Logo

9. Hukuk Dairesi2025/1698 E. 2025/2516 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının yurt dışında çalıştığı dönemde uygulanacak hukukun tespiti ile kıdem, ihbar ve fazla mesai gibi işçilik alacaklarının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin, davalı tarafın savunmasını ve Yargıtay'ın bozma ilamındaki hususları dikkate almadan, Afganistan iş hukuku mevzuatı hakkında yeterli araştırma yapmaksızın ve davalı tarafa kanun maddelerini sunması için imkan tanımaksızın eksik inceleme ile hüküm kurması bozmayı gerektirmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2024/620 E., 2025/11 K.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait yurt dışı projelerinde 2012-2014 yılları arasında kalıpçı ustası olarak sabit 1.480,00 USD ücret ile çalıştığını, işyerinde haftanın yedi günü 07.00-20.00, 21.00 saatleri arasında çalıştığını, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde de çalıştığını, fakat karşılığı ücretlerin ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma ücreti, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının çalışmasının ..... Firması nezdinde gerçekleştiğini, ücret ödemelerinin bu firma tarafından yapıldığını, davalı Şirket ile hiçbir bağlantısı bulunmadığını, davacının iş görme borcunu yabancı bir ülkede ifa etmesi sebebiyle taraflar arasındaki ilişkide yabancılık unsurunun bulunduğunu, uyuşmazlığa yabancı ülke hukukunun uygulanması gerektiğini, davacının yurt dışında elçilik projelerinde çalıştığını, iş ilişkisinin belirli süreli olduğunu, kıdem ve ihbar tazminatı talep edilemeyeceğini, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 04.02.2020 tarihli kararı ile; davacının davalı Şirketin yurt dışı projelerinde 07.11.2012-06.06.2014 tarihleri arasında çalıştığı, davacının kıdemi, yaptığı iş ve emsal ücret araştırmaları dikkate alındığında gerçek ücretinin aylık 1.480,00 USD olduğu, davacının iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız feshedildiği, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, davacının fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin bilirkişi raporunda belirlendiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin 04.02.2020 tarihli kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesinin 27.04.2022 tarihli kararı ile; genel işlem koşullarının sözleşme kapsamına girmesinin sözleşmenin yapılması sırasında düzenleyenin karşı tarafa bu koşulların varlığı hakkında açıkça bilgi verip bunların içeriğini öğrenme imkânı sağlamasına ve karşı tarafın da bu koşulları kabul etmesine bağlandığı, somut olayda davalı işveren tarafından düzenlenen sözleşme dosyaya sunulmuş ise de bu sözleşmeler imzalanmadan önce davacı işçinin sözleşmenin ayrıntılarına, özellikle uygulanacak ülke hukukunun hangisi olduğuna dair bilgilendirildiğine, aydınlatıldığına ve müzakere edildiğine yönelik iddia ve ispat bulunmadığı, davacının yabancı hukukun uygulanması talebi bulunmadığı ve hakların tespitinde Türk iş hukukunun nispi emredici asgari kuralları uygulanıp daha iyi bir imkân verse de davacı bunu talep etmediğinden davalının itirazı üzerine yapılacak inceleme sonucunda daha ileri hakların ortaya çıkması hâlinde davacının bu yönde talebi bulunmadığı, davacı fiilen çalışırken Türk iş hukukuna özgü kuralların sahada uygulandığı, yabancı ülke hukukunun olayda uygulanmasının mümkün olmadığı, aylık ücret tespitinin yerinde olduğu, taraflar arasındaki ilişkinin belirli süreli olmasını gerektirecek objektif nedenin bulunmadığı, davalı tarafından kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili alacağı, genel tatil ücreti talepleri yönünden istinaf edilen kararda, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belge ve delillere göre; İlk Derece Mahkemesinin uyuşmazlık konusu hukuki ilişki ve hususları nitelemesi, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitleri, delilleri, takdir ve değerlendirmesi, uyuşmazlığın çözümü için gereken hukuk kurallarını uygulaması, uyuşmazlık konusu hususları gerekçelendirmesinin isabetli olduğu gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

Bölge Adliye Mahkemesinin 27.04.2022 tarihli kararının süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece; davalı vekilinin cevap dilekçesi ile aynı zamanda mutad işyeri olan Afganistan hukukunun uygulanmasını talep ettiği, 5718 sayılı Kanun'un 27/2 hükmü uyarınca mutad işyeri hukuku olan Afganistan hukukunun uyuşmazlıkta uygulanması gerektiği, hâl böyle olunca uzman bir bilirkişiden de denetime elverişli rapor alınmak suretiyle dosya kapsamındaki delil durumu birlikte değerlendirilerek dava konusu alacaklar hakkında, usuli kazanılmış haklar da gözetilerek bir karar verilmesi gerektiği, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Afganistan İslam Emirliği Dışişleri Bakanlığı Konsolosluk İşleri Genel Müdürlüğü Hukuk, Suç ve Tutuklu İşleri Genel Müdür Yardımcılığı Hukuk Masasına ait 07.09.2022 tarihli ve 78 sayılı yazısında Afganistan ülkesinde işçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıklara uygulanacak olan 131, 132 ve 133. maddelerin bildirildiği, buna göre çalışılan ülke mevzuatında dava konusu taleplere ilişkin herhangi bir hukuki düzenlemenin bulunmadığı, bu hâliyle taraflar arasındaki uyuşmazlığın Türk hukukuna göre çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde;

1. Husumet itirazında bulunduklarını,

2. Davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanmadığını,

3. Davacının ücretinin hatalı belirlendiğini,

4. Ücretin brütleştirilmesinde hata yapıldığını,

5. Giydirilmiş ücretin hatalı tespit edildiğini ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; uygulanacak hukuk, davalının hüküm altına alınan alacaklardan sorumlu olup olmadığı ile bu alacakların ispat ve hesaplanması hususlarına ilişkindir.

Dairemizin bozma kararında; davacının 07.11.2012-06.06.2014 tarihleri arasındaki çalışma dönemi yönünden Afganistan hukukunun uygulanması gerektiği belirtilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince; davacı vekili tarafından beyan dilekçesi ekinde sunulan ve ayrıca Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü tarafından verilen cevabi yazı ekinde dosyaya ibraz edilen 07.09.2022 tarihli ve 78 sayılı Afganistan İslam Emirliği Dışişleri Bakanlığı Konsolosluk İşleri Genel Müdürlüğü Hukuk, Suç ve Tutuklu İşleri Genel Müdür Yardımcılığı Hukuk Masasının; “2008 yılında 966 sayılı resmi gazetede yayımlanan iş kanunun 131,132 ve 133 maddeleri, işçi ve işveren konusunda aşağıdaki hususları içermektedir.

131.madde;

1-Kurum ile işçi veya stajyer arasındaki işten kaynaklanan uyuşmazlık, idare ile işçi veya stajyer arasında iş bu kanun, ilgili mevzuat hükümleri ve iş sözleşmeleri esas alınarak doğrudan yapılacak bir anlaşmayla çözüme kavuşturulabilir.

2-İşten kaynaklanan uyuşmazlık kurum ve işçi veya stajyer tarafından çözülemezse konu birinci aşamada kuruma ait uyuşmazlık çözüm komisyonu, ikinci aşamada iş uyuşmazlıkları yüksek çözüm komisyonu, aksi takdirde yetkili mahkeme tarafından çözüme kavuşturulmaktadır.

132.madde:

İşçinin hukuka aykırı olarak işten uzaklaştırılması ve uyuşmazlık çözüm komisyonlarının kararından sonra ilgili mahkemenin hükmüne göre ayrılma süresini kapsayan maaşı ve diğer hakları kendisine ödenir.

133.madde:

İş uyuşmazlığı çözüm komisyonlarının oluşumu, oluşumu ve İş uyuşmazlıklarının nasıl ele alınacağı ile ilgili hususlar ilgili mevzuat belgesine göre düzenlenir” şeklindeki yazısına dayanılarak çalışılan ülke mevzuatında dava konusu taleplere ilişkin herhangi bir hukuki düzenleme bulunmadığı gerekçesiyle Türk hukuku uygulanarak karar verilmiştir.

5718 sayılı Kanun'un 2. maddesi şöyledir:

"(1) Hâkim, Türk kanunlar ihtilâfı kurallarını ve bu kurallara göre yetkili olan yabancı hukuku re’sen uygular. Hâkim, yetkili yabancı hukukun muhtevasının tespitinde tarafların yardımını isteyebilir.

(2) Yabancı hukukun olaya ilişkin hükümlerinin tüm araştırmalara rağmen tespit edilememesi hâlinde, Türk hukuku uygulanır.”

Görüldüğü üzere 5718 sayılı Kanun'un 2/2 hükmü uyarınca; yabancı hukukun olaya ilişkin hükümlerinin tüm araştırmalara rağmen tespit edilememesi hâlinde Türk hukukunun uygulanacağı düzenlenmiş ise de İlk Derece Mahkemesince Afganistan iş mevzuatı bulunup bulunmadığı konusunda yeterli bir araştırma yapılmaksızın Türk hukukunun uygulandığı, bu hâliyle Dairemiz bozma kararının gereğinin yerine getirilmediği ve eksik incelemeyle karar verildiği anlaşılmıştır.

Bu itibarla İlk Derece Mahkemesince yapılacak iş; davalı tarafa da uyuşmazlık konusuna ilişkin tercüme edilmiş kanun maddelerini, ilgili bilgi ve belgeler ile olayın çözümü için gerekli olan tüm dokümanları sunması için süre ve imkân tanınması, Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğüne yöntemine uygun bir biçimde yazı yazılarak davacının 07.11.2012-06.06.2014 tarihleri arasındaki çalışma dönemindeki değişiklikleri de içerecek şekilde Afganistan İş Kanunu ve ilgili mevzuatın tüm maddeleri ile bilgi ve belgelerin gönderilmesinin istenilmesi, sonucuna göre yeniden değerlendirme yapılmasıdır.

Eksik incelemeyle karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Bozma sebebine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

11.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.