Logo

9. Hukuk Dairesi2024/14465 E. 2025/1385 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İşçinin Rusya'daki iş sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacakları davasında zamanaşımı ve yargılama giderlerine ilişkin hükümlerin doğru uygulanıp uygulanmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Rusya Federasyonu İş Kanunu'ndaki ilgili sürenin zamanaşımı süresi olarak değerlendirilmesi ve davalı tarafından zamanaşımı def'i ileri sürülmesi nedeniyle davanın reddine, ancak Yargıtay'ın içtihat değişikliği öncesinde dava açılmış olması gözetilmeyerek yargılama giderlerine ilişkin hükmün hatalı olması nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılıp, yargılama giderleri davacı aleyhine düzeltilerek İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 30. İş Mahkemesi

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ve katılma yoluyla davalı vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirketin Rusya şantiyelerinde 2011-2019 yılları arasında 2.350,00 USD ücret ile saha kalfası olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haklı neden olmadan feshedildiğini ve iş sözleşmesinden doğan alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret, yıllık ücretli izin, hafta tatili, fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... AŞ vekili; davacının müvekkili Şirketin çalışanı olmadığını, husumet düşmediğini, Türk hukukuna göre talepte bulunamayacağını, zamanaşımı def'inde bulunduklarını, ücretin brütleştirilemeyeceğini, dava dilekçesindeki iddiaların hayatın olağan akışına aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Rusya Federasyonu İş Kanunu'nun 392. maddesi gereği hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf veekillerince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde;

a. Uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanması gerektiğini,

b. Rusya Federasyonu İş Kanunu'nda zamanaşımı süresinin hatalı olarak değerlendirilip uygulandığını,

c. Yargıtay içtihat değişikliğinin uygulanabilmesi için daha önceden duyurulması gerektiğini ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; hükmedilen vekâlet ücreti, yargılama gideri ve harçların usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, iş sözleşmesine uygulanacak hukuk, zamanaşımı, yargılama gideri ve vekâlet ücreti hususlarındadır.

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Maddi hukukun bir müessesesi olan zamanaşımı, hukuki işlem ve ilişkinin esasına uygulanan hukuka tâbidir (..., Milletlerarası Özel Hukuk, ..., 2022, s.315;..., Türk Milletlerarası Özel Hukuku, ..., 2021, s.127). Buna göre Rusya Federasyonu İş Kanunu'nun bu konudaki hükümlerinin uyuşmazlıkta uygulanması, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 2 ve 8. maddelerinin bir gereğidir.

Rusya Federasyonu İş Kanunu'nun bireysel iş uyuşmazlığının çözümü için mahkemeye başvurma sürelerinin düzenlendiği 392. maddesinde sözü edilen sürenin, Dairemizce daha önce bazı kararlarda hak düşürücü süre olduğu belirtilmişse de yeniden yapılan değerlendirmede; bu sürelerin zamanaşımı süresi niteliğinde olduğu sonucuna varılmıştır. Bu nedenle söz konusu sürenin hak düşürücü süre olarak nitelendirilmesi hatalı ise de; zamanaşımı süresinin dolduğu ve davalı tarafça da usulüne uygun şekilde zamanaşımı def'inde bulunulduğu anlaşılmakla, davanın reddinde bir isabetsizlik bulunmadığından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.

3. Somut uyuşmazlıkta Yargıtayın daha önceki görüşüne güvenerek dava açılmış olduğundan davalı lehine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiği kabul edilmiştir. Ancak eldeki dava, 16.02.2021 tarihinde açılmış olup dava tarihi dikkate alındığında davacının Dairemizin önceki uygulamasına güvenerek dava açtığından bahsetmek mümkün değildir. Bu hâlde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 326. maddesi dikkate alınarak yargılama giderleri konusunda karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370/2 hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ile İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı tarafın tüm, davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

3. Davalı tarafın temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının dördüncü bendinde yer alan “Taraflarca yapılan masrafların tarafların üzerinde bırakılmasına,” ibaresinin çıkartılarak yerine “Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından yapılan 744,00 TL yargılama gideri ile davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 187.236,32 TL vekâlet ücretinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine," ibaresinin yazılması suretiyle düzeltilerek ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davalı tarafa iadesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davacı tarafa yükletimesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.