"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verilmiştir.
Davalı vekili tarafından temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 09.05.2023 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.
Duruşma günü davalı vekili Avukat ... Gülce ... ... ile davacı asıl geldiler.
Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın ve davacı asılın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.
Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili asıl dava ve 05.....2018 tarihli birleşen dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait işyerinde 24.12.1991-14.03.2016 tarihleri arasında çalıştığını, ... sözleşmesinin davalı işveren tarafından feshedildiğini, işyerinde haftanın 5 günü 09.00-18.00 saatleri arasında haftalık 40 saat çalışma olduğunu ancak müvekkilinin haftanın 6 günü fazla çalışma ile çalışmak durumunda kaldığını, işyerinde öğle molası uygulanmadığını, davacının hafta içi her ... 08.00’de işe başlayıp akşam 21.00-21.30’a kadar çalıştığını, her ay 3 hafta sonu saat 10.00-16.00 saatleri arasında ayrıca mesai yaptığını, bu hafta sonu çalışmalarının kimi zaman cumartesi kimi zaman da pazar günleri olduğunu, işveren tarafından fazla çalışma ücreti ödenmediğini beyanla fazlaya dair haklarını saklı tutarak fazla çalışma ile fazla sürelerle çalışma alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiş, 22.....2017 tarihli birleşen dava dilekçesinde ise kıdem tazminatı farkı, ihbar tazminatı farkı, yıllık izin alacağı, aködül/jestiyon priminin tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının tâbi olduğu ve müvekkili Bankanın iç mevzuatı niteliğinde olan insan kaynakları uygulama esasları uyarınca aylık ücrete fazla çalışma ücretinin de dâhil olduğunu, davacının bu uygulamayı bildiğini, istediği zaman bordrolara ulaşma imkanı varken hiçbir itirazda bulunmadığını ileri sürerek asıl ve birleşen davaların reddi gerektiğini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 17.10.2018 tarihli 2016/1296 Esas 2018/617 Karar sayılı kararı ile; davacının ... 39. ... Mahkemesinde fesih geçersizliğinin tespiti ve işe iade talebi ile dava açtığı, Mahkemece işe iade kararı verildiği ve kararın Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesince onandığı, bu onama kararının 20.12.2016 tarihinde davacıya tebliğinin ardından davacının yasal başvuru süresi içinde işe başlatılmak üzere davalı işverene başvuruda bulunduğu, davalı işverenin ise ihtarname ile davacının işe başlatılmayacağını, işe iade kararı gereği tazminat ve ücretlerinin banka hesabına 13.01.2017 tarihinde ödendiğinin bildirdiği, davacının brüt 9.106,58 TL ücret üzerinden kıdem ve ihbar tazminatı fark alacaklarının hesaplandığı, jestiyon priminin ödenmesi ile ilgili tanık beyanlarına göre yılda bir kez ödendiği kabul edilerek hesaplama yapıldığı, tanık beyanlarından davacının ... bölgenin hukuk departmanında en yüksek yönetici olduğu, diğer çalışan avukatların ... tevzisinin davacı tarafından yapıldığı, davacının bulunduğu birimde en üst düzey yönetici olması nedeni ile kendi mesai saatlerini belirleyeceği ve fazla çalışma alacağına hak kazanamayacağı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesinin 01.12.2020 tarihli ve 2020/455 Esas 2020/505 Karar sayılı kararı ile; bordrolarda ücretin eki niteliğindeki vekâlet ücreti, eğitim primi ve aködül/jestiyon primi adı altında düzenli ödemeler bulunduğu, son 1 yıl içinde ödenen bu miktarların toplamının 365'e bölünmesi sureti ile elde edilen günlük miktar giydirilmiş brüt ücrete dâhil edildiği, davacı tarafından sunulan 4 aylık boşta geçen süre ücretine ilişkin bordrolarda jestiyon primi ödemesinin dâhil edilmediğinin görüldüğü, bu durumda, davalının jestiyon primine dair istinaf talebinin yerinde olmadığı, davalı bankanın yıllık izin esaslarına göre bankada 31 Aralık 1995 yılından önce işe başlayanlara yıllık 30 ... izin verileceğinin düzenlendiği, davacı 24.12.1991 tarihinde işe başladığından her yıl için 30 günlük izin hesabı yapılıp kullandığı izinler mahsup edilerek bakiye izin süresinin belirlendiği gerekçesi ile davacı ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Dairemizin ....04.2021 tarihli ve 2021/1880 Esas, 2021/7675 Karar sayılı ilâmı ile davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile dosya kapsamına göre davacının prime hak kazandığına dair gerekçenin isabetli olduğu, ancak hüküm altına alınan prim miktarının hatalı olduğu, dava konusu alacağın davacıya son 5 yıl içinde yapılan ödeme miktarlarının ortalaması üzerinden hesaplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile karar bozularak dosya kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Yargıtay bozma ilâmı doğrultusunda davacının son 5 yıllık prim ödemelerinin ortalamasına göre prim alacağı hüküm altına alınacağı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; davacının hukuk müşaviri ve üst düzey yönetici olmadığını, çalıştığı birimde aynı unvanda çalışan avukatın bulunduğunu, jestiyon prim hesaplamasının ortalamaya göre yapılmasının ... olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
2. Davalı vekili; davacı tarafından ödenen vekâlet ücreti adı altındaki ek ödemelerin giydirilmiş ücrete dâhil edilmesinin hatalı olduğunu, ... sözleşmesinin sona erme tarihinin hatalı belirlendiğini, peşin ödenen ihbar tazminatı için işe iade davası sonrasında bakiye tutarın talep edilemeyeceğini, yıllık izin süresine ... ... ve genel tatil günlerinin dâhil olduğunun davacının da kabulünde olduğunu, jestiyon prim alacağının davalı ile husumetli tanık beyanlarına göre belirlenmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacının prim alacağının bulunmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının prim alacağının bulunup bulunmadığı noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri; 4857 sayılı ... Kanunu'nun 32 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı ve davalı vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalı tarafa yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.