"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 48. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında ... 28. ... Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı alt işveren ETM Mühendislik Şirketinin işçisi olarak ... toplu konut inşaatında tünel kalıp ustası olarak 17.09.2014 tarihinde çalışmaya başladığını, bu işin bitmesinden sonra davalı adi ortaklığa ait konut inşaatı şantiyesinde 13.01.2015 tarihinden itibaren çalışmaya devam ettiğini, çalışması devam ederken 05.03.2015-25.01.2016 tarihleri arasında diğer alt işveren Erk Yapı nezdinde sigortasının yapıldığını, müvekkilinin çalışmasının 05.01.2017 tarihine kadar devam ettiğini, davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluklarının bulunduğunu, ... sözleşmesinin haklı neden olmaksızın feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ... ... ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... Yapı İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret AŞ vekili cevap dilekçesinde; husumet itirazında bulunduklarını, müvekkilinin belirtilen projelerle bağlantısının bulunmadığını, davacının istifa ederek ... sözleşmesini sona erdirdiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı Tahincioğlu AŞ vekili cevap dilekçesinde; davacının kendi işçileri olmayıp ETM Mühendislik Firmasının işçisi olduğunu, husumet itirazında bulunduklarını, davacının ... sözleşmesini haklı neden olmaksızın feshettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
3. Davalı Erk Yapı Şirketi vekili cevap dilekçesinde; davacının davalı Şirkette 05.03.2015-25.01.2016 tarihleri arasında tünel kalıp işçisi olarak çalıştığını, ... sözleşmesini istifa ederek sona erdirdiğini, ödenmeyen alacağının bulunmadığını, müvekkili Şirket ile diğer davalı ... arasında gelir paylaşımına ilişkin sözleşme imzalandığını, davacının da 05.03.2015 tarihinde kalıp işçisi olarak çalışmaya başladığını savunarak davanın reddini istemiştir.
4. Davalı Nida İnşaat ve Turizm AŞ vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin ihalesini kazandığı projenin inşaatı ile ilgili tünel kalıp kaba inşaat işlerini teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirmesi sebebiyle davalı Etm Mühendislikle asıl işveren alt işveren ilişkisi kurduğunu, husumet itirazında bulunduklarını, sorumluluklarının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
5. Davalı ... AŞ vekili cevap dilekçesinde; davacının işvereninin davalı ETM Mühendislik Şirketi olduğunu anahtar teslim işveren ile bu işi ... arasında asıl işveren alt işveren ilişkisinin bulunmadığını, husumet itirazında bulunduklarını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
... 28 ... Mahkemesinin 05.11.2020 tarihli ve 2017/85 Esas ve 2020/322 Karar sayılı kararı ile tanık beyanlarıyla ispatlandığı üzere davacının fazla çalışma yaptığı, hafta tatillerinde ve ... ... ve genel tatil günlerinde çalıştığı, davacının bir ay üç günlük çalışmasından Etm mühendisliğin geri kalan dönemler yönünden tüm davalıların sorumlu oldukları, davalılar arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunması sebebiyle sorumluluklarının bulunduğunun kabulüyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı, davalılar Nida İnşaat ve Turizm A.Ş., Tahincioğlu Gayrimenkul İnşaat A.Ş., Makro İnşaat A. Ş., ... Yapı İnşaat A.Ş. ve ERK Yapı Proje Mühendislik Ltd. Şti. tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 11.03.2021 tarihli ve 2021/135 Esas, 2021/479 Karar sayılı kararıyla; dosya içerisinde yer ... davacı tarafça imzalanmış olan 07.03.2017 tarihli dilekçede 09.02.2017 tarihinde açmış olduğu davada davalı tarafla anlaştıklarını ve açtığı davadan tüm haklarıyla birlikte feragat ettiğinin bu nedenle davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettiğinin istendiği feragat dilekçesinin bulunduğu, aynı şekilde davalı ETM Mühendislik Şirketi ile davacı tarafça imzalanan 07.03.2017 tarihli protokolde de aynı ifadelerin geçtiği, davalıların tümüne ... olmak üzere davacının davadan feragat ettiğini bildirdiği, alınan beyanında dilekçedeki imzanın kendisine ait olduğunu beyan ettiği gerekçeleriyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) nci alt bendi gereğince kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 21.....2021 tarihli ve 2021/5501 Esas, 2021/10505 Karar sayılı ilâmı ile, davacının açmış olduğu dava hakkında davalı taraf olan ETM Mühendislik Şirketine yönelik davadan feragat ettiğinin anlaşıldığı, Mahkemece davalılar arasında asıl işveren alt işveren ve ya işyeri devri ilişkisinin olup olmadığının açıklığa kavuşturulduktan sonra karar verilmesi gerektiği, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm davalı ETM Mühendislik Ltd. Şirketi tarafından istinaf edilmemiş olup İlk Derece Mahkemesi kararının bu davalı yönünden kesinleştiği, feragatin ETM Mühendislik Ltd. Şirketi ile birlikte sorumluluğu devam eden asıl işveren yönünden geçerli olduğu kabulü ile sonuca gidilmesi gerektiği belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda inceleme yapılarak davalı ETM Mühendislik Şirketine yönünden verilen ... kararda sorumluluğunun İlk Derece Mahkemesi kararından daha az ya da daha çok olamayacağı, davalılar Tahincioğlu ve Nida şirketlerinin sorumluluklarının bulunmadığı belirtilerek alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; bozma öncesinde verilen İlk Derece Mahkemesinin 05.11.2020 tarihli kararında davalı Etm Mühendisliğin 1 yıl 10 ay 1 günlük çalışma döneminden tüm davalılarla birlikte sorumlu olduğu, 1 ay 3 günlük çalışma döneminden ise ... başına sorumlu olduğunun kabul edildiği, bu hususun gerekçeli kararda açık olduğu ancak bozma ilamından sonra Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesinin Etm Mühendisliğin hüküm kısmında sınırlı sorumlu şeklinden yazmasından dolayı hatalı değerlendirme yaptığını, bu nedenle Etm Mühendislik yönünden kabul edilen davada sadece 1 ay 3 günlük hizmet süresi için hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, vekalet ücretinin hatalı belirlendiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; feragatin etkisi ile vekâlet ücretine ve hüküm altına alınan miktarların doğru belirlenip belirlenmediğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.
2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 2 nci maddesi.
3. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.03.2021 tarihli ve 2021/2-96 Esas, 2021/205 Karar sayılı ilâmında istinaf yolu incelemesine özgü duruşma vekâlet ücretine hükmedilmesi şartları şu şekilde açıklanmıştır:
"...AÜTT Genel Hükümleri’nin 2. maddesinin ikinci fıkrasında ayrıca vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği belirtilen istinaf kanun yolu incelemesine özgü görülmesi gereken duruşmalı ... ile; gerek 1086 sayılı HUMK’nın 429/2. maddesinde belirtilen '…O mahkeme temyiz edenden 434 üncü madde uyarınca peşin olan gideri kullanmak suretiyle kendiliğinden tarafları duruşmaya davet ... dinledikten sonra Yargıtay’ın bozma kararına uyulup uyulmayacağına karar verir,…' duruşmanın, gerekse aynı maddenin karşılığı 6100 sayılı HMK’nın 373/3. maddesinde belirtilen '…Bölge adliye mahkemesi, 344 üncü madde uyarınca peşin alınmış olan gideri kullanmak suretiyle, kendiliğinden tarafları duruşmaya davet ... dinledikten sonra Yargıtay’ın bozma kararına uyulup uyulmayacağına karar verir,…' duruşmanın birbirleriyle karıştırılmaması gerekmektedir.
30. HMK’nın 373. maddesinde, Yargıtay’ın temyiz kanun yolu incelemesi neticesinde verdiği bozma ilamı sonrasında yargılamanın alt mahkemelerden hangisi tarafından yapılması gerektiği hususunda ki ayrım; bölge adliye mahkemesinin esastan ret kararı verip vermediği noktasında, başka bir ifade ile alt derece mahkemeleri kararlarının birbirleri ile paralel olup olmamasına göre düzenleme altına alınmıştır. Bu noktada, temyiz kanun yolunda bir karar verildikten sonra ilk derece mahkemesi ile bölge adliye mahkemesi sadece birer hüküm mahkemesi hâline gelmiş olup, bölge adliye mahkemesinin denetim mahkemesi yetkisi kalmamıştır. Diğer bir ifadeyle, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi arasında bir fark bulunmamaktadır. Buradan hareketle; AÜTT Genel Hükümleri uyarınca bölge adliye mahkemelerinin istinaf kanun yolu incelemesine ilişkin 'duruşmalı işler' tanımlamasından, Yargıtay bozmasından sonra alt derece hüküm mahkemesi olarak HMK’nın 373/3. maddesi uyarınca zorunlu olarak yaptığı duruşma değil, HMK’nın 353. maddesinde belirtilen hâller dışında istinaf kanun yolu incelemesini duruşmalı olarak yapması gereken işlerden bahsedildiği hususu tartışmasızdır.
..."
3. Değerlendirme
1.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. İlâmın İlgili Hukuk bölümünün (3) numaralı paragrafında yer verilen Hukuk Genel Kurulu kararında açıklandığı üzere; somut davada Bölge Adliye Mahkemesince, bozma ilâmı sonrasında yapılan duruşma sebebiyle istinaf duruşma vekâlet ücretine hükmedilmesi hatalı olmuştur.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
1. Davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davacı tarafın, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasında yer ... (F) bendinin (3) numaralı alt bendinin hükümden çıkartılmak suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.