Logo

9. Hukuk Dairesi2022/17812 E. 2023/401 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının emeklilik nedeniyle iş sözleşmesini feshettiği davalı işverenden kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve fazla mesai ücreti alacaklarının tahsili istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının üçlü vardiya sistemi içerisinde çalıştığı ve bordrolarda fazla mesai ücretinin bulunduğu, tanık beyanlarının da çelişkili ve yetersiz olduğu gözetilerek davacının fazla mesai yaptığına dair iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

SAYISI : 2020/77 E., 2022/442 K.

DAVA TARİHİ : 05.01.2015

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; emeklilik nedeniyle ... sözleşmesini feshettiğini ileri sürerek ödenmeyen kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ile fazla çalışma ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; işyerinde üçlü vardiya sistemi ile çalışıldığını, fazla çalışma yapılmadığını, davacının hakkında tutulan tutanak nedeniyle işi bıraktığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 02.03.2016 tarihli ve 2015/15 Esas, 2016/43 Karar sayılı kararı ile davacının ... sözleşmesini emeklilik nedeniyle feshettiği ve kıdem tazminatına hak kazandığı, bordrolarda her ay değişen saatlerde fazla çalışma tahakkuku yapıldığı, tanık beyanları da dikkate alındığında davacının fazla çalışma yaptığı ve 25.907,72 TL brüt fazla çalışma alacaklısı olduğu, bu çalışmalar tanık beyanı ile tespit edildiğinden % 30 oranında indirim yapıldığı, davacının 42 gün yıllık izne hak kazandığı bunun 32 gününü kullandığını, 10 günlük izin ücretinin ise 16.12.2014 tarihinde işverence bankaya yatırıldığı bu nedenle bu alacak yönünden davanın reddi gerektiği gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 15.01.2020 tarihli ve 2017/3407 Esas, 2020/433 Karar sayılı kararıyla; dosya kapsamında dinlenen davacı ve davalı tanık beyanlarından, işyerinde üçlü vardiya sistemi ile çalışıldığının anlaşıldığı, Mahkemece gerekirse tanıklar yeniden çağrılarak davacının işinin niteliği, çalışma saatini aşan 3 saat ilave çalışmanın neden yapıldığı ve davacının çalışma düzeninin ayrıntılı olarak araştırılması gerektiği, dosya içerisinde bulunan imzasız bordrolardaki fazla çalışma tahakkuklarının banka kanalıyla ödendiğinin anlaşılması karşısında bu ödemelerin hesaplanan fazla çalışma ücretinden mahsup edilerek fazla çalışma ücreti hakkında bir karar verilmesi gerektiği gerekçeleri ile bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tanığının beyanından davacının üçlü vardiya düzeninde çalışmasına rağmen mekanik bakım formeni olması sebebiyle bir arıza çıktığında arıza giderilmeden işten ayrılamadığı, çalışmaya devam ettiği, davalı işverence sunulan bordro kayıtlarında da her ay fazla çalışma tahakkuku bulunmasının davacının fazla çalışma yaptığı iddiasını kuvvetlendirdiği bu nedenle davacının üçlü vardiya düzenine göre çalışmasına rağmen fazla çalışma yaptığı gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde ; davacı işçinin ... sözleşmesinin davalı Şirket tarafından haklı nedenle sona erdirildiğini, işyerinde üç vardiyalı çalışma sistemi olduğu, bunun bizzat davacı tanıkları ile ifade edilmiş olduğu, davacı tanıklarının verdiği çalışma saatlerine göre de fazla çalışma yapılmadığının ortada olduğu hâlde Mahkemece fazla çalışma yapıldığının kabulü ile davacının bu talebinin kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının kıdem tazminatı ile fazla çalışma, yılık izin alacaklarının bulunup bulunmadığı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedinci fıkrası ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. Mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 120 nci maddesi atfıyla hâlen yürürlükte olan 14 üncü maddesi.

3. 4857 sayılı Kanun'un 41 ve 53 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki (9) numaralı paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş ve işyerinden çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.

3. Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dâhilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.

4. Aynı ispat kuralları, hafta tatili ile ... bayram ve genel tatil ücreti alacakları için de geçerlidir.

5. Çalışma sürelerinin ispatı noktasında işverene karşı dava açan tanıkların beyanlarına ihtiyatla yaklaşılması gerekir. Fazla çalışma, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil alacaklarının ispatında salt davalıya karşı davası bulunan tanıkların beyanlarıyla sonuca gidilemez. Ancak başkaca delil ya da olgularla desteklendiği takdirde bu tanıkların beyanlarına itibar edilmelidir. Bu çerçevede; işin ve işyerinin özellikleri, davalı tanıklarının anlatımları, ... müfettişinin düzenlediği tutanak veya raporlar ve aynı çalışma dönemi ile ilgili olarak söz konusu alacakların varlığına ilişkin kesinleşmiş mahkeme kararları gibi hususlar başkaca delil ya da olgular olarak değerlendirilebilir.

6. İlk Derece Mahkemesince bozma öncesinde, davacının günlük 8 saat çalışmasından sonra 3 saat fazla çalışma yaptığı, böylece 1,5 saat ara dinlenmenin mahsubu ile 6 gün çalışılan haftalarda 12 saat, 7 gün çalışılan haftalarda ise (ayda 2 hafta) 21,5 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilerek hesaplanan fazla çalışma alacağı hüküm altına alınmıştır.

7. İlk Derece Mahkemesi kararı Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi tarafından bozulmuş ve İlk Derece Mahkemesince bozma ilâmına uyularak tanık K.G.'nin çalışma düzenine yönelik beyanı alınmıştır. Davacı tanığı K.G. ise beyanında, davacının 3 vardiya düzeninde çalışmasına rağmen mekanik bakım formeni olması sebebiyle bir arıza çıktığında arıza giderilmeden işten ayrılamadığını, çalışmaya devam ettiğini, haftanın 6 günü çalıştığını, ayda 1 hafta tatilinde çalıştığını, haftanın 3-4 günü mutlaka arıza çıktığını, eğer arıza küçük bir arıza ise 2-3 saatte giderip evine gittiğini eğer büyük bir arıza ise bir sonraki vardiyaya kadar çalıştığının olduğunu, ortalama haftanın 3-4 günü 3 saat daha çalıştığını beyan etmiştir.

8. İlk Derece Mahkemesince de, davacının üçlü vardiya düzenine göre çalışmasına rağmen davalı işverence sunulan bordro kayıtlarında her ay fazla çalışma tahakkuku bulunmasının davacının fazla çalışma yaptığı iddiasını kuvvetlendirdiği gerekçesi ile bozma öncesinde olduğu gibi davacının haftada 6 gün çalışılan haftalarda 12 saat, 7 günü çalışılan haftalarda ise 21,5 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilerek hüküm kurulmuştur.

9. Dosya kapsamına göre davacının üçlü vardiya düzeninde çalıştığı uyuşmazlık konusu değildir. Mahkemece verilen önceki hüküm de, üçlü vardiya düzeninde çalışan davacının bu düzenin dışında çalışmasını gerektiren sebeplerin araştırılması ve sonucuna göre fazla çalışma yapılıp yapılmadığına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. Bozma sonrası yeniden dinlenen davacı tanığı, işyerinde mekanik bakım formeni olarak çalışan davacının arıza çıktığında arızayı gidermeden işyerinden ayrılmadığı için fazla çalışma yaptığını ifade etmiş ise de aşçı olarak çalışan tanığın anlatımının soyut nitelikte olup ispata elverişli olmadığı anlaşılmaktadır. Kaldı ki aynı tanığın bozma öncesinde davalıya ait işyerinde cumartesi ve pazar günleri de çalışma olduğunu, davacının çalışmasının her gün 3-4 saat uzadığını beyan etmesine rağmen bozma sonrasında işyerinde haftanın 6 günü çalışma yapıldığını, davacının arıza çıktığı zaman fazla çalışma yaptığını ve arızanın haftanın 3-4 günü çıktığını ifade etmesi çelişki oluşturmaktadır. Davacının ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti tahakkuklarının bulunması karşısında arıza çıkan dönemlerdeki fazla çalışmanın karşılığının davacıya ödendiği anlaşılmaktadır. Gerek işyerinde üçlü vardiya sistemi ile çalışma yapıldığının sabit olduğu, gerekse tanığın anlatımı ve davacıya fazla çalışma ücreti ödendiği dikkate alındığında, davacının fazla çalışma iddiasını güçlü ve inandırıcı delillerle ispat edemediği açıktır. Mahkemece bozma öncesi ve sonrasındaki beyanları birbiri ile çelişen ... tanığın soyut beyanı esas alınarak fazla çalışma alacağının kabulüne karar verilmesi yerinde değildir. Fazla çalışma alacağının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kısmen kabulüne karar verilmesi hatalı olup kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeple ;

Temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

16.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.