"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
KARAR : Davacının istinaf başvurusunun esastan reddi, davalının istinaf başvurusunun miktardan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 32. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun miktardan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin dava dışı yükleniciler nezdinde asgari ücretin % fazlası ücretle çalışırken 02.04.2018 tarihinden itibaren asgari ücretin % fazlası ücretle daimi kadroya geçtiğini, davalı Bakanlığa bağlı... Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürlüğünde çalıştığını, 01.01.2019 tarihinden itibaren her yıl belirlenen asgari ücretin % fazlasının üzerine Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesine göre %4 oranında zam uygulanması gerektiğini, işverence sözleşme ve yasal düzenlemelere aykırı şekilde ücretin düşürüldüğünü ve hâlen düşük ücret ödendiğini, müvekkilinin 7, 10 ve 15 gün esasına göre çalıştığını ve 2 yevmiye tutarında hafta tatili ve her ulusal bayram ve genel tatil günü çalışması karşılığı 3 yevmiye ödenmesi gerektiğini, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ile gece zammı ücretlerinin 02.04.2018, diğer alacakların 01.01.2019 tarihinden sonraki dönem için hesaplanması gerektiğini ileri sürerek fark ücret, ikramiye, ilave tediye, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ve gece zammı ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, pandemi döneminde, 02.04.2020 tarihinde 7 günlük sabit vardiya sistemine geçildiğini, yeni talimatla vardiyaların 14 gün olarak uygulanmaya başlandığını, yasal düzenlemelere göre davacının tüm ücret alacaklarının ödendiğini, davacının bir alacağı bulunmadığını, ücretinin sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra ilgili düzenlemeler uyarınca eksiksiz ödendiğini savunarak davanın usul ve esastan reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadroya geçiş aşamasında taraflar arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde ücret ve ödeme şekline ilişkin düzenlemede davacının ücreti asgari ücretin belli bir oranı seviyesinde tespit edilmediğinden davacının ücret farkı, ikramiye farkı ve ilave tediye fark alacağı taleplerinin reddi gerektiği, davalı tarafça puantaj kaydı ve vardiya çizelgelerinin dosyaya sunulduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının karşılığı ödenmeyen ücret alacaklarının puantaj kayıtlarından tespit edildiği ve hüküm altına alındığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; davalı Kurumun eksik bilgi ve belge gönderdiğini, davacının fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ile gece çalışması ücretlerinin eksik hesaplandığını, mahsubun sadece o ayın alacağından yapılması gerektiğini, gece 7,5 saati aşan çalışmaların fazla çalışma ücreti hesabına dâhil edilmesi gerektiğini, sadece pandemi değil pandemi dönemi öncesinde de alacakların hesaplanması gerektiğini, 02.04.2018 tarihinden son tutanak tarihine kadar hesap yapılması gerektiğini, davacının ücretinin tek taraflı olarak düşürüldüğünü, ücretlerinin hala eksik ödendiğini, gece zammı alacağına işletilen faiz türünün hatalı olduğunu ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; davacının denkleştirme esasına göre çalıştığını, fazla çalışma alacağı bulunmadığını, hafta tatillerini kullandığını, kullanılmayan günlerin ücreti ile ulusal bayram genel tatil günü ücretlerinin ödendiğini, alacaklardan indirimi yapılmamasının hatalı olduğunu, faiz tür ve miktarlarının isabetsiz olduğunu ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut uyuşmazlıkta; davacının kadroya alınması ile birlikte işverenle imzalanan iş sözleşmesinde asgari ücretin belli bir oranı seviyesinde ücret ödeneceğinin öngörülmediği, davalı Bakanlığın uygulaması yerinde olduğundan, fark ücret, ilave tediye, ikramiye taleplerinin reddinin yerinde olduğu, davacının kabule konu alacakları giriş çıkış saatlerini içerir yazılı delil olan puantaj kayıtlarına göre doğru olarak tespit edildiğinden davacının istinaf isteminin isabetsiz olduğu, dosyada kabule konu miktar dikkate alındığında davalının istinaf talebinin kesinlikten reddi gerektiği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun miktardan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; gece zammı alacağına işletilen faiz türü hariç olmak üzere istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının bulunup bulunmadığı, fazla çalışma, hafta tatili, gece zammı ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ispatı ve hesaplanması hususundadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22, 32, 41, 42, 44, 46, 47, 63, 68 ve 69 uncu maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23 üncü madde.
3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı ilâmında şu şekilde açıklanmıştır:
"...
2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir."
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.