Logo

9. Hukuk Dairesi2024/1079 E. 2024/9429 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının davalı işverenden alacağı prim ve ücret miktarının ispatı ve hesabı ile davacının icra inkar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Dosya kapsamındaki deliller, tanık beyanları, ödeme kayıtları ve sunulan protokol içeriği değerlendirilerek, davacının ticari koordinatör olarak davalı şirketler tarafından birlikte istihdam edildiği, alacağın temliki nedeniyle davanın reddinin mümkün olmadığı, protokoldeki ibranın işçilik alacak talepleri yönünden geçerli kabul edilemeyeceği ve alacak miktarının yargılamayı gerektirmesi nedeniyle likit olmadığı gözetilerek istinaf başvurusunun reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2411 E., 2023/2139 K.

KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 13. İş Mahkemesi

SAYISI : 2019/154 E., 2021/430 K.

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 04.06.2024 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davacı vekili Avukat ... ile davalılar vekili Avukat ... geldi.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin uzun yıllar davalı Şirketlerden ... ve onun yurtdışı bağlantısı olan ... (... Gaz Şirketi) CEO'su olarak görev yaptığını, kendi şirketini kurduğu için görevinden ayrıldığını, bir süre sonra davalı Şirkette ticari koordinatör olarak işine yeniden başladığını, ücretini USD üzerinden alacağı konusunda davalı Şirketler ile anlaştığını, ancak çalıştığı dönemde eksik ücret ödemeleri, yıllık bonus, sağlık primleri ve ödenmeyen yıllık izin miktarları bulunduğunu, davalı Şirketlerin bugüne kadar müvekkili davacının ücret ve alacaklarını eksik olarak ödediklerini, kalan eksik tutarları ödemeyi ise kabul etmediklerini, bunun üzerine davacı tarafından davalı aleyhine İzmir 16. İcra Müdürlüğünün 2018/17255 Esas sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibine davalı tarafından itiraz edilerek takip durduğunu belirterek takibe itirazın iptali ile icra takibinin devamına karar verilmesini ve %20' den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacının davalı ... bünyesinde ticari koordinatör olarak çalıştığını, davacının iş sözleşmesini istifa bildirimi ile sona erdirdiğini, iş sözleşmesi süresince doğmuş olan tüm alacaklarının ödendiğini, davacının 15.01.2016 tarihli protokolde herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını kabul ve beyan ettiğini, davacının ... bünyesinde çalıştığını, diğer davalı ... Gaz Şirketi bakımından husumet yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, davacının istifa dilekçesinde de davalı Denizli Sanayi Gazları Ticaret Anonim Şirketini gösterdiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın E.T. tarafından açıldığı, hâlbuki davacının davaya konu olan İzmir 16. İcra Dairesinin 2018/17255 takip sayılı dosyasındaki 531.084,07 TL tutarındaki alacağının tamamını İzmir 3. Noterliği huzurunda düzenlenen 18.03.2019 tarih ve 3285 yevmiye numaralı alacağın devri temliknamesiyle devralan ...'e devrettiği, bu nedenle dava tarihinden sonra dosyaya alacağı devralan ... vekilinin vekâletname sunduğu ve ...'in davaya davacı olarak kabul edilerek yargılamaya devam olunduğu, hizmet süresi ve esas alınan ücret miktarları yönünden dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılan ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda dava dışı E.T'nin takip tarihi itibarıyla 3.824,25 USD ücret alacağı ve 3.804,25 USD yıllık izin ücreti alacağı olmak üzere toplamda 7.628,50 USD alacaklı olduğu, bu nedenle davalılar tarafından takibe yapılan itirazın 7.628,50 USD yönünden yerinde bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; temlik eden davacının davalı Şirketlerde çalıştığı çalışma karşılığında ücret ve prim alacağı konusunda bir sözleşme bulunduğunu, davanın konusunun bu sözleşmeye bağlı olarak yapılan satış ve ödemelerin noksanlığının olup olmadığı konusunda toplandığını, bilirkişi tarafından faturalar ve sözleşmelerin değerlendirilmediğini, sözleşmeden hiç bahsetmediğini, davalı Şirketlerin satışından kaynaklanan prim alacağı bulunduğunu, cari hesapları incelemesine rağmen rapor hazırlamadığını, ayrıca %20 oranında icra inkar tazminatına da hükmedilmesi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde; takip alacaklısı E.T'nin sıradan bir işçi olmadığını, davalı ile ticari ilişkisi olan bir tacir olduğunu, bu kapsamda imzalanan protokoldeki ibranın geçerli olduğunu, ücret alacakları devir ve temlik edilemeyeceğinden davanın tamamen reddi gerektiğini, davacının birden fazla işveren yanında tam zamanlı çalışması olduğunu, davalıdan tam zamanlı çalışmış gibi talepte bulunmasının mümkün olmadığını, ... Gaz Şirketinin dava yönünden husumetinin olmadığını, yurt dışından ödemeleri yapan ... Gaz Şirketi ile Dubai isimli başka bir tüzel kişiliğe sahip şirket olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; takip dosyasında dayanak olarak belirtilmeyen, dava dilekçesi ve delil listesinde bildirilmeyen ve İlk Derece Mahkemesi yargılaması aşamasında sunulmayan, ilk kez istinaf dilekçesi ekinde sunulan sözleşmenin yukarıda açıklanan gerekçelerle dikkate alınmasının mümkün olmadığı, dosya kapsamındaki deliller çerçevesinde Mahkemesince ödenmemiş alacak miktarının belirlenmesinde hata bulunmadığı, tanıkların beyanları, dosya içerisindeki ödeme kayıtları ve sunulan protokol içeriği dikkate alındığında davacının ticari koordinatör olarak davalı Şirketler tarafından birlikte istihdam edildiği, davanın açılmasından sonra dava konusunun davacı tarafından devredilmesi hâlinde devralmış olan kişinin, görülmekte olan davada davacı yerine geçeceği ve davanın kaldığı yerden itibaren devam edeceği, alacağın temlik edilmesi nedeniyle davanın sırf bu nedenle reddinin mümkün olmadığı, protokoldeki ibranın işçilik alacak talepleri yönünden geçerli kabul edilemeyeceği, alacak miktarının yargılamayı gerektirmesi nedeniyle likit olmadığı, icra inkar tazminatına hükmedilmemiş olmasında da hata bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; davacının davalı işverenden alacağı prim ve ücret miktarının ispat ve hesabı ile davacının icra inkar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktalarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32 nci maddesi.

3. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 67 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalılar yararına takdir edilen 17.100,00 TL duruşma vekâlet ücreti ile aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacı tarafa yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.