Logo

9. Hukuk Dairesi2021/7739 E. 2021/11971 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının davalı kurumda çalıştığı süre boyunca kullandırılmayan yıllık izin ücretleri ile fazla mesai ve genel tatil ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle açılan alacak davasında, davalı kurumun işveren sıfatının bulunup bulunmadığı ve yıllık izinlerin kullanılıp kullanılmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının uzun çalışma süresi boyunca hiç yıllık izin kullanmamış olmasının hayatın olağan akışına aykırı olması, davacının dinlenilerek izin kullanıp kullanmadığının tespit edilmesi gerektiği, ayrıca davacının işe giriş bildirgelerindeki işyeri adresinin davalı kuruma ait olmadığının anlaşılması ve bu hususta asıl işveren-alt işveren ilişkisinin araştırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararları bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ :ALACAK

İLK DERECE

MAHKEMESİ : ... 2. İş Mahkemesi

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Davacı İsteminin Özeti:

Davacı vekili, davacının, davalı 01.04.1996-31.03.2018 tarihleri arasında ...’na bağlı hastanelerde işçi olarak çalıştığını, asıl işverenin hep davalı kurum olduğunu, iş akdine haksız ve ihbarsız olarak son verildiğini, davacının işyerinde yasal çalışma saatlerinin üzerinde çalıştırıldığını, buna rağmen fazla çalışma ücreti ile genel tatil ücretlerinin ödenmediğini, çalıştığı süre içinde yıllık izin kullandırılmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti ile genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı Cevabının Özeti:

Davalı vekili, davalı kurum ile davacı arasında iş akdinin kurulmadığını, davalı kurumun işveren değil ihale makamı olduğunu, bu sebeple husumet yokluğu itirazında bulunduklarını, yıllık izin alacağının tümünün kullanılmadığı iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, işten ayrılış bildirgelerinde iş akdinin sona erme sebebinin istifa olarak bildirildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:

İlk Derece Mahkemesince, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İstinaf Başvurusu:

İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :

Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Temyiz Başvurusu:

Karar, davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir

Gerekçe:

1-Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, İlk Derece Mahkemesi kararının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan yönleri usul ve kanuna uygun görülmüştür.

2-Taraflar arasında davacının yıllık ücretli izin alacağının bulunup bulunmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

4857 sayılı Kanun'un 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.

Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 31. maddesinde, hakimin davayı aydınlatma ödevi düzenlenmiş olup, madde uyarınca hakim uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabileceği, soru sorabileceği ve delil gösterilmesini isteyebileceği düzenlenmiştir.

Somut uyuşmazlıkta; davacı, dava dilekçesinde yıllık izinlerin kullandırılmadığını ve ücretinin ödenmediğini iddia etmektedir. Davacının 21 yılı aşan çalışması süresince hiç izin kullanmamış olması hayatın olağan akışına aykırı olduğundan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 31. maddesi uyarınca hakimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde davacı asil çağrılıp, çalışma süresi boyunca bunun dışında herhangi bir zamanda ücretli izin kullanıp kullanmadığı, kullanmış ise kaç gün yıllık ücretli izin kullandığı konusundaki beyanının alınması ve sonucuna göre tüm deliller değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme hüküm tesisi isabetsizdir.

3-Davacının 06.08.1999 ve 01.04.2000 tarihli işe giriş bildirgelerindeki işyeri adresinin Bakanlığa bağlı hastane olmadığının anlaşılmasına göre, bu tarihlerde işvereni oarak görünen ...Gıda Tic. Ltd. Şti. ile...Hizmet Paz. Med. Tıb. Cih. Ltd. Şti.’ne ait işyeri bildirim belgelerinin Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan getirtilmesi, bu şirketler ile davalı ... arasında hizmet alım sözleşmesi yapılıp yapılmadığı araştırılarak anılan şirketler ile davalı kurum arasında müşterek müteselsil sorumluluğa esas asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunup bulunmadığının yöntemince belirlenmesi ve neticesine göre karar verilmesi gerekmektedir.

Bu yön gözetilmeden eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin ise kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 15.09.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.