"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
KARAR : Davanın kabulü
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi tarafından yapılan inceleme sonunda hükmün bozulmasına karar verilmiş; Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.
Direnme kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 09.12.2021 tarihli ve 2019/(22)9-752 Esas, 2021/1648 Karar sayılı kararıyla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 429 uncu maddesi gereğince usulden bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece Hukuk Genel Kurulunun usule ilişkin bozma kararından sonra yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiş; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.07.2024 tarihli ve 2024/9-163 Esas, 2024/372 Karar sayılı kararı ile ortada kanunlarla belirlenen ve Hukuk Genel Kurulunun görev alanına giren bir karar bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin bu karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya, Dairemize gönderilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait işyerinde 24.12.2009-09.10.2014 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı tarafından 02.10.2014, 08.10.2014 ve 09.10.2014 tarihlerinde devamsızlık yaptığı gerekçesiyle devamsızlığı olup olmadığı, mazeretinin bulunup bulunmadığı sorulmadan ve savunması da alınmayarak feshedildiğini, feshin haksız ve usulsüz olduğunu ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık ücretli izin, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ile ödenmeyen ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... Mühendislik Isı Sis. San. ve Tic. Ltd. Şti.ne (... Ltd. Şti.) dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 09.12.2015 tarihli ve 2014/782 Esas, 2015/733 Karar sayılı kararı ile; davalı tarafından davacının devamsızlığının haklı nedene dayanıp dayanmadığı konusunda araştırma yapılmaksızın iş sözleşmesi feshedildiğinden feshin haklı nedene dayanmadığı ve davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazandığı, tanık beyanıyla fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil günlerindeki çalışmaların ispat edildiği, yıllık ücretli izin ile ödenmeyen ücret alacaklarının da bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 15.05.2019 tarihli ve 2017/22327 Esas, 2019/10745 Karar sayılı kararı ile; işyerinde tutulan davacının işyerini terk ederek gittiği yönündeki 02.10.2014 tarihli tutanak altında imzası bulunan tutanak mümzileri dinlenildikten sonra davacının kıdem ve ihbar tazminatı talepleri hakkında karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile bu taleplerin kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Direnme Kararı
Mahkemenin 16.07.2019 tarihli ve 2019/846 Esas, 2019/882 Karar sayılı kararı ile; bozma kararına uyulmaması yönünde karar verildiği belirtilerek gerekçesiz şekilde direnme kararı verilmiş; ancak 26.08.2019 tarihli ve 2019/846 Esas, 2019/882 Karar sayılı ek karar ile; karar gerekçesinin tamamlanması açısından ek karar yazılması gerektiği belirtilerek 02.10.2014 tarihli tutanağın davacı tarafın savunması kapsamında olmadığı, davalı tarafın davaya cevap vermediği, ayrıca davalı tarafın 02.10.2014 tarihli tutanaktan sonra davacının devamsızlığına ilişkin üç ayrı güne ait tutanaklar düzenleyerek fesih ihtarında devamsızlığa dayandığı, davalı tarafın fesih ihtarında devamsızlığa dayanmış olması ve fesih sebebiyle bağlı olması nedeniyle davalı tarafın fesih ihtarında bildirmediği ve cevap dilekçesinde ileri sürmediği hususları içeren 02.10.2014 tarihli tutanaktaki kişilerin davalı taraf tanık listesi vermese de 6100 sayılı Kanun’un 31 inci maddesinde düzenlenen hâkimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında tanık olarak dinlenebileceğinin kabulünün mümkün olmadığı, 6100 sayılı Kanun'un 31 inci maddesindeki düzenlemenin hâkimin resen delil toplaması ve tarafların ileri sürmediği hususları dikkate alması şeklinde değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.
C. Birinci Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı
1. Direnme kararının davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine, dosya Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir.
2. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 09.12.2021 tarihli ve 2019/(22)9-752 Esas, 2021/1648 Karar sayılı kararı ile; hâkimin karar verip davadan el çektikten sonra dosyayı yeniden ele alıp ek karar ile gerekçe yazmasının mümkün olmadığı, 16.07.2019 tarihli direnme kararının gerekçe içermediği, bu durumda Mahkemece yapılacak işin bozma nedenlerine karşı direnmenin gerekçesini (gerekirse yeni bir hüküm oluşturmayacak şekilde yasal sınırlarda genişleterek) açıkça kaleme alarak kararda göstermek olduğu gerekçesiyle direnme kararının usulden bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı Üzerine Verilen Karar
Mahkemenin 16.10.2023 tarihli ve 2022/165 Esas, 2023/846 Karar sayılı kararı ile; Hukuk Genel Kurulunun usulden bozma kararı üzerine, Dairenin bozma kararı uyarınca tutanak tanıklarının dinlendiği ve gerekçede dinlenen tanıkların davalı işverenin iddiasını doğrulamadıkları, davalı işveren tarafından iş sözleşmesinin haklı neden olmaksızın feshedildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; işverence yapılan feshin haklı olduğunu, tanıkların beyanlarının tutanak içeriklerini teyit ettiğini belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. İkinci Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı
1. Dairemizin 08.02.2024 tarihli ve 2024/1496 Esas, 2024/1819 Karar sayılı kararı ile; inceleme konusu karar, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun usule yönelik bozma kararı sonrasında Mahkeme tarafından verilen direnme hükmüne ilişkin olup Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir.
2. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.07.2024 tarihli ve 2024/(9)163 Esas, 2024/372 Karar sayılı kararı ile; direnme kararının, Hukuk Genel Kurulunca usulden bozulmasından sonra Mahkemece bu kez Özel Dairenin bozma kararına uyularak bozma kararında belirtildiği gibi 02.10.2014 tarihli tutanak altında imzası bulunan tutanak tanıklarının beyanları alındıktan sonra uyuşmazlık konusunu oluşturan kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulüne karar verildiği, ortada kanunlarla belirlenen ve Hukuk Genel Kurulunun görev alanına giren bir karar bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin bu karara yönelik temyiz itirazlarının Özel Dairece incelenmesi için dosya Dairemize gönderilmiştir.
D. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; iş sözleşmesinin devamsızlık nedeniyle feshinin haklı olup olmadığı noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 ve 429 uncu maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 120 nci maddesi atfıyla hâlen yürürlükte olan mülga 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14 üncü maddesi, 4857 sayılı Kanun'un 17 ve 25 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 15.05.2019 tarihli ve 2017/22327 Esas, 2019/10745 Karar sayılı bozmasına uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde ve hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
10.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.