"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2022/365 E., 2022/675 K.
DAVA TARİHİ : 10.09.2015
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin ... sözleşmesinin haklı bir neden olmaksızın davalı tarafından feshedildiğini, ... 1. ... Mahkemesinin 2014/431 Esas sayılı dosyası ile açılan işe iade davasında verilen kararın temyizi sonucunda Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 23.03.2015 tarihli ve 2015/7026 Esas, 2015/11135 Karar sayılı ilâmı ile davacının feshe konu eyleminin işin yürütümünü bozucu nitelikte olup işveren feshi için geçerli sebep teşkil ettiğine karar verildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; ... sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, davacının iddialarının asılsız olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 18.02.2016 tarihli ve 2015/1180 Esas, 2016/22 Karar sayılı kararı ile davalı işverenin haklı nedene dayanarak ... sözleşmesini feshettiği gerekçesiyle davacının ihbar ve kıdem tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 03.....2020 tarihli ve 2016/32891 Esas, 2020/5525 Karar sayılı ilâmı ile özetle gerekçeli kararda bahsi geçen Dairemizin 23.03.2015 tarih 2015/7026 Esas, 2015/11135 Karar sayılı ilâmında, davacının işin yürütümünü bozucu nitelikte davranışlarının bulunduğu belirtilerek davalı tarafından yapılan feshin geçerli nedene dayandığı vurgulandığından, temyiz incelemesi neticesinde işveren feshinin geçerli nedene dayandığı, başka bir ifadeyle ... sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandırmayacak şekilde haklı nedenle son bulmadığı belirgin olduğundan, davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulü yerine reddinin hatalı olduğu gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 23.11.2021 tarihli ve 2020/237 Esas, 2021/1055 Karar sayılı kararı ile bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur
2. Dairemizin 21.03.2022 tarihli ve 2022/2343 Esas, 2022/3797 Karar sayılı ilâmı ile davalı temyizinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; davacı temyizi yönünden yapılan incelemede ise davacının davalı işyerindeki kıdemi 02.05.2005-21.01.2014 tarihleri arasında olup hizmet süresinin yanılgılı değerlendirme ile 15.11.2007 tarihinden itibaren başladığı kabulünün hatalı olduğu, davacının işyerinde 30.05.2011 tarihine kadar tam süreli, bu tarihten fesih tarihine kadar ise kısmi süreli çalıştığı, her ne kadar çalışma süresi kesintisiz ise de her iki çalışma dönemi açısından davacının aylık ücretinin miktarı farklı olduğundan kıdem ve ihbar tazminatı hesaplanırken bu hususa dikkat edilerek davacının kısmi süreli olarak çalıştığı 30.05.2011 tarihinden sonraki dönem için, ücret bordrosundan tespit edilen son çıplak brüt 691,00 TL ücretin esas alınması gerektiği, tam süreli çalıştığı 30.05.2011 tarihinden önceki dönem için ise davacının 30.05.2011 tarihinde bordro ücreti brüt 1.028,00 TL olup bu ücretin tazminata esas ücretin tespitinde baz alınması gerektiği, davacının tazminata esas giydirilmiş brüt ücreti hesaplanırken kendisine son bir yıl içerisinde sağlanan ve para ile ölçülmesi mümkün her türlü menfaatin bir aya düşen kısmının son brüt ücretine eklenmesinin kanun gereği olduğu, kısmi süreli ve tam süreli çalışma nedeniyle ücret miktarı farklı olacağından buna göre her iki dönem içinde davalı işverence sunulan ücret bordrolarında yer alan sosyal haklar ayrı ayrı değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerektiği gerekçeleriyle hüküm bozulmuştur.
D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının ... sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin hukuka aykırı olduğunu, davacının bu alacaklara hak kazanamadığını ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının çalışma süresi ile kıdem ve ihbar tazminatına esas ücretin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası
, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 13, 17, 32, 120 nci maddeleri ile mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun 14 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
16.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.