"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2765 E., 2024/1165 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. İş Mahkemesi
SAYISI : 2020/215 E., 2021/876 K.
BİRLEŞEN DAVA MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 23. İş Mahkemesi
SAYISI : 2020/619 E., 2020/775 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:
6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) 19/4 hükmüne göre “Sendika üyeliğinden çıkarılma kararı genel kurulca verilir. Karar, e-Devlet kapısı üzerinden Bakanlığa elektronik ortamda bildirilir ve çıkarılana yazı ile tebliğ edilir. Çıkarılma kararına karşı üye, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde mahkemeye itiraz edebilir. Mahkeme iki ay içinde kesin olarak karar verir.”
Birleşen davada davalı vekili, sendika üyeliğinden çıkarılma kararının iptaline ilişkin Mahkemece verilen kararı temyiz etmiş ise de, 6356 sayılı Kanun'un 19/4 hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararı kesin nitelikte olduğundan davalı vekilinin birleşen davaya yönelik temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
Asıl dava bakımından davalı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Asıl davada davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin davalı Sendikanın Eskişehir Şube Başkanı ve Yönetim Kurulu üyesi olduklarını, müvekkillerinin 18.11.2019 tarihinde ... Sendikası Eskişehir Şubesinin delege seçimlerini Tüzük'e uygun olarak yapmak istediğini ancak davalı Sendika tarafından engellendiğini, Disiplin Kurulu kararı ile davacılar ve diğer şube yöneticilerine görevden el çektirme cezası verildiğini, Disiplin Kurulu kararına karşı açılan davalarda mahkemelerin Disiplin Kurulu kararının uygulanmasının tedbiren durdurulmasına karar verdiğini ve müvekkillerinin görevine iade edildiğini, yargılama devam ederken Sendikanın hiçbir somut gerekçe göstermeden 03.07.2020 tarihli kararı ile davacıların hem şube başkanlığı ve yöneticiliklerini hem de sendika üyeliklerini sona erdiren karar aldıklarını, verilen kararın hukuka aykırı olduğunu belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davalı Sendika Genel Merkez Disiplin Kurulunun 03.07.2020 tarihli ve 29 sayılı kararı ile Sendika Genel Merkez Yönetim Kurulunun 06.07.2020 tarihli ve 234 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
2. Birleşen davada davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin Sendika üyeliğinden çıkarılmalarına ilişkin 18. Olağan Genel Kurulda alınan kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili asıl ve birleşen davaya cevap dilekçelerinde; verilen kararların hukuka aykırı olmadığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; asıl dava yönünden üyelikten ihraç kararı ve görevden geçici el çektirme kararının ancak genel kurul kararı ile alınabileceği dikkate alındığında söz konusu Disiplin Kurulu ve Yönetim Kurulu kararının yok hükmünde olduğu, davacının iş bu davayı açmakta hukuki yararının olmadığı, birleşen dava yönünden ise davalı tarafından davacıların üyelikten ihracını gerektirir hususların ispatlanamadığı gerekçesiyle asıl dava yönünden davanın hukuki yarar yokluğu sebebi ile usulden reddine, birleşen dava yönünden davanın kabulü ile "Davalı ... Cam, Çimento, Top. Ve .... İşçileri Sendikası'nın 19 Eylül 2020 ve 20 Eylül 2020 tarihlerinde gerçekleşen 18.Olağan Genel Kurul Toplantısında davacılar ... ve ... hakkında alınan sendika üyeliğinden ihraç kararının İPTALİNE" karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl dava bakımından taraflar vekilleri, birleşen dava bakımından davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; birleşen dava bakımından İlk Derece Mahkemesi kararı kesin olduğundan istinaf başvurusunun reddine; asıl dava bakımından ise Disiplin Kurulu ve Yönetim Kurulu kararlarının içeriği itibarıyla fiilen üyelikten çıkarma sonucunu doğuracak nitelikte bulunduğu açık olup anılan kararların iptalini talep etmesinde davacıların hukuki yararı bulunduğu gibi kararların hukuki geçerliliği bulunmadığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle asıl davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; Sendika Şube karar defterinin Şube dışına çıkarılarak ve Şube Yönetim Kuruluna teslim edilmeyerek Yönetim Kurulunun karar alması ve görev yapmasının engellendiğinin tespit edildiğini, konuya ilişkin tüm belgelerin dosyaya sunulduğunu, davacılar hakkında Sendika merkezi Olağan Genel Kuruluna kadar sendika üyeliklerinin askıya alındığını, Sendika Genel Merkez Olağan Genel Kurulunda delegelerin oyları ile davacıların sendika üyeliğinden ihraç edildiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, davacılara disiplin cezası verilmesine dair Disiplin Kurulu kararı ile Yönetim Kurulu kararının iptali istemine ilişkindir.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup asıl dava bakımından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Birleşen dava yönünden davalı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2. Asıl dava yönünden temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
Birleşen dava yönünden alınan temyiz harcının istek hâlinde temyiz edene iadesine, asıl dava yönünden aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.