"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 3. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 5. ... Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 01.08.2005-17.07.2013 tarihleri arasında ... plaka sayılı davalı adına tescilli dolmuşta şoför olarak çalıştığını, 17.07.2013 tarihinden sonra ise ... plaka sayılı araçta 24.07.2015 tarihine kadar davalı yanında çalışmaya devam ettiğini, 01.08.2005 tarihinden itibaren 24.07.2015 tarihine kadar aralıksız davalı yanında çalıştığını, davalının haksız nedenlerle müvekkilini işten çıkardığını, günde yaklaşık 11-12 saat çalıştığını, müvekkilinin haksız yere işine son verildiği hâlde tazminat ve işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, yıllık izin ücreti, ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; görev itirazı ve zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacının aynı zamanda sigortalılığın tespiti davası açtığını, bu davanın bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini, müvekkili Şirket ile davacı arasındaki ilişkinin işçi işveren ilişkisi olmadığını, kiralayan kiracı ilişkisi olduğunu, müvekkiline ait ... plakalı dolmuşu müvekkilinden kiraladığını, bilahare dolmuş plakasının UKOME kararı ile taksi plakasına çevrildiğini, taraflar arasındaki kiracılık ilişkisinin aynı koşullarla devam ettiğini, davalının yaşlanması, esnaflığı fikren ve bedenen sürdüremez duruma gelmesi üzerine durumu davacıya da bildirerek ... taksi plakalı aracının üzerine "satılık" ilanı koymak suretiyle satılığa çıkardığını, davacının da aracın satılığa çıkması nedeniyle taksiyi ve anahtarı 23.07.2015 günü davalıya teslim ettiğini, davacının ...'daki işyerini kapatması üzerine müvekkilinin o tarihte dolmuş olan ticari arabasını kiralamak istediğini, tarafların kira koşullarında anlaştıklarını ve bunun üzerine de kiralama işlemlerinin gerçekleştiğini, kiralama suretiyle kendi işini yapan davacının kıdem ve ihbar tazminatı almaya hak kazanmadığı gibi fazla çalışma yapmadığını, yıllık izin ücreti, dinî ve resmî bayram ücreti alacağının da olmadığını, ticari araçtan ibaret işletmenin kapatıldığını, müvekkilinin kapanışa ilişkin olarak Sosyal Güvenlik Kurumu ve Vergi Dairesi nezdinde hem kendi adına, hem de davacı adına gerekli bildirimleri de süresinde yaptığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tarafından ... 6. ... Mahkemesinin 2015/413 Esas sayılı dosyası ile davalı ... aleyhine sigortalığın tespiti davası açıldığı, Mahkemece yapılan yargılamada, davacının tespite konu ettiği süreler içerisinde 2005-2015 yılları arası çalışmasının tespitini talep ettiği, ancak dinlenen tanık beyanlarında ağırlıklı olarak davalının oğlunun ölümü sonrası aracı kiraya verdiği yönünde beyanların alındığı, davalının alınan nüfus kaydında oğlunun 2002 yılında yani davacının çalışma iddiasından önce vefat ettiğinin anlaşıldığı, bu şekilde davalının kiralamaya yönelik iddiaları kabul edilerek davacı ile davalı arasındaki ilişkinin davalı beyanları, bu beyanları destekleyen tanık beyanları ile tanık beyanlarını destekleyen nüfus kayıtlarına göre işçi işveren ilişkisi olmadığının anlaşıldığı, aksine kiracı ve kiralayan ilişkisi olduğu, hatta davacının yanında başka şoför çalıştırdığı da gözetilerek 01.02.2018 tarihli ve 2018/59 Karar sayılı karar ile davanın reddine karar verildiği, kararın temyizi üzerine Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 19.02.2020 tarihli ve 2018/7213 Esas, 2020/1401 Karar sayılı ilâmı ile hükmün onanarak kesinleştiği, davacı her ne kadar davalı ... ile aralarında işçi işveren ilişkisi bulunduğunu belirterek kıdem ve ihbar tazminatları, fazla çalışma, yıllık izin ve ... bayram ve genel tatil ücreti alacağı olduğunu iddia etmiş ise de taraflar arasında işçi işveren ilişkisi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; işveren tanıklarının beyanlarına itibar edilmesinin hakkaniyete uygun olmadığını, bilirkişi incelemesi yapılmadan karar verilmiş olmasının eksik incelemeye sebebiyet verdiğini, kiralanan araçlarda plaka bedeli hariç araç bedelinin şoför tarafından araç sahibine ödendiğini veya para iadesi olduğunu, ancak dava konusu olayda böyle bir uygulamanın olmadığını, ...'da dolmuş şoförlüğü uygulamasında günlük veya aylık kira ilişkisinin olmadığını ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"...
Somut olayda, davacı, 01.08.2005 - 24.07.2015 tarihleri arasında, sırasıyla davalıya ait dolmuş ve takside çalıştığını ... akdine işveren tarafından son verildiğini iddia ederek işçilik alacağı talebinde bulunmaktadır.
Taraflar arasında hizmet ilişkisinin bulunup bulunmadığı hususunda ayrı bir yargılama yapılmıştır. Davacı tarafından açılan ve dava konusu dönemde, davalı nezdinde çalışmanın tespitini içeren hizmet tespitine ilişkin dava ... 6. ... Mahkemesinin 2015/413 esas sayılı dosyasında görülmüş, söz konusu mahkemece yapılan yargılama neticesinde, taraflar arasında hizmet ilişkisi bulunmadığı, bilakis kiracı - kiralayan ilişkisi bulunduğu, hatta davacının bir başka şoför istihdam ettiği gerekçesiyle hizmet tespiti davasının reddine karar verilmiş, istinaf ve temyiz incelemesinden geçen karar bu şekliyle kesinleşmiştir.
Taraflar arasında, hizmet ilişkisi bulunmadığı, hasılat kirasına dayalı bir ilişki bulunduğu kesinleşmiş yargı kararıyla sabit olduğundan, davacının hizmet ilişkisinden kaynaklanan işçilik alacağı taleplerinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
..." gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, temyiz dilekçesinde; istinaf sebeplerini tekrar ederek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı ile davalı arasındaki hukuki ilişkinin tespiti, davacının tazminat ve işçilik alacaklarının bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 8 inci maddesi, 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun 393 üncü maddesi ile 357 ve devamı maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 204 üncü maddesinin birinci fıkrası.
2. ... 6. ... Mahkemesinin 01.02.2018 tarihli ve 2015/413 Esas, 2018/59 Karar sayılı kararını onayan Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 19.02.2020 tarihli ve 2018/7213 Esas, 2020/1401 Karar sayılı ilâmı.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihâi kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.