Logo

9. Hukuk Dairesi2024/14817 E. 2025/1038 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sendika yetki tespitine yapılan itirazın reddine ilişkin kararın temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, sendika yetki tespitinde işyeri ve işçi sayısının hatalı tespit edildiği iddiasının, dosya kapsamına göre yerinde görülmemesi ve usul ve yasaya aykırı bir durum tespit edilememesi gözetilerek, istinaf mahkemesinin sendika yetki tespitine itirazın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 4. İş Mahkemesi

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.

Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de; inceleme konusu dava, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinde temyizde duruşmaya tâbi davalar arasında belirtilmediğinden duruşma isteminin reddi ile incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Bakanlığın 05.08.2022 tarih ve 156509 sayılı olumlu yetki tespiti yazısının, 11.08.2022 tarihinde davacıya tebliğ edildiğini, müvekkili Şirketin 15.08.2022 tarihinde olumlu yetki tespitine itiraz dilekçesini görevli makama kayıt ettirdiğini, müvekkili Şirket ile davalı Sendikanın farklı işkollarında faaliyet gösterdiğini, müvekkiline ait tüm birimlerin iş organizasyonu kapsamında tek bir işyeri niteliğinde olduğundan davalı Bakanlıkça işyerinde çalışan işçi sayısının hatalı tespit edildiğini ileri sürerek Bakanlığın 05.08.2022 tarihli ve 156509 sayılı yetki tespitinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı Sendika vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafça yasal süre içerisinde itiraz dilekçesinin görevli makama kayıt ettirilip dava açılıp açılmadığı hususunun araştırılması gerektiğini, davacının itirazlarının hiçbir hukuki dayanağı bulunmadığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.

2. Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde; davanın görevli makamın bulunduğu yer mahkemesinde açılması gerektiğini ancak davanın yetkili mahkemede açılmadığını, yetki tespit başvuruları karşılanırken, işverenler tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) yapılan işyerlerine ilişkin tescil ve işçi bildirimlerinin esas alındığını, sendika yetki sistemine SGK kayıtlarından otomasyon sistemiyle yansıyan bilgiler doğrultusunda işlem yapıldığını, başvuru üzerine e-Devlet kapısı üzerinden yapılan üyelik işlemleri ile işveren tarafından yapılan işçi bildirimleri doğrultusunda alınan dökümlerde başvuru tarihi itibarıyla davacının davalı Sendikanın kurulu olduğu işkolunda yalnızca bir işyeri bulunduğu, söz konusu işyerinde 110 işçinin çalıştığı, bunlardan 59'unun davalı Sendika üyesi olduğunun tespit edildiğini, davacı Şirketin aynı işkolunda bir işyeri olduğu için işyeri düzeyinde tespit yapıldığını, Bakanlık tarafından usul ve hukuka uygun olarak tesis edilen dava konusu yetki tespitinin iptalini gerektirecek bir husus bulunmadığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde;

1. Yetki tespitine konu işyerinin hatalı olan işkolunun 2018 yılında düzeltildiğini ve bu değişikliğe göre davalı Sendikanın farklı işkolunda kurulu bulunduğunu,

2. Dava konusu işyerinin müvekkilinin asıl işyerine bağlı yer niteliğinde olduğundan kabul edilen işçi sayısının hatalı olduğunu ve davalı Sendikanın üye sayısına göre yarıdan fazla çoğunluğa sahip olmadığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 41 ve devamı maddeleri kapsamında yetki tespitine itiraz istemine ilişkindir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.