"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Belediyede 04.05.2009- 31.05.2014 tarihleri arasında şoför olarak aralıksız çalıştığını, işverence yapılan haksız fesih nedeniyle davalıya karşı açmış olduğu işe iade davasının kabulle sonuçladığını ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı tarafça işe başlatılmadığı gibi işçilik alacaklarının da ihtarname ile talep edilmesine rağmen ödenmediğini, davacının 10.2.2012 tarihinde üyesi olduğu Belediye-... Sendikası ile davalı ... Belediyesi arasında imzalanan 01.01.2012-31.12.2013, 01.01.2014- 31.12.2015 ve 1.1.2016- 31.12.2017 yürürlük süreli toplu ... sözleşmelerine göre hak ettiği sosyal yardım alacaklarının da ödenmediğini ... sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti, ücret farkı, ilave tediye, giyim yardımı, akdi ikramiye, yemek yardımı, yakacak yardımı, aile ve çocuk yardımı, eğitim yardımı, ... yardımı, kıdemli işçiliği teşvik primi, fazla çalışma ücreti, ulusal ... ve genel tatil ile hafta tatili ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının talep ettiği alacakların zamanaşımına uğradığını, müvekkili Belediyenin davada taraf ehliyeti bulunmadığını, zira müvekkili Belediye ile davacı arasında bir ... sözleşmesi ve buna bağlı bir istihdam olmadığı için dava konusu edilen alacakların davalıdan talebinin mümkün olmadığını, toplu ... sözleşmesinin imza tarihinden sonra sendika üyesi olan davacının üyeliğine dair müvekkili İdareye bildirim yapılmaması nedeniyle yararlanmasının da mümkün olmadığını, davacının her türlü ücret, izin, varsa kıdem ve ihbar tazminatları, ..., yemek ücretleri, sendikal haklar dâhil tüm hak ve alacaklarının işveren şirketlerce ödendiğini, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal ... ve genel tatil çalışma ücret taleplerinin haksız olduğunu, hiç izin kullanmadığı iddiasına yönelik Mahkemece yemin ettirilmesini talep ettiklerini, iddia edilen aylık ücret hesaplamalarının hatalı ve gerçek dışı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 01.08.2019 tarihli ve 2017/786 Esas, 2019/413 Karar sayılı kararı ile davalı ... ile davacının kayden işvereni görünen şirketler arasındaki hizmet alımına dayalı hukuki ilişkinin muvazaalı olduğu, davacının asıl işvereni olan Belediyenin tarafı olduğu toplu ... sözleşmesinden faydalanması gerektiğinin kabulü ile kesinleşen işe iade kararı sonrası usulüne göre başvuruda bulunun davacının işe başlatılmaması nedeniyle talep konusu alacaklarına hak kazandığı gerekçeleriyle kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, işe başlatmama tazminatı ücreti, boşta geçen süre ücreti, ücret farkı, ilave tediye, giyim yardımı, akdi ikramiye, yemek yardımı, yakacak yardımı, aile ve çocuk yardımı, eğitim yardımı, ... yardımı, kıdemli işçiliği teşvik primi, fazla çalışma ücreti, ulusal ... ve genel tatil ücreti alacak taleplerinin kabulü ile hafta tatili ücreti talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 30.11.2017 tarihli ve 2019/2717 Esas, 2021/2122 Karar sayılı kararı ile davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 16.02.2020 tarihli ve 2022/1078 Esas, 2022/1875 Karar sayılı kararı ile;
" ... Somut olayda; davacının 10.02.2012 tarihli sayılı yönetim kurulu kararıyla ... Sendikasına üye olduğuna dair üye kayıt fişi dosya kapsamında mevcut ise de, davacının üyeliğin işverene bildirildiği tarih bakımından gerekli araştırmanın yapılmadığı ve kesin olarak tespit edilmediği anlaşılmaktadır.
Diğer taraftan, üye kayıt fişi ekinde gönderilen belgede davacının üyeliğinin ... kolu değişikliği nedeniyle 31.12.2013 tarihinde düşürüldüğünün belirtilmesine göre, davacının gerekli koşulları taşısa dahi ilgili toplu ... sözleşmelerinden, ancak üyeliğinin bulunduğu dönem itibarıyla yararlanabileceğinin düşünülmemesi de hatalıdır. Ayrıca, davacının sendika üyeliği ile ilgili bildirimler o tarihteki işvereni olan alt işveren şirkete bildirildiğinden, asıl işveren olan belediyeye bildirilmemesinin toplu ... sözleşmelerinden kaynaklanan hakların kazanılması yönünden bir engel teşkil etmeyeceğine dair İlk Derece Mahkemesi kabulü de hatalı olmuştur. Davacının, mülga 2822 sayılı Kanunun 9. maddesi ve 07.10.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6356 sayılı Kanunun 39. maddesi uyarınca 01.01.2012-31.12.2013, 01.01.2014-31.12.2015 ve 01.01.2016-31.12.2017 dönemlerini kapsayan toplu ... sözleşmelerinden yararlanma şartlarını taşıyıp taşımadığı belirlenmeli ve sonucuna göre davacının fark ücret talepleri ile ilgili olarak bir karar verilmelidir. Açıklanan maddi ve hukuki esaslar gözetilmeden eksik araştırma ve inceleme ile verilen kararın bu sebeplerle bozulması gerekmiştir.
Somut olayda; davalı cevap dilekçesinde bildirdiği delil listesinde yemin deliline dayanmış olup, bilirkişi raporuna karşı verdiği dilekçesinde de yıllık izin kullanıp kullanmadığı konusunda davacıya yemin teklif ettiklerini açıkça belirtmiştir. Mahkemece, davalının yemin isteği konusunda yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda işlem yapılması geerkirken, bu hususta olumlu veya olumsuz herhangi bir karar verilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olmuştur..." gerekçeleriyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"... Davacının kesinleşen işe iade kararında hükmedilen Boşta Geçen Süre Ücretinin ek2 raporda hesaplandığı üzere brüt 11.559,00 TL olduğu 4 aylık boşta geçen süre için ... verence ödenen miktarlar ve işe başlatmama tazminatı için davalı ... verence tahakkuk edilip ödenen miktarlar mahsup edildikten sonra davacının hüküm fıkrasında yazılı miktarda bakiye işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücreti alacağının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacının bakiye kıdem ve ihbar tazminatları yönünden ise yukarıda yazılı kesinleşen işe iade kararında belirtilen sürede başvurduğu halde davacıyı kanunda ön görülen 1 aylık sürede işe başlatmayan davacının işe başlatmadığı akdin fesih tarihindeki ücretinin yukarıda açıklandığı üzere yargıtay içtihatlarına göre tespit edilen miktar itibarıyla davacıya ... akdinin fesih sürecinde ödenen kıdem ve ihbar tazminatları mahsup edildikten sonra davacının hesap detayları ek raporda açıklandığı üzere hüküm fıkrasında yazılı miktarda bakiye kıdem ve ihbar tazminatı alacağının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacının sendika üyesi olduğundan bahisle talep etmiş olduğu ... ücret farkı alacağının, giyim yardımının, akdi ikramiye alacağının, yemek yardımının, yakacak yardımının, aile ve çocuk yardımının eğitim yardımının, ... yardımının kıdem işçiliği teşvik prim, Fazla mesai çalışma ücreti, Genel tatili çalışma ücreti Hafta tatili çalışma ücreti taleplerinin yani bu davadaki aşağıda hüküm fıkrasında kısmen kabul edilenler dışındaki diğer tüm taleplerinin ise davacının sendika üyesi olduğu sendika tarafından kesinleşen ilamla davacının ... vereni olarak kabul edilen davalı ... Belediyesi'ne bildirilmediği dolayısıyla da belediye tarafından sendika aidatı kesilmediği için davacının diğer tüm taleplerinin REDDİNE karar vermek gerekmiştir.
..." gerekçeleriyle kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti alacağı, ilave tediye alacaklarına yönelik taleplerinin kabulü ile bilirkişi raporu ile belirlenen miktarda hüküm altına alınmasına; toplu ... sözleşmesinden kaynaklı alacaklar ile fazla çalışma ücreti, ulusal ... ve genel tatil ücreti ile hafta tatili ücreti taleplerinin reddine karar verilmiştir. .
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince ayrı ayrı temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; davacının, üyesi olduğu ... Sendikası ile ... Belediye Başkanlığı arasında 01.01.2012-31.12.2013 ve 01.01.2014-31.12.2015 dönemini kapsayan toplu ... sözleşmelerinden yararlandırılması gerektiğinin yasal zorunluluk olduğunu, toplu ... sözleşmesinin 13.11.2013 tarihinde imza altına alındığını, müvekkilinin 01.03.2013-31.12.2013 tarihleri arasında ... Sendikası ile ... Belediyesi, ... İmar Teknik ve Turizm Hiz. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. arasındaki 01.03.2013-28.02.2015 dönemini kapsayan toplu ... sözleşmesinden yaralanması gerektiğini, müvekkilinin, iki toplu ... sözleşmesinin mutlaka birinden yararlanması gerekirken Mahkemece yararlandırılmamasının hatalı olduğunu, davacının 2013 yılı Mart ayından itibaren ücret bordrolarında sendika aidatı kesintisi olduğunu, sendika aidatı kesintisi yapan işverenin davacının sendika üyesi olduğunu bilmediğini iddia etmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle toplu ... sözleşmesi hükümlerinden yararlanması gerektiğini, davacının sendika üyeliğinin işkolu değişikliği sebebiyle 31.12.2013 tarihinde düşürüldüğünün belirtildiğini; ancak müvekkilinin işkolu değişmediği gibi sendikadan istifa da etmediğini, bu sebeple davacının sendika üyesi olduğunu, çalışma süresince davalı ... nezdinde şoför olarak kesintisiz çalıştığını, aynı işte çalışmaya devam etmesine rağmen fiili duruma aykırı evrak üzerinde yapılan işlemler nedeniyle sendika üyeliğinin düşürüldüğünü, davalının bu tarz hileli ve kötüniyetli işlemlerinin korunamayacağı dikkate alındığında; davacı kendi iradesi ile sendika üyeliğinden istifa etmediğinden ve işkolu değişikliği yapmadığından dolayı sendika üyeliğinin devam ettiği kabul edilerek toplu ... sözleşmesi hükümlerinden yararlandırılmasının zorunlu olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; davacının sendika üyeliğinin müvekkili davalı Belediyeye bildirilmediğini ve toplu ... sözleşmesinden yararlanmasının mümkün olmadığını, kaldı ki davacının sendika üyeliğinin sona erdiği tarihten itibaren toplu ... sözleşmesi kapsamında değerlendirilemeyeceğini, ... İmar .... Tur. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye yapılan bildirimlerin, müvekkili İdareye yapılmış sayılamayacağını, zira adı geçen Şirketin, İdareden ayrı bir özel hukuk tüzel kişisi olduğunu, ilgili yasal düzenleme gereği, toplu ... sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasına üye olanların toplu ... sözleşmesinden yararlanabileceğinin kurala bağlandığını, buna göre imza tarihinde üye olanların toplu ... sözleşmesinin yürürlüğe girdiği tarihten, imza tarihinden sonra üye olanların ise üyeliklerin taraf sendikasınca işverene bildirildiği tarihten itibaren toplu ... sözleşmesinden yararlanacağını, kıdem ve ihbar tazminatı bakımından yapılan hesaplamaların hatalı olduğunu, davacının ... sözleşmesinin, işvereni ile yapılan belirli süreli hizmet alımı ihalesinin sona ermesi ile bittiğini ve dolayısıyla, dava konusu edilen ihbar tazminatının da yasal dayanağı bulunmadığını, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücreti alacaklarının hatalı hesaplandığını, davacının toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre yıllık izin sürelerinden yararlanma ... bulunmadığını, davacının çalıştığı şirketin özel hukuk tüzel kişisi olup İdareden tamamen bağımsız bir yapıya sahip olduğunu ve 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkında Kanun'un 1 inci maddesi kapsamında bir istihdam ilişkisi de bulunmadığı gözetildiğinde ilave tediye ücreti talebinin reddi gerektiğini ... sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalı Belediyenin taraf olduğu toplu ... sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı, buna göre dava konusu alacakların ispatı ve hesaplanması ile ayrıca yıllık izin ücreti alacağının ispatı ve hesabına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun ilgili hükümleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukukça mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ... sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalı tarafa yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
1.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.