Logo

9. Hukuk Dairesi2023/13102 E. 2023/17770 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının üst düzey yönetici olması nedeniyle reddedilen fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile hafta tatili ücreti alacaklarına hak kazanıp kazanamadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Ulusal bayram, genel tatil ve hafta tatili günlerinin dinlenme hakkına ilişkin olduğu ve işçinin ücretinin yüksek olması veya çalışma saatlerini kendisinin belirlemesinin bu hakkın kullanımına engel teşkil etmeyeceği gözetilerek davacının ulusal bayram, genel tatil ve hafta tatili ücretlerine hak kazanıp kazanmadığının tüm dosya kapsamı incelenerek değerlendirilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle reddedilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/899 E., 2023/1337 K.

DAVA TARİHİ : 17.04.2019

KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi

SAYISI : 2022/87 E., 2022/235 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işverene ait işyerinde üst düzey yönetici olarak 01.10.2009 tarihinden 08.01.2018 tarihine kadar çalıştığını, davalı Şirket tarafından ... sözleşmesinin 08.01.2018 tarihinde feshedildiğini, davacının hak ve alacaklarının ödenmediğini iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin, ikramiye, fazla çalışma ücreti, ... bayram genel tatil ücreti ve hafta tatili ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının otelde genel müdür sıfatıyla görev yaptığını, otel genel müdürü olması sebebiyle sözleşme yapma, fiyat belirleme, vade belirleme, alacak tahsili ve takibi, muhasebe birimine emir verme gibi çok sayıda yetkisinin bulunduğunu, bu yetkilerin suistimali, Şirketin aleyhine, kendi çocuğunun şirketinin lehine güveni kötüye kullanma, doğrudan ve dolaylı menfaat temin etme gibi eylemlerde bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davacının üst düzey yönetici olduğundan hareketle fazla çalışma, hafta tatili ve ... bayram genel tatil ücreti alacaklarının reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde, davacının tam anlamı ile genel müdür olmadığını, davalı Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı A.K'nin oteldeki tüm işleyişe müdahale ettiğini, işlerin nasıl yapılacağı, çalışma şartlarının ne olacağı, hangi saat dilimleri arasında çalışılacağı ile ilgili olarak davacıya emir ve talimat verdiğini, davacının kendisine verilen talimat doğrultusunda sabahın çok erken saatlerinden gecenin geç saatlerine kadar misafir karşılama, tur otobüslerini karşılama, mutfağı denetleme, açık büfeyi denetleme, düğün organizasyonunu bizzat kontrol etme gibi işleri yaptığını, hafta tatili yapmasının engellendiğini, resmî ve dinî bayramlarda çalışmasının zorunlu kılındığını, tanık beyanlarından otelin sahibinin ayın neredeyse yarısında otelde kaldığının ve davacıyı da otelde kalmaya mecbur bıraktığının anlaşıldığını, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil çalışma ücreti alacağı taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; ... sözleşmesinin 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinin (e) alt bendi uyarınca haklı nedenle feshedildiğini, zira, davacının genel müdürlük yaptığı dönemde, turizm sektöründe iştigal eden oğluna ait ... Tur Ltd. Şti.ne diğer acentelerden farklı ve davalı otelin aleyhine olacak şekilde kampanyalar uyguladığını, davalı otelin alacaklarını tahsil edemeyeceğini öngörmesine rağmen oğluna ait şirketle olan ticari ilişkiyi sürdürdüğünü, işyerindeki pozisyonunun kendisine verdiği gücü kullanarak kendisini ve ailesini zenginleştirdiğini, davalı Şirketi borç altına soktuğunu, diğer anlaşmalı acenteler için genellikle 14, 21 veya 30 gün olarak belirlenen vadenin davacının oğlunun şirketine 90 gün olarak belirlendiğini, davacının kendisine ait tüm harcamaları otel bütçesinden yaptığını, kendisine iki oda birleştirterek adeta bir mesken kurduğunu ve davalıyı maddi açıdan zarara uğrattığını, kendisine olan güveni kötüye kullandığını, kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerektiğini, davacıya çalıştığı süre boyunca ödenmesi gereken tüm ikramiyelerin banka aracılığıyla, düzenli ve eksiksiz şekilde ödendiğini, ikramiye alacağı bulunmadığını, yine çalıştığı sürece yıllık izinlerini kullanmış olması ve kullanmadığı yıllık izinlerin ücretinin eksiksiz şekilde ödenmiş olması nedeniyle yıllık izin ücreti alacağı talebinin de reddi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı tarafın ... sözleşmesinin tazminata hak kazanmayacak şekilde feshedildiğine dair üzerine düşen ispat külfetini yerine getiremediği ve davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazandığı yönündeki kabulde isabetsizlik bulunmadığı; işyerinde yönetici pozisyonunda çalışanlara yılda bir kez 1 aylık ücret tutarında ikramiye ödemesi yapıldığı iddiasına karşı davalı tarafça davacının 2016 yılı sonunda hak ettiği ikramiyenin 2017 yılında elden ödendiğinin savunulduğu, bu konuda 2017 yılının Aralık ayına ait bordroda bir miktar tahakkuk yapıldığı, dolayısıyla davalının da kabulünde olan ikramiye ödemesi yönünden bakiye alacağa karar verilmesinde hata bulunmadığı; davacıya hak ettiği yıllık izinlerin tamamının kullandırıldığı veya ücretinin ödendiği ispat edilemediğinden, yapılan ödemenin mahsubu ile bakiye yıllık izin ücreti alacağına hükmedilmesinin doğru olduğu; davalı işyerinde genel müdür olarak çalıştığı sabit olan davacının tanıklarca da beyan edildiği üzere kendi çalışma saatlerini kendisinin ayarladığı ve kimseden emir ve talimat almadığı, bu hâliyle üst düzey yönetici konumunda olup fazla çalışma, hafta tatili çalışma ve genel tatil çalışma ücreti alacaklarına hak kazanmadığına dair kararda da hata olmadığı şeklindeki gerekçe ile tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının üst düzey yönetici olması gerekçesi ile reddedilen fazla çalışma, ... bayram genel tatil ve hafta tatili ücreti alacaklarına hak kazanıp kazanamayacağına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.2709 sayılı T.C. Anayasası'nın (Anayasa) 50 nci maddesi.

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

3. 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 41, 44, 46, 47 ve 63 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıda yer alan paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Anayasa'nın “Çalışma Şartları ve Dinlenme Hakkı” başlıklı 50 nci maddesine göre, dinlenmek çalışanların hakkıdır. Aynı maddede dinlenme hakkının kapsamı açıklığa kavuşturularak, ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartlarının kanunla düzenleneceği ifade edilmiştir.

3. 4857 sayılı Kanun'un 46 ncı maddesinde, işçinin tatil gününden önce 4857 sayılı Kanun'un 63 üncü maddesine göre belirlenmiş olan ... günlerinde çalışmış olması koşuluyla, yedi günlük zaman dilimi içinde yirmi dört saat dinlenme hakkının bulunduğu belirtilmiş; işçinin hafta tatili gününde çalışma karşılığı olmaksızın bir günlük ücrete hak kazanacağı da 46 ncı maddenin ikinci fıkrasında hüküm altına alınmıştır.

4. Hafta tatili izni kesintisiz en az yirmi dört saattir. Bunun altında bir süre haftalık izin verilmesi durumunda, usulüne uygun şekilde hafta tatili izni kullandığından söz edilemez. Hafta tatili bölünerek kullandırılamaz. Buna göre hafta tatilinin yirmi dört saatten az olarak kullandırılması hâlinde hafta tatili hiç kullandırılmamış sayılır.

5. Hafta tatili dinlenme hakkına ilişkin olup işçinin ücretinin yüksek olması veya çalışma saatlerini kendisinin belirlemesi bu hakkın kullanımına engel teşkil etmez. Hafta tatilinde çalışan işçiye hafta tatili ücreti ödenmelidir (Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, 27.....2022 tarihli ve 2022/7405 Esas, 2022/8328 Karar sayılı kararı).

6. 4857 Kanun'un 47 nci maddesinde, Kanun'un kapsamındaki işyerleri bakımından, ... bayram ve genel tatil günü olarak kabul edilen günlerde çalışma karşılığı olmaksızın o günün ücretinin ödeneceği, tatil yapılmayarak çalışıldığında ise ayrıca çalışılan her gün için bir günlük ücretin ödenmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Nispi emredici nitelikteki bu kurala göre, ... bayram ve genel tatil günlerinde çalışmamak işçinin hakkıdır. Ancak kanun koyucu işçinin çalışması hâlinde, bu çalışmaya ne şekilde bir hukuki sonuç bağlanacağını da öngörmüş olup aynı hükümde, ... bayram ve genel tatil gününde çalışan işçiye çalışılan her gün için bir günlük ücretin ödeneceği ifade edilmiştir.

7. 4857 sayılı Kanun'da ... bayram ve genel tatil günlerindeki çalışmalar için herhangi bir denkleştirme kuralına yer verilmediği gibi fazla çalışmada olduğu gibi serbest zaman verilmesine ilişkin bir düzenleme de bulunmamaktadır.

8. ... bayram ve genel tatil günleri, dayanışma, birlik ve beraberlik günleri olup diğer günlerden farklı bir özellik gösterir. Bu günlerde bayramlaşma, sosyalleşme, aile ve toplumun diğer bireyleri ile birlikte zaman geçirme gibi manevi birtakım ihtiyaçların giderilmesi söz konusudur. İşçinin açık onayı olmadığı sürece, ... bayram veya genel tatil gününde çalışmanın, diğer herhangi bir günde çalışmamak suretiyle telafisi mümkün görülmemelidir (Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, 12.01.2021 tarihli, 2020/3846 Esas ve 2021/290 Karar sayılı kararı).

9. Somut uyuşmazlıkta davacının çalıştığı süre boyunca genel müdür olarak görev yaptığı, kendisine emir ve talimat veren bir kişinin bulunmadığı, çalışma düzenini kendisinin belirlediği gözetilerek fazla çalışma ücreti alacağının reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki ... bayram ve genel tatil ile hafta tatili günlerinin dinlenme hakkına ilişkin olduğu, işçinin ücretinin yüksek olması veya çalışma saatlerini kendisinin belirlemesinin dinlenme hakkının kullanımına engel teşkil etmeyeceği düşünülmeksizin ... bayram ve genel tatil ile hafta tatili ücreti taleplerinin de reddine karar verilmesi isabetli değildir. Söz konusu alacaklara hak kazanılıp kazanılmadığının tüm dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre değerlendirilip yapılacak değerlendirmenin sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle reddedilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.