"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2022/151 E., 2022/520 K.
DAVA TARİHİ : 21.01.2013
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece Mahkeme kararının ikinci kez bozulmasına karar verilmiş ve Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının ... sözleşmesinin haklı neden olmaksızın işverence feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile ödenmediğini iddia ettiği hafta tatili ve fazla çalışma ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunmuş, davacının ... sözleşmesinin doğruluk ve bağlılığa aykırı davranışları sebebiyle haklı nedene dayalı olarak sona erdirildiğini, davacının tüm çalışmasının sahada geçtiğini, bu nedenle çalışmasını kendisinin belirlediğini, davacının çalışma süresi hesabında kendi beyanlarının esas alındığını ve hafta tatillerini kullandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 25.02.2016 tarihli ve 2013/35 Esas, 2016/74 Karar sayılı kararı ile davalı tarafından fesih nedenlerinin yeterli ve inandırıcı biçimde kanıtlanamadığı, davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacağının bulunduğu, bilirkişinin dosya içeriğine uygun hesap raporu doğrultusunda dava ve ıslah dilekçesindeki taleplere göre davacı alacaklarının kabulüne karar vermek gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 04.11.2019 tarihli ve 2017/25044 Esas, 2019/20127 Karar sayılı kararıyla; Mahkemece, hafta tatili ve fazla çalışma ücret alacaklarının belirsiz alacak olarak talep edildiği göz önüne alınmaksızın dava ve ıslah tarihlerinden itibaren faize hükmedilmesinin hatalı olduğu, davalı vekili tarafından 08.01.2015 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ekinde Mahkemeye sunulan tahsilat makbuzları ile cari hesap ekstrelerinin davalı tarafça ileri sürülen fesih sebepleri çerçevesinde incelenmediğinin anlaşıldığı, bu delillerin de değerlendirmeye tâbi tutularak davalı feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığının belirlenmesi gerektiği, Mahkemece dinlenen davacı tanıklarının aynı istemlerle dava açan ve davacı ile menfaat birliği içinde olan kişiler olması nedeni ile ... başına beyanlarına itibar edilemeyeceği, A.C.D isimli tanığın beyanları da alınarak dosya kapsamındaki tüm delillerle birlikte fazla çalışma ve hafta tatili çalışma iddiaları yönünden değerlendirme yapılması gerektiği gerekçesiyle bozma kararı verilmiştir.
B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 26.10.2021 tarihli ve 2019/549 Esas, 2021/550 Karar sayılı kararıyla; davacının tahsilat makbuzları ve cari hesap incelemelerinde işyeri kurallarına uymadığı, ödemeleri cari hesap ekstresi kayıtlarına geçirmediğinin anlaşılması karşısında davalı tarafından yapılan feshin haklı nedene dayandığı, davacı işçinin kıdem ve ihbar tazminatı talebinde bulunamayacağı, bozma ilâmı da göz önüne alındığında fazla çalışma ve hafta tatili alacağı bakımından salt davacı ile menfaat birliği içinde olan tanık beyanlarıyla hüküm kurulamayacağı, tanık A.C.D' nin dinlenmesinden de vazgeçilmiş olması karşısında fazla çalışma ve hafta tatili alacağının kanıtlanamadığı, davacının fazla çalışma ve hafta tatili alacağının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 16.03.2022 tarihli ve 2022/2236 Esas, 2022/3540 Karar sayılı kararıyla; bozma ilâmında ilke kararı doğrultusunda davacı tanıklarının beyanlarına ... başına itibar edilemeyeceğinin ve davacı tanığı olarak gösterilen A.C.D'nin beyanı da alınarak dosya kapsamındaki tüm delillerin değerlendirilmesi gerektiğinin belirtildiği, davacı tanığı M.F'nin açtığı dava dosyasında davalı tarafından rut kayıtlarının sunulması üzerine bu kayıtlara göre fazla çalışma alacağına hükmedildiği, haftalık 6 gün çalışma olması nedeniyle hafta tatili ücretinin reddedildiği, kararın onanarak kesinleştiği, dosyaya sunulan emsal dosyalarda da davacı gibi aynı dönemde çalışan işçilerin fazla çalışmalarının hesaplandığı ve kararların kesinleştiği, eldeki dosyaya sunulu davacının bordolarında fazla çalışma tahakkuklarının olduğu, son bir yıl davacı ile birlikte çalıştığını belirten davalı tanığının beyanlarına göre de işyerinde fazla çalışmanın olduğunun anlaşıldığı, bu itibarla Mahkemece, davacı tanık beyanlarıyla beraber davalı tanığının beyanı, davacı gibi aynı dönemde çalışan işçilerin açtıkları ve kararları kesinleşen dava dosyaları, dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek, denetime elverişli bilirkişi raporu almak suretiyle davacının tespit edilen çalışma düzenine göre fazla çalışma ve hafta tatili alacakları hakkında sonuca gidilmesi gerektiği gerekçesiyle bozma kararı verilmiştir.
D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmı doğrultusunda düzenlenen ....10.2022 tarihli bilirkişi raporunda tespit edildiği şekilde davacının fazla çalışma ve hafta tatili çalışmasının bulunduğu gerekçesiyle hesaplanan miktarlar üzerinden %30 indirim uygulanarak ve taleple bağlı kalınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacının fazla çalışma ücretlerinin bordroda tahakkuk ettirilerek banka hesabına ödenmesine rağmen hesaplamada mahsubunun yapılmadığını, davacıya yüksek oranda prim ödemesi yapılmasına rağmen dikkate alınmadığını, zamanaşımı def'inin de dikkate alınmadığını ve davalıya karşı dava açmış olan tanık beyanlarına itibar edilmemesi gerektiğini ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının hafta tatili ve fazla çalışma alacaklarının bulunup bulunmadığı ve hesabı konusundadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 41 inci ve 46 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
14.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.