"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 23. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki iş müfettişi raporunun iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; ... Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının "İşverence Yerine Getirilmesi ve Uyulması Gereken Hususlar" başlıklı 31.01.2023 tarih ve 10065-İNC-1 numaralı raporuna dayanak tutanakların ve dava konusu raporun, usul ve kanuna aykırı olarak tutulduğunu ve düzenlendiğini, davalı işçilerin, raporda belirtilen çalışmaların yaptırılmamış olması sebebiyle fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil günü ücreti vs. hak ve alacaklarının bulunmadığını, oluşturulan raporda; müvekkili Şirketin çalışanlarının haftalık çalışma saatlerine uygun çalıştırılmadığı, çalışanlara sürekli olarak fazla çalışma yaptırıldığı, fazla çalışma ücretlerinin ödenmediği, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışma yaptırıldığı, buna ilişkin ücretlerin de ödenmediği, işçileri postalar hâlinde çalıştırıldığı, işçi postalarını en geç iki haftada bir değiştirilmediği yönündeki tespit ve değerlendirmeler ile işçi alacakları yönünden yapılan hesaplamalarının kabulünün mümkün olmadığını ileri sürerek ... Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının "İşverence Yerine Getirilmesi ve Uyulması Gereken Hususlar" başlıklı 31.01.2023 tarih ve 10065-İNC-1 numaralı raporun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Bakanlığın iş müfettişleri tarafından yapılan denetim sonucu düzenlenen 31.01.2023 tarih ve 10065-İNC-1 sayılı raporun işyeri kayıtları inceleyerek hazırlandığını, 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 92 nci maddesinin üçüncü fıkrasına iş müfettişlerinin hazırladıkları rapor ve tutanakların resmî belge niteliğinde olduklarını, aksinin ancak eşdeğer kanıtlarla ispatlanabileceğini, davacı tarafından müfettiş raporundaki tespitlerin doğru olmadığını kanıtlayan yazılı belgeler de dosyaya ibraz edilmediğinden davacı tarafın savunmalarının sadece bir iddiadan ibaret kaldığını belirterek davanın öncelikle süre yönünden, aksi takdirde esas yönünden reddini istemiştir.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin taraf sıfatı bulunmadığından davanın husumet yönünden reddini talep ettiklerini, davacı işyerinde yapılan teftiş neticesinde hazırlanan 31.01.2023 tarih ve 10065-İNC-1 sayılı inceleme raporunun davacı işverene 03.03.2023 tarihinde tebliğ edildiğini, tensip zaptı ve tensip formundan davanın 06.04.2023 tarihinde açıldığının görüldüğünü, yasal dava açma süresi 30 gün iken davanın 34 gün sonra açılmış olduğu gerçeği dolayısıyla davanın süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin davalı Şirket çalışanı olduğunu, davalının görevlendirdiği işyerinde 5 yıldır güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, müvekkilinin görevlendirilmiş olduğu Şirkette 1 gün çalışıp 1 gün dinlendiğini, sadece gece vardiyasında çalışan müvekkilinin çalışma saatlerinin ise 18.00-08.00 saatleri arasında olduğunu, müvekkilinin günde 14 saat çalıştığını, ulusal bayram ve genel tatil günlerinin de tümünde çalışan müvekkiline, bu günlere ait fazla çalışma ücretinin de ödenmediğini, iş müfettişlerinin hazırladıkları rapor ve tutanakların resmî belge niteliğinde olduklarını aksinin ancak eşdeğer kanıtlarla ispatlanabileceğini, davacı tarafından müfettiş raporundaki tespitlerin doğru olmadığını kanıtlayan yazılı belgeler de dosyaya ibraz edilmediğinden davacı tarafın savunmalarının sadece bir iddiadan ibaret kaldığını belirterek davanın öncelikle süre yönünden aksi takidrde esas yönünden reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; teftiş raporunun davacı işverene 03.03.2023 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 02.04.2023 tarihinde açıldığı, davaya konu müfettiş raporuna göre; ... fabrikasında çalışan ... ve ...'ın 18.00-08.00 saatleri arasında 1 gün arayla çalıştığının tespit edildiği, ... Sitesinde çalışan ...'nın 08.00-20.00 saatleri arasında 2 gün çalışıp 1 gün tatil yapacak şekilde çalıştığının belirlendiği, ... Sitesinde çalışan ... ve ...'in 2 gün çalışıp 1 gün izin kullandıkları, 1 aylık çalışmada 15 gün gece, 5 gün gündüz olacak şekilde çalıştıkları, gece 20.00-08.00, gündüz 08.00-20.00 saatleri arasında çalıştığının tespit edildiği, ... 1-3 sitesinde çalışan ..., ... ve ...'in 10 gün 18.00-06.00 saatleri arasında, 10 gün 00.00-08.00 saatleri arasında çalışıp 10 gün izin kulladıklarının tespit edildiği, ... Sitesinde çalışan ..., ... ve ...'ın 2 gün gündüz 12 saat, 2 gün gece 12 saat çalışıp 2 gün istirahat edecek şekilde çalıştığının tespit edildiği gözükmektedir. Müfettiş raporunda ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...'in bazı ulusal bayram ve genel tatil günleri günlerinde çalışmalarına rağmen ücretlerinin ödenmediği tespit edildiği, davacı tarafça dosyaya davalı işçilerin çalışmalarına ilişkin puantaj kayıtları sunulmuş ise de ilgili puantaj kayıtlarının imzalı olmaması nedeniyle puantaj kayıtlarına itibar edilmediği, dosyaya sunulan bordrolar incelendiğinde fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil tahakkukunu içermedikleri, müfettiş raporunda tespit edilen çalışma saatlerinin dinlenilen işçi beyanlarına uygun olduğu, fazla çalışma saatinin tespitinde ara dinlenme sürelerinin dışlandığı, davacı tarafça müfettiş raporunda yapılan tespitlerin aksini gösterir yazılı bir belge sunulmadığı, müfettiş raporunda tespit edilen fazla çalışma alacağı ve ulusal bayram genel tatil alacaklarının ödendiği hususunda bordro ve banka kaydının da sunulmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davacı Şirkette çalışan işçilerin haftalık çalışma saatlerine uygun olarak ve 45 saat prensibi ile çalıştırılmakta olduklarını, gece çalışmalarının da günlük 7,5 saati aşmadığını, günlük en az 1,5 saat ara dinlenmesi kullanılmakta olduğunu, vardiya değişimlerinde işçilerin 11 saat dinlendirilmesi ve vardiyaların da en geç iki haftada bir olacak şekilde değişimi hususlarına istisnasız riayet edildiğini ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışma kesinlikle yaptırılmadığını, bordrolarda belirtilen işçi aylık ücretlerinin banka aracılığı ile ödenmekte olduğunu, herhangi bir usulsüzlük ve eksiklik söz konusu olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri ile kamu düzeni dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 31.01.2023 tarih ve 10065-İNC-1 sayılı raporun iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı Kanun'un 2, 3 ve 92 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.