Logo

9. Hukuk Dairesi2024/9417 E. 2024/14484 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan iş sözleşmesine göre ücret ve diğer işçilik alacaklarının tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücretinin sözleşmede asgari ücretin belirli bir oranı olarak kararlaştırılmadığı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil ve gece çalışması gibi diğer işçilik alacaklarını da ispatlayamadığı gerekçesiyle, davalı bakanlık aleyhine haksız yere hükmedilen harç dışında ilk derece ve istinaf mahkemesi kararlarının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 34. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı Bakanlığa bağlı işyerinde temizlik personeli olarak 01.01.2014 tarihinden itibaren çalıştığını, 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçtiğini, davacının ...Sendikasına üye olduğunu, davacının alt işveren nezdinde çalışırken alt işveren şirketlerle asıl işveren arasında yapılan ihale sözleşmesinde ödenecek ücretin asgari ücretin % fazlası olarak düzenlendiğini, davacının aynı ücretle kadroya geçtiğini, davacı ile 01.04.2018 tarihinde belirsiz süreli iş sözleşmesi imzalandığını, ancak 01.01.2019 tarihinden itibaren davacının ücretinin kanuna aykırı olarak düşürüldüğünü, ücretin düşürülmesine ilişkin muvafakat alınmadığını, davacının işyerinde 24 saat usulü ile aralıksız olarak 1 hafta, sonra 2 hafta, sonrasında 10 gün çalıştığını, 20.00-06.00 arası çalışmalar için gece zammı ödeneceğinin toplu iş sözleşmesinde düzenlendiğini, davacının 10 ve 15'er günlük nöbet dönemlerine denk gelen hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ile gece zammı alacaklarının 02.04.2018 tarihinden, diğer alacakların ise 01.01.2019 tarihinden itibaren hesaplanmasını talep ettiklerini ileri sürerek fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil, gece zammı, fark ücret, ilave tediye ve ikramiye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, pandemi döneminde 02.04.2020 tarihinde 7 günlük sabit vardiya sistemine geçildiğini, sonrasında yeni talimatla vardiyaların 14 gün olarak uygulanmaya başlandığını, yasal düzenlemelere göre davacının tüm ücret alacaklarının ödendiğini, davacının bir alacağı bulunmadığını, davacının ücretinin sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra ilgili düzenlemeler uyarınca eksiksiz ödendiğini savunarak davanın usul ve esastan reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadroya geçiş aşamasında taraflar arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde ücret ve ödeme şekline ilişkin düzenlemede davacının ücreti asgari ücretin belli bir oranı seviyesinde tespit edilmediğinden davacının ücret farkı, ikramiye farkı ve ilave tediye fark alacağı taleplerinin reddi gerektiği, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri yönünden; davalı tarafından bu hususta bazı aylara yönelik puantaj kayıtları sunulduğu, bu belgeler üzerinde bilirkişi marifetiyle yapılan incelemede, davacının haftanın 5 günü 08.00-17.00 saatleri arasında çalıştığı, 2 gün hafta tatili iznini kullandığı, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmadığı, gece çalışmasına dair kayıt bulunmadığının tespit edildiği, davacı talep edilen alacaklarını ispat edemediğinden fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ile gece zammı ücret alacaklarının da reddi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; davacının fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ile gece çalışması ücretlerinin eksik hesaplandığını, eksik ödendiğini, mahsubun sadece o ayın alacağından yapılması gerektiğini, gece 7,5 saati aşan çalışmaların fazla çalışma ücreti hesabına dâhil edilmesi gerektiğini, sadece pandemi değil pandemi dönemi öncesinde de alacakların hesaplanması gerektiğini, 02.04.2018 tarihinden son tutanak tarihine kadar hesap yapılmasını talep ettiklerini, davacının ücretinin tek taraflı olarak düşürüldüğünü, ücretlerinin hala eksik ödendiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ile davalı İdare arasında düzenlenen 01.04.2018 tarihli belirsiz süreli iş sözleşmesinde; asgari ücretin % fazlası şeklinde açıkça bir düzenleme bulunmadığı ve davacının fark ücret alacaklarının reddinin yerinde olduğu, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ile gece zammı ücretleri yönünden ispat yükünün davacıda olduğu, davalı tarafça sunulan imzalı puantaj kayıtları ve bilgi notu başlıklı yazıya göre, davacının haftanın 5 günü 08.00-17.00 saatleri arası çalıştığı, 2 gün hafta tatili iznini kullandığı, genel tatil günlerinde çalışmadığı, gece çalışmasına dair kayıt bulunmadığı, sözü edilen alacaklara hak kazanıldığının davacı tarafından ispat edilemediği, bu alacakların reddinin de yerinde olduğu gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile fark ücret alacaklarının bulunup bulunmadığı, fazla çalışma, hafta tatili, gece zammı ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ispatı ve harçtan muaf olan davalı Bakanlık aleyhine harca hükmedilmesi hususlarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22, 32, 41, 42, 44, 46, 47, 63, 68 ve 69 uncu maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23 üncü madde ile 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun (492 sayılı Kanun)13 üncü maddesinin (j) bendi.

3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı ilâmında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir."

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Kamu düzeni yönünden resen yapılan incelemede ise 492 sayılı Kanun uyarınca harçtan muaf olan davalı Bakanlık aleyhine harca hükmedilmesi hatalı olup bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1. Davacı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Kamu düzeni yönünden yapılan inceleme ile; İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan "Harçlar Kanunu uyarınca alınması lazım gelen 269,85 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 210,55 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına," ibaresinin karardan tamamen çıkartılarak yerine,

"2-Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,"

-Davacı tarafça daha önce yatırılmış olan 59,30 TL başvuru harcı ile 59,30 TL peşin harç olmak üzere toplam 118,60 TL harcın istek hâlinde davacıya iadesine," ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.