"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davacının 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) uyarınca davalı nezdinde sürekli işçi kadrosuna geçtiğini, geçişten önce ve sonra resmî bir görevlendirme olmadan çeşitli birimlerde çalıştığını, veri hazırlama işini yerine getirdiğini, kadroya geçtikten sonra toplu iş sözleşmesine aykırı olacak şekilde görevinin temizlik personeli olarak değiştirildiğini, Kuruma başvurarak durumun düzeltilmesini istemesine rağmen talebinin reddedildiğini iddia ederek temizlik personeli olarak görevlendirilmesi işleminin iptali ile toplu iş sözleşmesi uyarınca vasıflı bir işte görevlendirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın hukuki yarar yokluğundan davanın reddi gerektiğini, ayrıca davacının temizlik görevlisi olup geçici ihtiyaçlara göre farklı işlerde çalıştırıldığını, bunun davacıya hak bahşetmeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosya kapsamında bulunan davacıya ait işyeri sicil dosyası ve görevlendirme yazıları birlikte değerlendirildiğinde, davacının kadroya geçtikten sonra veri hazırlama işine benzer mahiyette farklı işlerde görevlendirildiğinin anlaşıldığı, davacının sendika üyesi olmakla toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlandığı, buna göre davacının kadroya geçtiği tarihten itibaren nitelikli işlerde çalıştırıldığının anlaşılmasına göre toplu iş sözleşmesinin 29 uncu maddesi uyarınca, Isparta Valiliği İl Sağlık Müdürlüğü tarafından temizlik görevlisi olarak çalıştırılmak istenmesinin toplu iş sözleşmesi hükmüne aykırı olması olduğu gerekçeisyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davanın hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğini, ayrıca davacının temizlik görevlisi olup geçici ihtiyaçlara göre farklı işlerde çalıştırıldığını, bunun davacıya hak bahşetmeyeceğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile davacının yararlandığı toplu iş sözleşmesinin 29 uncu maddesinin somut olayda çeliştiği, burada 696 sayılı KHK hükümleri ile oluşturulan sürekli işçi kadrosuna ilişkin hükümlerin, oluşturulan hukuki durum itibarıyla çoğunlukla mutlak emredici nitelikte olduğu, bu hükümlerin ise aksinin toplu iş sözleşmesi ile dahi kararlaştırılamayacağı, 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesinin ilgili hükmünün hiyerarşik açıdan toplu iş sözleşmesinin ilgili hükmünün önünde uygulanacağı, bu itibarla da somut olayda davacının temizlik görevlisi olarak kadroya geçmeden önceki işinde görevlendirilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmadığının anlaşılmasına göre İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabule dair hüküm kurulmasının hatalı olduğu gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; müvekkilinin ne alt işveren firma bünyesinde çalıştığı süreçte ne de kadroya alındığı tarihten sonraki süreçte görevlendirildiği hizmetlerin ifasını sağlarken hiçbir şekilde temizlik işini yapmadığını, davalı İdarenin bizzat akdetmiş olduğu toplu iş sözleşmesi hükmünün görmezden gelindiğini, eşitlik, ücrette adalet ve çalışma hakkı ilkelerine aykırı karar verildiğini, olayla doğrudan ilgisi olmayan Kanun Hükmünde Kararname hükmünün uygulanmasının anayasal hakların ihlali niteliğinde olduğunu, davalı Bakanlığın çalışma koşullarını kanun hükümleri hilafına tek taraflı olarak değiştirdiğini ve netice olarak müvekkili ile diğer işçiler arasında haklı olmayan bir ayrıma gidilerek pek çok hak bakımından aynı işi yapan işçilerin farklı konuma getirildiğini, Anayasa ile güvence altına alınan toplu iş sözleşmesi hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davacının işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinin 29 uncu maddesinden yararlanıp yararlanmayacağına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23 maddenin ilgili bölümü şöyledir:
Sürekli işçi kadrolarına geçirilenler, birinci fıkrada öngörülen şartları taşıdıkları sürece ve çalıştırıldıkları teşkilat ve birimde geçiş işlemi yapılmadan önceki ihale sözleşmesi kapsamındaki hizmetleri yürütmek üzere istihdam edilebilir.
3. Dairemizin 187.10.2022 tarihli ve 2022/9178 Esas, 2022/12405 Karar sayılı kararı.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.