"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (...) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin emeklilik nedeni ile ... sözleşmesini feshettiğini beyanla kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar Cevabının Özeti:
Davalı ... (...) vekili, zamanaşımı defi ... sürdüklerini, müvekkilinin husumetinin bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, zamanaşımı def'i ... sürdüklerini, davacının kendi isteği ile işten ayrıldığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Dairemizin 2017/18060 Esas 2020/13662 Karar sayılı ilâmı ile davacının işyeri devri hükümlerinden yararlanıp yararlanamadığı, ekonomik birliğin bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiği belirtilerek bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak devam edilen yargılama neticesinde davacının hizmetinin bulunduğu şirketlerin davalı ...'ın alt işverenleri olduğu, bu nedenle davacının işyeri devri hükümlerinden yararlanması gerektiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içinde davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1.Dosyadaki yazılara, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukuka imkân bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. İşyeri devrinin esasları ve sonuçları 4857 sayılı ... Kanunu’nun 6 ncı maddesinde düzenlenmiştir. Sözü edilen hükümde, işyerinin veya bir bölümünün devrinde devir tarihinde mevcut olan ... sözleşmelerinin bütün hak ve borçlarıyla devralan işverene geçeceği öngörülmüştür. Devir tarihinden önce doğmuş ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlarda ise devreden işverenle devralan işverenin birlikte sorumlu olduğu aynı maddenin üçüncü fıkrasında açıklanmış ve devreden işverenin sorumluluğunun devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlı olduğu hükme bağlanmıştır.
İşyeri devrinin temel ölçütü, ekonomik birliğin kimliğini korunmasıdır. 4857 sayılı ... Kanunu’nun 6 ncı maddesinde düzenlenen işyeri devri hükümlerinin uygulanabilmesi için, devirden sonra kimliğini koruyan bir ekonomik birlik söz konusu olmalıdır. Ekonomik birlik, salt bir faaliyet olmayıp birliğin kimliği, personeli, yönetim kadrosu, ... organizasyonu, üretim yöntemleri ve gerektiğinde kullanılan işyeri araçlarından oluşur (E. Özkaraca, İşyeri Devrinin ... Sözleşmelerine Etkisi ve İşverenlerin Hukuku Sorumluluğu, ... 2008, s.32 vd.).
Ekonomik birliğin kimliğini koruyup korumadığının saptanmasında esas alınacak ölçütlerden en temel olanı, yeni işverenin aynı veya benzer faaliyet sürdürmesidir. Yürütülen faaliyetlerin benzerliği açısından ekonomik birliğin kimliğini koruyup korumadığının tespitinde, işyerinde üretilen mal ve hizmet önemli rol oynamaktadır. Bu kapsamda, üretim sektöründe, sadece belirli faaliyetlerin yapılabildiği maddi işyeri araçlarının baskınlığı, faaliyetin benzerliğinin bir göstergesi olabilir. Buna karşılık, işyerinin teknik amacı değişmişse, ekonomik birliğin kimliğini koruduğundan söz edilemez. Hizmet sektöründe veya perakende mal satan işyerlerinde ise faaliyetin benzerliği açısından, devralan işverenin aynı anlayışla faaliyetleri sürdürmesi ve aynı müşteri çevresine hitap etmesi esas alınır (K. ... ..., ... Hukukunda İşyeri ve İşletme, ... ve Fransız Hukuklarıyla Karşılaştırmalı Bir İnceleme, ... 2007, s.195; Özkara, s. 34).
Somut olayda hizmet döküm cetveline göre davacının, 18.08.2009-23.02.2011 tarihlerinde dava dışı ... Ltd. Şti, 29.03.2011-25.08.2011 tarihleri arasında dava dışı ... Tem. Ltd. Şti., 03.09.2011-25.07.2012 tarihleri arasında davalı Şirket, 14.03.2013-31.07.2015 tarihleri arasında ise yine davalı Şirket nezdinde çalıştığı görülmektedir. Mahkemece davacının bu tarihler arasındaki çalışmaları işyeri devri bulunduğu gerekçesi ile birleştirilerek davalıların sorumlu olduğu alacak miktarı hesaplanmıştır.
Dosya içerisinde bulunan hizmet alım sözleşmelerine göre davalı ... İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin diğer davalı ile arasındaki sözleşmenin A6 panosu dekopaj ve ara kesme dekopaj ile kömür kazı ve nakliyeye ilişkin olduğu, davalı ... ile davacının çalışmasının bulunduğu dava dışı ... Ltd. Şti ve ... Tem. Ltd. Şti. arasındaki sözleşmelerin ise temizlik işine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre davacının davalı Şirket nezdinde geçen çalışmalarındaki mesleği ... makinası operatörü, yük taşıma şoförü, dava dışı ... Ltd. Şti'de elektrik tesis bakım işletmesi ve temizlik görevlisi, yine dava dışı ... Tem. Şti'de ise temizlik görevlisi olarak bildirilmiştir. Ayrıca davacının alt işveren şirketler nezdindeki çalışma süreleri arasında makul süreyi aşan bir boşluk bulunduğu da hizmet döküm cetvelinden anlaşılmaktadir.
Yukarıdaki açıklamalar ışığında, davalı ... ile davacının hizmetinin bulunduğu dava dışı alt işveren şirketler ... Ltd. Şti ve ... Tem. Ltd. Şti. arasında ekonomik birlikten bahsedilemeyeceği, davalı ... ile davalı ... arasında imzalanan sözleşmenin dava dışı ... Ltd. Şti. ve ... Tem. Ltd. Şti ile imzalanan sözleşmenin devamı niteliğinde olmadığı, davalı ... ile davacının hizmetinin bulunduğu dava dışı ... Ltd. ve ... Tem. Ltd. Şirketlerinin faaliyet konularının ayrı olduğu hususları da dikkate alındığında işyeri devri hükümlerinin uygulanma kabiliyetinden bahsedilemeyecektir.
Bu hâlde Mahkemece davalı ... ile davacının hizmetinin bulunduğu dava dışı alt işveren şirketler ... Ltd. Şti. ve ... Tem. Ltd. Şti. arasında işyeri devri bulunduğunun kabulüyle davacının tüm çalışma dönemleri birleştirilerek davalıların sorumlu olduğu alacak miktarlarının belirlenmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine, 10.11.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.