Logo

9. Hukuk Dairesi2024/13594 E. 2025/679 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş öncesinde aldığı ücretin %30 fazlası oranında ücret almaya devam edip edemeyeceği ve bu oranın uygulanmaması nedeniyle fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İş sözleşmesinde ücret zam oranına ilişkin bir hüküm bulunmadığı ve davalı işverenin uyguladığı zam oranının toplu iş sözleşmesi hükümlerine uygun olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2423 E., 2024/2586 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 6. İş Mahkemesi

SAYISI : 2021/441 E., 2022/166 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Üniversiteye bağlı işyerinde çalıştığını, 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini ve ödendiğini, kadroya geçerken bireysel iş sözleşmesi imzaladığını, maktu sözleşmede ücret zammına ilişkin ilgili kısmın boş bırakıldığını, müvekkilinin alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemlerin tamamında asgari ücretin %30 fazlası ölçütüne göre ücret aldığını, 01.01.2019 tarihinden itibaren bu ölçüt uygulanmaksızın sadece toplu iş sözleşmesinde belirtilen oranda zam yapıldığını, davalı tarafından eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesi dikkate alınarak ücretin belirlendiğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı işçinin kadroya alınması ile birlikte davalı işverenle imzalanan iş sözleşmesinde asgari ücretin belli bir oranı seviyesinde ücret ödeneceğinin açıkça öngörülmediği, davalı Üniversite uygulamasının yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasındaki sözleşmede davacıya uygulanacak zam oranına ilişkin bir hüküm bulunmadığı, bu itibarla davalı tarafça uygulanan zam oranının toplu iş sözleşmesi hükümlerine uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı ... vekili temyiz dilekçesinde;

1. Müvekkilinin alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde asgari ücretin %30 fazlası ölçütüne göre ücret aldığını ve kadroya geçiş aşamasında da ücretinin yine aynı ölçüte göre belirlendiğini,

2. İşçinin ücretinde işçinin rızası olmadan indirim yapılamayacağını, davanın kabulüne karar verilmesi gereltiğini ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark ücret, fark ikramiye ve fark ilave tediye alacaklarının bulunup bulunmadığı hususundadır.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.