Logo

9. Hukuk Dairesi2024/6577 E. 2024/8197 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sendika genel yönetim kurulunun şube başkanını görevden uzaklaştırma kararının iptali talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı sendika genel yönetim kurulunun, davacı hakkında başlatılan disiplin soruşturması sonucunda verdiği geçici uzaklaştırma kararının, soruşturma tamamlanıp ceza verildikten sonra kalkması ve davanın konusuz kalması nedeniyle, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/495 E., 2024/593 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 4. İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/552 E., 2023/984 K.

Taraflar arasındaki yönetim kurulu kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Sendikanın Ankara 2 No.lu şube başkanı olduğunu, davalı Sendikanın şube başkanlığı görevinden Sendikanın Genel Yönetim Kurulunun 20.10.2023 tarihli kararıyla uzaklaştırıldığını, Sendika Tüzüğü'nün ilgili maddeleri uyarınca görevden uzaklaştırma kararının Genel Yönetim Kurulu tarafından uygulanabileceğine dair bir düzenleme bulunmadığını, iptali istenen Genel Yönetim Kurulu kararına gerekçe gösterilen hususların hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirterek verilen Genel Yönetim Kurulu kararının ihtiyati tedbir kararı verilerek durdurulmasını ve iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı hakkında verilen tedbir kararının disiplin soruşturması sona erdiği için kendiliğinden kalktığını, müvekkili Sendika Genel Yönetim Kurulu tarafından yöneticilikten uzaklaştırmaya dair tedbir kararının kaldırıldığını, davanın tamamen konusuz kaldığını, disiplin soruşturmasının Yönetmelik gereği 45 gün sürebileceğini, dolayısıyla davacının en fazla 45 gün süre ile görevden uzaklaştırıldığını, davacı hakkında başlatılan soruşturmanın etkili bir şekilde yürütülmesi için görevden uzaklaştırılmasına ilişkin tedbir kararı alındığını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı Sendika Genel Yönetim Kurulunun 17.10.2023 tarihli ve 56 sayılı kararı ile davacı hakkında disiplin süreci başlatılarak disiplin soruşturmasının yürütülmesi için Genel Disiplin Kuruluna yetki verildiği, ayrıca Genel Yönetim Kurulu tarafından ilgili soruşturma sürecinde, Sendika Disiplin Kurulları ve Disiplin Yönetmeliği'nin 28 inci maddesi uyarınca, soruşturma sona erinceye kadar davacının görevden uzaklaştırılmasına karar verildiği, disiplin soruşturması sonucunda Genel Disiplin Kurulu tarafından teklif edilen cezanın daha hafif bir cezaya dönüştürülerek Genel Yönetim Kurulunun 28.11.2023 tarihli ve 74 sayılı kararıyla; “bir yıl süreyle geçici olarak yöneticilikten uzaklaştırma” olarak belirlendiği, dolayısıyla soruşturma sürecinin sona ermesi nedeni ile görevden uzaklaştırma tedbirinin sona erdiği ve konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı, Genel Yönetim Kurulu tarafından tedbir mahiyetinde alınan uzaklaştırma kararının süreli olduğu ve Sendika Disiplin Kurulları ve Disiplin Yönetmeliği'nin 28 inci maddesinde verilen yetkiye dayandığı, bu nedenle yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakıldığı gerekçesi ile davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; Tüzük'te yer almayan bir yetkiye Yönetmelik'te yer verilmesinin hukuka aykırı olduğu, tedbirli olarak görevden uzaklaştırmanın süresinin belirtilmemesinin ve bu dönemde mali haklardan tümden mahrum bırakılmanın ölçüsüz olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Sendika Tüzüğü'nün 34 üncü maddesi, Sendika Disiplin Kurulları ve Disiplin Yönetmeliği’nin 15 ve 28 inci maddeleri ile Sendika Genel Merkez Yönetim Kurulunun 28.11.2023 tarihli ve 74 sayılı kararı uyarınca, davacı hakkında tesis edilen soruşturma sonuçlanıncaya kadar görevden uzaklaştırma tedbir kararının kaldırılmasına karar verildiği, bu kararla açılan davanın konusuz kaldığı ve esas hakkında hüküm tesis edilmesine gerek bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; tedbirli olarak Disiplin Kuruluna sevk şeklinde Tüzük'te yer almayan bir yetkiye Yönetmelik'te yer verilmesinin hukuka aykırı olduğu, tedbirli olarak görevden uzaklaştırmanın süresinin belirtilmemesinin ve bu dönemde mali haklardan tümden mahrum bırakılmanın ölçüsüz olduğunu, Yönetmelik'in bu hükmünün sendika tüzüklerinde antidemokratik düzenlemelere yer verilemeyeceğine dair düzenlemeye aykırı olduğunu, davada haklı olan tarafın davacı olduğu tespit olunduğundan yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı lehine olması gerektiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, Sendika Genel Yönetim Kurulu kararının iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci madde hükümleri.

2. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun “Diğer kanunların uygulanması” kenar başlıklı 80 inci maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

“Kuruluşlar hakkında, bu Kanunda hüküm bulunmayan hâllerde 4721 sayılı Kanun ile 4/11/2004 tarihli ve 5253 sayılı Dernekler Kanununun bu Kanuna aykırı olmayan hükümleri uygulanır.”

3. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun “Kararın iptali” kenar başlıklı 83 üncü maddesi de şöyledir:

“Toplantıda hazır bulunan ve kanuna veya tüzüğe aykırı olarak alınan genel kurul kararlarına katılmayan her üye, karar tarihinden başlayarak bir ay içinde; toplantıda hazır bulunmayan her üye kararı öğrenmesinden başlayarak bir ay içinde ve her hâlde karar tarihinden başlayarak üç ay içinde mahkemeye başvurmak suretiyle kararın iptalini isteyebilir.

Diğer organların kararlarına karşı, dernek içi denetim yolları tüketilmedikçe iptal davası açılamaz.

Genel kurul kararlarının yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlar saklıdır.”

4. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 29.11.2017 tarihli ve 2016/2316 Esas, 2017/1461 Karar sayılı kararının ilgili kısmı ise şöyledir:

“...

Öte yandan 6356 ve 4688 sayılı Kanunlarda sendika yönetim kurulu kararlarına karşı dava açılabileceğine ilişkin açık hüküm yoksa da, bu Kanunların atıf yaptığı 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun derneklere ilişkin 83'üncü maddesinde genel kurul ve yönetim kurulu kararlarına karşı dava açılabileceği düzenlendiğinden yönetim kurulu kararına karşı dava açılabileceği kabul edilmektedir.

...”

5. Sendika Tüzüğü'nün 34 üncü maddesi, Sendika Disiplin Kurulları ve Disiplin Yönetmeliği’nin 15 ve 28 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.