Logo

9. Hukuk Dairesi2024/14112 E. 2024/15901 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan iş sözleşmesinde belirlenen ücretin ilerleyen dönemlerde de geçerli olup olmadığı ve ücret farkı alacağının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İş sözleşmesinde ücretin her ay asgari ücretin belirli bir oranı üzerinden ödeneceğine dair açık bir hüküm bulunmadığı, sadece kadroya geçiş anındaki ücreti belirlediği ve sonrasında toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre zam yapıldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararları onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 6. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Kurum nezdinde hizmet alım sözleşmesi kapsamında çalışırken yapılan yasal düzenleme ile işçi kadrosuna alındığını, kadroya alınmasına dayanak mevzuat gereğince sürekli işçi kadrosuna 01.04.2018 tarihinde geçiş yaptığını, davacının alt işverenin işçisi iken asgari ücretin belirli bir oran fazlası kadar ücret aldığını, 01.01.2019 tarihinden itibaren ise ücretine sadece toplu iş sözleşmesinde öngörülen artışların yapıldığını iddia ederek ücret, ikramiye ve ilave tediye farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; talep konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında daimi kadroya geçirildiğini, sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin ücret ile diğer mali ve sosyal haklarının belirlenmesinde mevzuat ve toplu iş sözleşmesi hükümleri dikkate alınmak suretiyle davacının ücretlerinin eksiksiz ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ile davalı İdare arasında kadroya geçiş esnasında imzalanan bireysel iş sözleşmesinde "Brüt asgari ücretin %27 fazlası uygulanacaktır." hükmünün yer aldığı, Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 25.11.2021 tarihli ve 2021/11464 Esas 2021/15882 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere davacı işçinin kadroya alınması ile birlikte işverenle imzalanan iş sözleşmesinde açıkça her dönem geçerli asgari ücretin belli bir oranı seviyesinde ücret ödeneceği öngörülmediğinden ve öngörülen asgari ücretin belli bir oranda fazlası olarak belirlenen tutarın kadroya geçiş ücreti olarak belirlendiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; emsal alınan içtihadın uyuşmazlık konusu ile örtüşmediğini, yapılan yanlış yorum neticesinde çalışanların hak kaybına uğradığını, İlk Derece Mahkemesince karar gerekçesinin açıklanmadığını, bu durumun 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na aykırı olduğunu, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (375 sayılı KHK) geçici 23 üncü maddesine atıf yapılarak, mevcut uygulamanın aynen devam edeceği ve aynı şekilde ve oranda ücretin ödeneceğinin açıkça kararlaştırıldığını, belirli bir miktarın rakamsal olarak ve mutlaka yüzdelik oran olarak gösterilmesi gerektiği yönündeki bir yorumun, hukukun ruhuna ve atıfta bulunma ve yorumlama statüsüne aykırı olduğunu, davacının, davalı ... Rektörlüğüne bağlı Diş Hekimliği Fakültesinde büro personeli olarak çalıştığını ve kadroya geçtiğini, taraflar arasında düzenlenen bireysel iş sözleşmesinde artış oranının yazılı olduğunu, kaldı ki davacının alt işveren nezdindeki özlük hakları korunarak kadroya geçtiğini, davacı ücretinin davalı işveren tarafından tek taraflı olarak ve işçinin yazılı muvafakati alınmaksızın düşürüldüğünü, bu durumun 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 22 ve 62 nci maddelerine açıkça aykırı olduğunu, davacıya ait belirsiz süreli iş sözleşmesinde, brüt asgari ücretin belirli bir oranda fazlasının uygulanacağının belirtildiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının sürekli işçi kadrosuna geçerken davalı ile imzaladığı belirsiz süreli iş sözleşmesinin incelenmesinden davacının ücretinin, her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ücret ödeneceği şeklinde kararlaştırılmadığının görüldüğü, davacıya ait ücret bordroları ve davalı tarafından yapılan ücret ödemeleri incelendiğinde; davacının kadroya geçiş ücretine, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesinde öngörülen ücret zamlarının uygulandığı, 01.01.2019 tarihindeki ücretinin de asgari ücretten az olmayacak şekilde belirlenen 31.12.2018 tarihinde almakta olduğu ücrete %4 oranında ücret zammı uygulanarak belirlendiği ve dolayısıyla davacının iddiasının aksine ücreti düşürülmeyip; 31.12.2018 tarihinde aldığı ücreti korunarak bu ücret üzerine toplu iş sözleşmesi hükmü uygulanarak ücretinin belirlendiğinin anlaşılmasına göre İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucu verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği gerekçelere dayanarak ve resen dikkate alınacak nedenlerle davanın kabulüne karar verilmek üzere Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklarının bulunup bulunmadığı konularına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı Kanun'un 22 ve 32 nci maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde.

3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı kararında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.

..."

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.