Logo

9. Hukuk Dairesi2024/7619 E. 2024/9361 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, davalı işyerinde çalıştığı süre boyunca fazla mesai ücretlerinin ödenmediği iddiasına dayalı alacak davası.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararına uyularak yaptığı yargılamada, davacının tüm yıl boyunca aynı çalışma sistemi ile çalıştığını tanık beyanlarıyla tespit ederek fazla mesai alacağına hükmetmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

SAYISI : 2020/405 E., 2023/595 K.

KARAR : Davanın kabulü

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 2007 yılından emekli olduğu 06.10.2015 tarihine kadar davalıya ait pompa istasyonunda suyun bölgeye ulaştırılması, dağıtılması, pompaların bakım ve onarımı ile güvenliğini sağlama görevlerinde bulunduğunu, müvekkilinin davalı işyerinde haftanın dört günü birer gün ara ile 24 saat çalıştığını, fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'i ileri sürdüklerini, davacının çalışmalarının kesintili olduğunu, davacının varsa fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödendiğini, davacıya kıdem tazminatı ödenmek istenmiş ise de davacı tarafından kabul edilmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 15.07.2016 tarihli ve 2015/766 Esas, 2016/456 Karar sayılı kararı ile; davacının emeklilik sebebiyle işyerinden ayrıldığı ve tanık beyanları doğrultusunda 24 saat çalışma 24 saat dinlenme esasına göre çalıştığı gerekçesiyle bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 25.02.2020 tarihli ve 2017/8979 Esas, 2020/3406 Karar sayılı ilâmı ile; davalının diğer temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, Mahkemece yeterli araştırma yapılmaksızın fazla çalışma ücretinin hüküm altına alındığı, davalıdan sulama tarihlerini gösterir kayıtlar getirilerek davacının çalışmasının bulunduğu pompa istasyonunda kaç kişinin çalıştığı, sulama döneminde ve sualama harici dönemde çalışma sisteminin değişip değişmediğinin belirlenmesi için gerekirse tanıklar yeniden dinlendikten sonra hüküm kurulması gerektiği belirtilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda belirtilen tarih ve sayılı kararıyla; bozma sonrası yapılan araştırma ve dinlenen tanık beyanlarına göre davacının tüm yıl aynı çalışma sistemi ile çalıştığı belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; tanık beyanlarının çelişkili olduğunu, bordrolar incelendiğinde fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti tahakkuklarının bulunduğunun görüleceğini ileri sürerek kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, fazla çalışma ücretinin ispatı ve hesaplanması ile karşılığının öenip ödenmediğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 41, 63 ve 68 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

30.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.