Logo

9. Hukuk Dairesi2024/207 E. 2024/5291 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçiye, kadroya geçiş sırasında yapılan iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücret ile fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı ve davalı idarenin harçtan muaf olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İş sözleşmesinde ücretin her ay asgari ücretin belirli bir oranında fazlası olarak ödeneceğine dair hükmün ileriye etkili olduğu ve işvereni bağladığı, davalı idarenin ise harçtan muaf olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının harç hükmü düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/426 E., 2023/2964 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 8. İş Mahkemesi

SAYISI : 2021/63 E., 2022/391 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı ... Bakanlığına bağlı işyerinde hizmet alım sözleşmesi kapsamında alt işveren şirketler nezdinde çalışmakta iken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) hükümlerine göre 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, davalı Bakanlık ile davacı arasında sürekli işçi kadrosuna geçirilirken imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde asgari ücretin belirli bir oran fazlasının davacının ücreti olarak öngörüldüğünü, sözleşme hükmüne göre ücretin her yıl asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlenmesinin gerekmesine karşın davalı tarafından sözleşmeye aykırı ücret belirlendiğini ve eksik ödeme yapıldığını iddia ederek fark ücret ve fark ilave tediye alacaklarının arabuluculuk görüşme tarihinden itibaren işleyecek faizleriyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taleplerin zamanaşımına uğradığını, davacının iş sözleşmesinde ücret kısmının boş bırakıldığını, sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin ücretlerinin 696 sayılı KHK, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Geçici 23. Maddesi Uyarınca Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ve Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İs Sözleşmesi hükümlerine ilişkin 12.04.2018 tarihli Genelgesi ve Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının 25.01.2019 tarihli görüş yazısı doğrultusunda hesaplanarak ödendiğini, hatalı ve eksik ödeme söz konusu olmadığından davacının talebinin hukuki bir dayanağının bulunmadığını, talep edilen faiz oranı ve faiz başlangıç tarihlerine de itiraz ettiklerini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde davacının ücretinin her ay asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair açık düzenleme olduğu, belirsiz süreli iş sözleşmesinin ve Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca, bilirkişi raporunda yapılan hesaplamalara göre davacının fark ücret alacağı talebinin kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının ücretinin 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (375 sayılı KHK) hükümlerine göre belirlendiğini, Bakanlığın genel uygulamasının hukuka uygun olduğunu, davacının 2018 yılı asgari ücreti korunarak bu ücret üzerine %4 oranında ücret zammı yapıldığını, ücretin düşürülmesinin söz konusu olmadığını, davacının bir yandan bireysel iş sözleşmesinde diğer taraftan da toplu iş sözleşmesinde öngörülen ücret kriterlerinin uygulanmasını istemesinin mümkün olmadığını, davalı Bakanlığın taraf iradesini yansıtmayan bir talebin ileri sürüldüğünü, bireysel iş sözleşmelerinin toplu iş sözleşmeleri ile çelişemeyeceğini, Yargıtayın emsal içtihatlarının da ücret fark alacağının reddi yönünde olduğunu yanı sıra hükmedilen faiz oranlarının hatalı bulunduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kadroya geçirildiği sırada yapılan bireysel iş sözleşmesinde ücretin, asgari ücretin belli oranda fazlası olacağına dair düzenlemenin mevcut olduğu, bu kuralın her asgari ücret artış döneminde işvereni bağlayacağı, davacının ücretinin bu düzenlemeye uygun şekilde ödenmediğinin ücret farkı alacağının bulunduğunun anlaşıldığı, verilen hükmün dosya kapsamına uygun olduğu gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçiye kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücretin tespiti ile talep edilen fark alacaklara hak kazanıp kazanmadığı ile davalının harçtan muafiyetine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun (492 sayılı Kanun) 13 üncü maddesinin (j) bendi.

3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı ilâmında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir."

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve özellikle temyiz edenin sıfatına ve davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenlere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Davalı ... Bakanlığının 492 sayılı Kanun'un 13 üncü maddesinin (j) bendi gereğince harçtan muaf olduğu gözetilmeksizin İlk Derece Mahkemesince hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde davalı ... aleyhine harca hükmedilmesi hatalıdır.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1. Davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı tarafın temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının (2), (3), (4) ve (5) numaralı ve mükerrer numaralandırılmış bentlerinin hüküm fıkrasından tamamen çıkartılarak yerlerine,

"2-Davalı ... harçtan muaf olduğundan hakkında harca hükmedilmesine yer olmadığına, davacının yatırdığı 70,62 TL ıslah harcının kararın kesinleştiğinde isteği hâlinde davacıya iadesine,''

"3-Davacı tarafça sarf edilen toplam 889,20 TL yargılama giderinin davalı taraftan alınarak ile davacıya verilmesine,"

"4-Artan gider avansının bulunması hâlinde karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,"

"5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 5.231.20 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine," ve yeni bir bent olarak,

"6-7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücreti tutarı 680,00 TL'nin haklılık durumuna göre tamamının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına," bentlerinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.