Logo

9. Hukuk Dairesi2024/7655 E. 2024/12731 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının 696 sayılı KHK ile kadroya geçişinden sonraki dönemde ücretinin, eksik ödenen fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ile hafta tatili ve gece çalışma ücretlerinin ödenmediği iddiasına dayalı alacak davası.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının iş sözleşmesinde ücretinin asgari ücretin belirli bir oranında fazlası olarak ödeneceğine dair açık bir hüküm bulunmadığı ve kadroya geçiş öncesindeki ücretinin korunacağına dair bir düzenleme olmadığı, davacıya ödenen ücretin yerinde olduğu, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ile gece çalışma ücretlerinin ise hesaplanarak ödendiği gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/559 E., 2024/1145 K.

KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 30. İş Mahkemesi

SAYISI : 2022/447 E., 2023/764 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Bakanlığa ait işyerinde alt işveren Şirketler nezdinde çalışırken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçiş yaptığını, sendika üyesi olduğunu, kadroya geçişte imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde ücretinin asgari ücretin belirli bir oradan yüzde fazlası olarak hüküm altına alındığını, iş sözleşmesinde ilgili mevzuat hükümlerine göre belirlenen toplu iş sözleşmesi hükümleri uygulanır denildiğini, buna karşın davalı işverenin davacının ücretini düşürdüğünü, ücret ve diğer haklarının eksik ödendiğini beyanla fark ücret, ikramiye, ilave tediye, fazla çalışma, ulusal ... ve genel tatil, hafta tatili ve gece zammı alacaklarının tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı vekili iddialarının doğru olmadığını, müvekkili Bakanlıkta denkleştirme esasına göre çalışma yaptırıldığını, yapılan ücret zamlarının noksansız olduğunu, davacının 2019 yılı ücretinin asgari ücrete çekilerek bu ücret üzerinden zam uygulanmasının söz konusu olmadığını, davacının ödenmeyen gece çalışması alacağının bulunmadığını, davacının tüm haklarının noksansız olarak ödendiğini beyanla haksız ve yersiz açılan davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; davacının, davalı Bakanlığa ait işyerinde alt işveren Şirketler nezdinde çalışırken 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçtiği ve çalışmasına devam ettiğini, kadroya geçiş sırasında davacının ücret ve sosyal haklarının korunduğunu, benzer davalara ilişkin Yargıtayın emsal kararlarında ön koşul olarak iş sözleşmesinde ücrete ilişkin kısmın açıkça yazılı olması gerektiğinin belirtildiği, davacıya ait iş sözleşmesinde ücrete ilişkin kısmın açık ve net bir şekilde belirlenmemiş olduğu, ücrete ilişkin kısımda "ilgili mevzuat hükümlerine göre belirlenen toplu iş sözleşmesi hükümleri uygulanır" ibaresinin yer aldığı, Yargıtayın ön koşulu dikkate alındığında fark ücret, ikramiye ve ilave tediye istemine ilişkin taleplerin yersiz olduğu, hafta tatili talebine ilişkin ise işyerinde düzenlenen puantaj kayıtları ve bordrolardan davacının yaptığı çalışmaların noksansız şekilde ödenmiş olduğu, düzenlenen iş bu kayıtlara davacı tarafın ihtirazi kayıt öne sürmediği, bu bağlamda söz konusu talebinde yerinde olmadığı, dosyada mevcut kayıtlardan davacının fazla çalışma, ulusal ... ve genel tatil ve gece zammı alacaklarının noksan ödendiğinin tespit edildiği, bilirkişi tarafından ödenmediği tespit edilen fazla çalışma, ulusal ... ve genel tatil ve gece zammı alacakları yönünden yapılan hesaplamanın uygun ve yeterli bulunduğu, bu nedenle davanın kısmen kabulü ile; fazla çalışma, ulusal ... ve genel tatil ve gece zammı alacaklarının kabulüne; ücret, ikramiye, ilave tediye alacağı ve hafta tatili alacaklarının reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin çalıştığı Kurumun bakıma muhtaç kişilerden oluştuğunu, bakıma muhtaç kişilerin 7/24 ihtiyaç karşılama görevinin devam ettiğini, 24 saat aralıksız çalışamayacağı gibi bir düşüncenin bu işyerlerinde mümkün olmadığını, yüzdelik dilimin uygulanmayacağı yönündeki karar neticesinde fark alacakların çıkmayabileceğini ancak fazla çalışma, ulusal ... ve genel tatil, hafta tatili ve gece zammı alacağının kendi başına ayrı alacak kalemleri olduğunu, bu alacakların müvekkile ödenmediğini, bunun yanı sıra müvekkilin işyerinde pandemi nedeniyle 10-14-7 günlük aralıksız çalışmaları karşılığında yaptığı hafta tatili alacağının da ödenmediğini, ayrıca gece 7,5 saatin üzeri fazla çalışmanın ödenmesi gerektiğini, 2018 yılında Aralık ayında almakta olduğu ücretin 2019 Ocak ayında müvekkilin yazılı onayı alınmaksızın düşürüldüğünü ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davanın görevsiz mahkemede açıldığını, davacının ev tipi hizmet sözleşmesine göre çalıştığından görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, bilirkişi raporundaki hesaplamaların hatalı olduğunu, davacının fark alacak taleplerinin reddi gerektiğini, ücretin düşürülmediğini, faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Somut olayda davacının çocuk bakım merkezinde bakım personeli olarak çalıştığı, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 5 inci maddesi gereğince 818 sayılı Türk Borçlar Kanunu'ndaki hizmet sözleşmelerine ilişkin davaların dahi iş mahkemelerinin görevi kapsamında kabul edildiği, İlk Derece Mahkemesince davanın karara bağlanmasında hata bulunmadığı, davacının kabul edilen alacaklarının puantaj kayıtlarına göre belirlendiği, bunun üzerinde çalışma yapıldığının davacı tarafça kanıtlanmadığı, hesaplamanın yöntemince yapıldığı, davacının kadroya geçerken bireysel iş sözleşmesinde ücretinin asgari ücretin belirli bir oranında fazlası olacağına ilişkin hükmün bulunmadığı, dolayısı ile davalı işverence ödenen ücret miktarının yerinde olduğu, fark alacağının bulunmadığı ve taraf vekillerinin istinaf itirazlarının yerinde olmadığı anlaşıldığından başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; dava ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar etmiş, ayrıca bilirkişi raporlarında yapılan hesaplama hatalarına dikkat çekerek Mahkeme kararının bozulmasını istemiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf itirazlarına ek olarak davacının denkleştirme esasına göre çalıştığını, bilirkişi hesaplarında bu hususun dikkate alınmadığını, ayrıca fazla çalışmaya ilişkin hesaplamada hakkaniyet indirimi yapılmamasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, fark ücret, ikramiye, ilave tediye, fazla çalışma, ulusal ... ve genel tatil, hafta tatili ile gece zammı alacaklarına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32, 41, 44, 46, 47, 63 ve 69 uncu maddeleri.

3. 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri.

4. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı kararında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir."

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı ... Politikalar Bakanlığı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.