil ile hafta tatili çalışmalarının ödenmesini davalılardan talep ettiğini ancak sonuç alamadığını ... sürerek ücret, fazla çalışma, hafta tatili, ... ... ve genel tatil alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar Cevabının Özeti
Davalı ... vekili, zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacının 13.10.2010 tarihinde davalı müvekkili bünyesinde işe başladığını, diğer davalı ile aralarında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunmadığından husumet itirazında bulunduklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı ... Proser Koruma ve Güvenlik Hizmetleri AŞ vekili, davacının havalimanında güvenlik görevlisi olarak 13.01.2010 tarihinde çalışmaya başladığını, 45 saati aşan çalışması olduğunda bordrosuna yansıtılarak ödendiğini, ödemelerin banka aracılığıyla yapıldığını, davacının da hiçbir ihtirazı kayıt sunmaksızın bu ödemeleri kabul ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemesi Kararının Özeti
Mahkemece, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bozma ve Bozmadan Sonraki Yargılama Süreci
Kararın davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 21.09.2020 tarihli ve 2016/20590 Esas, 2020/8564 Karar sayılı ilâmı ile;
“…Mahkemece davacı işçinin davalı işyerindeki giriş çıkışlarını gösterdiği iddia edilen cd kayıtları üzerinde durulmamış, fazla mesai ile ... ... ve genel tatil alacakları bakımından tanık beyanları ile sonuca gidilmiştir. Yazılı belgenin olduğu yerde tanık beyanına itibar edilemez. Mahkemece yapılacak ... sözü geçen cd kayıtlarını inceletip, kayıtlara öncelik verilerek oluşacak sonuca göre fazla mesai ile ... ... ve genel tatil alacak taleplerini yeniden değerlendirmektir. Ayrıca 2013 yılı bordroları da bu cd içerisinde dijital ortamda sunulmuş olup fiziken ibraz edilen bordrolar içinde 2013 yılı bordroları olmadığı için 2013 yılında fazla mesai ile ... ... ve genel tatil tahakkuku bulunmadığı şeklindeki kabul de cd içerisindeki bordrolar incelenip değerlendirilerek yeniden gözden geçirilmelidir.
Ücret alacak talebi bakımından ise davacı işçinin işe başladığı 13.01.2010 tarihinden ... akdinin sona erdiği 08.10.2014 tarihine kadar davacı işçinin alması gereken ücret hesaplanıp, ödendiği anlaşılanlar mahsup edilerek kalan kısım hüküm altına alınmıştır. Davalıların ıslaha karşı zamanaşımı def'... ise gözetilmemiştir. Dava dilekçesi ile talep edilen ücret miktarı 2.000,00 TL, dava tarihi 09.10.2014, ıslah tarihi ise 05.01.2016 olmasına göre mahkemece yapılacak ... 05.01.2011-08.10.2014 tarihleri için davacı işçinin alması gereken ücreti hesaplayıp ödediği anlaşılanları mahsup ederek bu tarihler için eksik ödenen ücret belirlendikten sonra 13.01.2010-05.01.2011 tarihleri arası için alması gereken ücreti belirleyip ödendiği anlaşılanları mahsup ettikten sonra, varsa eksik ödenen miktarı bulup bu miktar 2.000,00 TL'nin altında ise tamamını, 05.01.2011-08.10.2014 tarihleri arası için yapılan hesaba ekleyerek ücret alacağının miktarını bulmak, 2.000,00 TL'nin üstünde ise sadece 2.000,00 TL'lik kısmını ilave edip bakiyesinin zamanaşımına uğradığını gözeterek ücret alacağı miktarını belirleyip hüküm altına almaktır. Mahkemece bu hususun gözetilmemesi de bozma nedenidir.” gerekçeleriyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz
Karar, yasal süresi içinde davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe
A. Davalı ... Temyizi Yönünden
İlk Derece Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla yürürlükte olan 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun (7036 sayılı Kanun) 7 nci maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkralarına göre, temyiz edilebilen kararlara karşı, tebliğ tarihinden başlayarak iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabilir.
Mahkemenin gerekçeli kararı davalı vekiline elektronik tebligat yoluyla usulüne uygun olarak 12.10.2022 tarihinde tebliğ edilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından 28.10.2022 tarihinde iki haftalık yasal süre geçtikten sonra temyiz edilmiş olduğundan, 7036 sayılı Kanun’un 7 nci maddesinin üçüncü fıkrası ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 432 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereğince, davalının temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle REDDİNE, peşin alınan temyiz karar harcının talep hâlinde ilgiliye iadesine,
B. Davalı ... Proser Koruma ve Güvenlik Hizmetleri AŞ Temyizi Yönünden
1.Dosyadaki yazılara, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmamasına göre, davalı ... Proser Koruma ve Güvenlik Hizmetleri AŞ vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Mahkemece bozma ilâmına uyularak yapılan yargılamada, yeniden hesaplanan fazla çalışma alacağının isabetli olup olmadığı, bu bağlamda usuli kazanılmış hakkın ihlaline sebebiyet verilip verilmediğinin tespit edilmesi gerekmektedir.
6100 sayılı Kanun’da usuli kazanılmış hak kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu kurum, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri hâline gelmiştir. Anlam itibarıyla bir davada, mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan ... ifade etmektedir.
Mahkemenin, Yargıtayın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir (Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 09.05.1960 tarihli ve 1960/21 Esas, 1960/9 Karar sayılı kararı). Hükmün bir kısmının bozma kapsamı dışında bırakılmasının amacı bu kısımların doğru olduğunu belirlemek, bozmanın sınırlarını çizmek ve bu şekilde usuli kazanılmış hakları oluşturup korumaktır. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 04.02.1959 tarihli ve 1959/13 Esas, 1959/5 Karar sayılı kararı).
Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde somut uyuşmazlık ele alındığında; bozma ilâmından önce Mahkemece, davacının fesih tarihindeki ücreti brüt 2.107,95 TL olarak kabul edilmiş ve 2010, 2011, 2012, 2014 yıllarına ait bir kısım ücret bordrolarında yer alan fazla çalışma tahakkuklarının ödendiği belirlendiğinden ilgili aylar fazla çalışma ücreti hesabından dışlanmış, sonuç olarak ... 5.267,36 TL fazla çalışma ücretine hükmedilmiştir. Bozma öncesi verilen söz konusu Mahkeme kararına karşı davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmadığı gibi bozma ilâmında da davalı lehine fazla çalışma ücreti bakımından bozma yapılmıştır. Mahkemece bozma ilâmına uyulmakla yukarıda açıklanan hususlarda davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Bozma ilâmına uyularak yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporunda ise sebebi de belirtilmeksizin fesih tarihindeki ücretin brüt 2.143,26 TL olduğu kabul edilerek 2014 yılının bir kısmında bu ücrete göre hesaplama yapılmış, 2010, 2011, 2012 ve 2014 yıllarına ait ücret bordrolarındaki fazla çalışma tahakkukları hesaplama sırasında mahsup edilmiş ve Mahkemece bilirkişi raporuna itibarla ... 5.400,92 TL fazla çalışma ücreti hüküm altına alınmıştır. Bozma sonrasında Mahkemece, fazla çalışma ücretinin hesaplanma yöntemi ve hüküm altına alınan miktar yönünden davalı lehine oluşan usuli kazanılmış hakka aykırı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, 21.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.