Logo

9. Hukuk Dairesi2024/3294 E. 2024/6334 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin ücreti, belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre nasıl tespit edilir ve davacıya ait harçların hazineden davacıya ödenmesine ilişkin hükümde hata olup olmadığı hususunda uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı ... Bakanlığının UETS adresine tebligat yapılmaması sebebiyle temyiz süresinin geçmediği, harçtan muaf olan davalı aleyhine harca hükmedilmemesi doğru ise de davacı tarafından yatırılan harçların hazineden alınarak davacıya verilmesine karar verilmesinin hatalı olduğu, bu hatanın 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca düzeltilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin ek kararının bozulmasına, davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine, İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 48. Hukuk Dairesi

EK KARAR TARİHİ : 25.12.2023

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 28. İş Mahkemesi

SAYISI : 2020/853 E., 2022/415 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince 25.12.2023 tarihli ek karar ile süresi içerisinde temyiz talebinde bulunulmadığı gerekçesi ile temyiz talebinin reddine karar verilmiştir.

Ek karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Temyiz istemi, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine yönelik Bölge Adliye Mahkemesinin 25.12.2023 tarihli ek kararına ilişkindir.

Somut uyuşmazlıkta Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı ... Bakanlığı vekili adına normal posta yoluyla tebliğ edilmiştir.

7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun "Elektronik Tebligat" başlıklı 7/a maddesi ile Elektronik Tebligat Yönetmeliği'nin 5 ve 9 uncu maddelerine göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararının elektronik yolla ve davalı ... Bakanlığının vekil sıfatıyla temsile yetkili olan kişilerin bağlı bulunduğu birime yapılması gerekmektedir.

Şu hâlde davalı ... Bakanlığının Ulusal Elektronik Tebligat Sisteminde (UETS) kayıtlı adresi yerine davalı vekili adına ve normal posta yoluyla yapılan tebligat, usulüne uygun olmadığından davalı tarafın temyiz başvurusunun süresinde olduğu kabul edilmelidir. Açıklanan sebeple ek karar usul ve kanuna aykırı olduğundan davalı vekilinin ek karara yönelik temyiz isteminin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesinin 25.12.2023 tarihli ek kararının bozularak ortadan kaldırılması gerekir.

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen asıl kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı ... Bakanlığına bağlı işyerinde hizmet alım sözleşmesi kapsamında çalışmaktayken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) hükümlerine göre 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, davalı Bakanlık ile davacı arasında sürekli işçi kadrosuna geçirilirken imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde asgari ücretin belirli bir oran fazlasının davacının ücreti olarak öngörüldüğünü, sözleşme hükmüne göre ücretin her yıl asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlenmesi gerekmesine karşın sözleşmeye aykırı olarak davacının ücretinin asgari ücret seviyesine çekilmek ve bu ücrete %4 oranında zam uygulanmak suretiyle eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek davacının eksik ödemeden kaynaklı fark ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesi dikkate alınarak ücretin belirlendiğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını, davacının dava dilekçesinde talep edilen fark ücret alacağına hak kazanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli iş sözleşmesinin ve toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; faiz türünün hatalı olduğunu, ıslah dilekçesine karşı ileri sürdükleri zamanaşımı definin dikkate alınmadığını, davacının 31.12.2018 tarihli ücreti korunarak üzerine %4 oranında zam yapıldığını, herhangi bir ücret indirimine gidilmediğini, davacının ücretinin her seneki asgari ücrete yükseltilerek hizmet sözleşmesindeki oran üzerinden tekrar tespiti talebinin hukuka aykırı olduğunu, davanın reddi gerektiğini ileri sürme istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli iş sözleşmesinin ve uygulanan toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri dikkate alındığında, incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar etmekle birlikte ek olarak, vekâlet ücretinin hatalı belirlendiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklarının hesap yöntemi ve harçlara ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23 üncü madde, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13 üncü maddesinin (j) bendi.

3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı kararında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.

..."

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. İlk Derece Mahkemesince harçtan muaf olan davalı ... Bakanlığı aleyhine harca hükmedilmemesi doğru ise de; hüküm fıkrasının (3) ve (4) numaralı bentlerinde davacının yatırdığı harçların Hazineden alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi hatalı olmuştur.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1.Bölge Adliye Mahkemesince verilen 25.12.2023 tarihli ek kararın BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. Davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,

3. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı tarafın temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının

"3) Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcının, hazineden alınarak davacıya verilmesine,

4) Davacı tarafından yatırılan 111,31 TL harcın, hazineden alınarak davacıya verilmesine," şeklindeki (3) ve (4) numaralı bentlerinin hükümden tamamen çıkartılarak yerlerine;

"3) Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcının, davalı Bakanlık harçtan muaf olduğundan istek halinde davacıya iadesine,

4) Davacı tarafından yatırılan 111,31 TL harcın davalı Bakanlık harçtan muaf olduğundan istek halinde davacıya iadesine," ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.