Logo

9. Hukuk Dairesi2024/11816 E. 2024/15647 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İşçiye verilen ihtar cezası ve yapılan nakil işleminin hukuka aykırılığının tespiti davası.

Gerekçe ve Sonuç: İşyeri değişikliğinin, toplu iş sözleşmesinde yer alan "işyeri değişikliği ceza mahiyetinde olamaz" hükmüne aykırı olmadığı, yapılan nakil işleminin idari bir işlem olduğu ve davacının nakil işleminin hukuka aykırılığının tespitinde hukuki yararı bulunduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki disiplin cezasının ve nakil işleminin hukuka aykırılığının tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:

25.10.2017 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun (7036 sayılı Kanun) 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince işveren tarafından toplu iş sözleşmesi veya işyeri düzenlemeleri uyarınca işçiye verilen disiplin cezalarının iptali için açılan davalarda verilen kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamaz. Aynı Kanun'un geçici 1 inci maddesinin dördüncü fıkrasında da ilk derece mahkemeleri tarafından bu Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihten önce verilen kararların karar tarihindeki kanun yoluna ilişkin hükümlere tâbi olduğu hususu düzenlenmiştir. Belirtilen düzenlemeler uyarınca ilk derece mahkemelerinden, işveren tarafından toplu iş sözleşmesi veya işyeri düzenlemeleri uyarınca işçiye verilen disiplin cezalarının iptali için açılan davalarda 25.10.2017 tarihinden sonra verilen kararlar hakkında bölge adliye mahkemesi kararları kesindir, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz.

Dosya içeriğine göre, somut davada, disiplin cezasının iptali talebi yönünden, İlk Derece Mahkemesinin karar tarihi 25.10.2017 tarihinden sonra olduğundan; karara yönelik temyiz isteminin, 7036 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ve geçici 1 inci maddesinin dördüncü fıkrası ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince reddine karar verilmiştir.

Davacı vekilinin naklen atama işleminin iptali yönünden, gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin sürekli işçi kadrosunda temizlik görevlisi olarak çalıştığını, 4982 sayılı Bilgi Edinme Kanunu (4982 sayılı Kanun) kapsamında dilekçe vermek suretiyle idareden bilgi ve belge talebinde bulunduğunu, pandemi döneminde ... Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Komitesi kararı ve ... uygulamaları gerekçe gösterilerek yaklaşık 6 ay boyunca Covid-19 servisleri içine yemek dağıtım işinin müvekkilinin içinde bulunduğu servis çalışanlarına yaptırıldığını, yemek dağıtım işinin ihale ile temini yapılan personeller tarafından yapılması gerektiğini müvekkilinin arkadaşlarıyla birlikte H.K'ya giderek bu uygulamanın yanlış olduğunu sözlü olarak ilettiklerini, bu uygulamanın enfeksiyon komitesi kararı olduğunun bildirildiğini ancak kararın yazılı olarak müvekkiline verilmediğini, müvekkilinin yazılı dilekçe vereceğini söylemesi üzerine 04.09.2020 tarihinde bu uygulamaya son verildiğini, 01.12.2020 tarihinde müvekkilinin dilekçe vererek İdareden yazılı cevap talep ettiğini, konu ile ilgisi olmayan bir cevap verilmesi üzerine 27.01.2021 tarihinde CİMER'e şikâyette bulunduğunu, müvekkilinin bu şikâyeti üzerine soruşturma yapıldığını, soruşturma neticesinde herhangi bir işlem yapılmamasına kanaat getirildiğini, daha sonra müvekkili hakkında disiplin soruşturması yapıldığını ve ihtar cezası verildiğini, bir ay sonra da ceza mahiyetinde merkez toplum sağlığı merkezine atamasının yapıldığını, müvekkili hakkında söz konusu görevlendirme yapılmasına rağmen görevlendirme konusu iş ve işlerle ilgili hiçbir iş sağlığı ve güvenliği eğitimi verilmediğini belirterek ihtar cezasının ve atama kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın zamanaşımına uğradığını, hak düşürücü süre itirazları olduğunu, davanın idari yargıda görülmesi gerektiğini, davacı tarafça arabuluculuk yoluna başvurulmadığını, müvekkili İdarece yürütülen disiplin soruşturması neticesinde verilen ihtar cezası ile atama kararının hukuka uygun olduğunu, iptallerini gerektirecek bir sebep bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı tarafından ... Eğitim ve Araştırma Hastanesine hitaben yazılan 01.12.2020 tarihli dilekçe ile ... Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 2020 yılı Mart-Ağustos ayları arasında görevleri olmadığı hâlde Covid-19 servisine yemek servisi yaptıklarını, müdür yardımcısı H.K. ile yaptıkları görüşmelerde bu uygulamanın Enfeksiyon Komitesi Kararı olduğunun kendilerine iletildiğini, söz konusu kararın ise kendilerine verilmediğini belirterek bu konuda tarafının bilgilendirilmesini istediği, davacıya yazılı olarak hastane tarafından cevap verildiği, daha sonra davacı tarafından bu konu hakkında 26.01.2021 tarihinde CİMER'e başvuruda bulunulduğu, bunun üzerine ... İl Sağlık Müdürlüğü tarafından ... Eğitim ve Araştırma Hastanesi yönetimi hakkında idari soruşturma başlatıldığı, soruşturma neticesinde ise adli ve idari yönden herhangi bir ceza uygulanmasına yer olmadığı kararının verildiği, ... Eğitim ve Araştırma Hastanesinin pandemi hastanesi olarak kabul edildiği, ... Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Komitesi tarafından Covid-19 Servisinde yatan hastalara yemek dağıtım işinin sürekli işçiler tarafından yerine getirilmesi yönündeki kararının ise dosyaya sunulan Genelgeler uyarınca verildiği ve kararın hukuka uygun olduğunun anlaşıldığı, her ne kadar davacının 4982 sayılı Kanun'un 4 ve devamı maddelerinde düzenlenen bilgi edinme hakkı kapsamında gerek sözlü gerekse yazılı olarak birden fazla kez bilgi edinmek istediği konu hakkında kendisi bilgilendirilmişse de davacının bu durumla yetinmeyerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda düzenlenen dürüstlük kuralına ve hakkaniyete aykırı hareket ederek ... Eğitim ve Araştırma Hastanesinin gerek yönetim kadrosunu gerekse diğer personellerini keyfî şekilde zan altında bırakmak suretiyle çalışma hak ve hürriyetlerine engel olduğu kanaatine varıldığı, davacı hakkında uygulanan ihtar cezası ile Merkez Toplum Sağlığı Merkezine atama şeklindeki işlemin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; dava konusu disiplin cezası ve atama kararının iptali gerektiğini, müvekkilinin anayasal en temel haklarından olan dilekçe hakkına istinaden böyle bir işlem tesis edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, toplu iş sözleşmesinin 18 inci maddesinde "işçilere mevzuat dışı ve işi ile ilgili olmayan işler yaptırılamaz" düzenlemesinin yer aldığını, müvekkiline temizlik işi dışında yemek dağıtım işi yaptırıldığını, müvekkili tarafından söz konusu kararın yazılı olarak ve 4982 sayılı Kanun kapsamında talep edilmesinin ardından ihtar cezası ile cezalandırıldığını, müvekkilinin ihtar cezasından bir ay sonra merkez toplum sağlığı merkezine görevlendirildiğini, bu tayin işleminin toplu iş sözleşmesinde yer alan "işyeri değişikliği ceza mahiyetinde olamaz" düzenlemesine aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, kamu düzenine aykırı bir hususun tespit edilmemiş olmasına, İlk Derece Mahkemesinin ihtar cezasına ilişkin değerlendirmesinde isabetsizlik olmamasına ve yer değişikliği işleminin ise disiplin cezasına konu olmayıp idari bir işlem olmasına göre İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, naklen atama işleminin hukuka aykırı olup olmadığının tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Dairemizin 25.02.2021 tarihli ve 2021/667 Esas, 2021/5102 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir:

"...Dairemizin yerleşik hale gelen içtihatları uyarınca; nakil işleminin iptaline ilişkin açılan bir davada işlemin iptaline karar verilemez ise de, hukuka aykırı olup olmadığı değerlendirilerek sonucuna göre hukuka aykırılığın tespitine karar verilmesi mümkündür. ..."

3. Dairemizin 21.10.2024 tarihli ve 2024/10995 Esas, 2024/14022 Karar sayılı kararının ilgili kısmı şu şekildedir:

"... Kural olarak mahkemelerce nakil talebinin reddi işleminin iptali yahut naklin sağlanması gibi icrai nitelikte karar verilmesi mümkün değil ise de ret işleminin hukuka aykırı olup olmadığının tespiti mümkündür. Somut uyuşmazlıkta davacının ret işleminin hukuka aykırılığının tespiti isteminde hukuki yararı bulunmaktadır. ..."

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Davacı, disiplin kurulunca verilen ihtar cezası ile nakil işleminin iptalini talep etmiştir.

Kural olarak mahkemelerce nakil talebinin reddi işleminin iptali yahut naklin sağlanması gibi icrai nitelikte karar verilmesi mümkün değil ise de ret işleminin hukuka aykırı olup olmadığının tespiti mümkündür. Aynı şekilde Dairemizin yerleşik hâle gelen içtihatları uyarınca nakil işleminin iptaline ilişkin açılan bir davada işlemin iptaline karar verilemez ise de; nakil işleminin hukuka aykırı olup olmadığı değerlendirilerek sonucuna göre hukuka aykırılığın tespitine karar verilebilir.

Somut uyuşmazlıkta davacının, nakil işleminin hukuka aykırı olduğunun tespit edilmesinde hukuki yararı bulunmaktadır. Bu bağlamda esasa yönelik değerlendirme yapıldığında; işverence yapılan işyeri değişikliğinin, toplu iş sözleşmesinin 19 uncu maddesinde yer alan "İşyeri değişikliği ceza mahiyetinde olamaz. Ancak hakkında adli, idari, inzibati bir soruşturma neticesinde görev yeri değişikliğine karar verilmesi hâli saklıdır." şeklindeki düzenlemeye uygun olduğu anlaşılmış olup bu nedenle talebin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve yukarıda açıklanan ilave gerekçeye göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1. Disiplin cezasının iptali talebi yönünden davacı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE,

2. Nakil işleminin iptali talebi yönünden ise;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.