Logo

9. Hukuk Dairesi2023/13458 E. 2023/18137 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davanın, davacı vekilinin duruşmalara katılmaması nedeniyle açılmamış sayılmasına ilişkin kararın hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin, davanın basit yargılama usulüne tabi olması sebebiyle, üst üste yapılan duruşmalarda mazeretini belgeleyemeden mazeret dilekçesi sunması ve bu nedenle davanın bir defadan fazla takipsiz bırakılması nedeniyle açılmamış sayılmasına dair yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek istinaf mahkemesinin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/942 E., 2023/955 K.

DAVA TARİHİ : 28.08.2021

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

SAYISI : 2021/1080 E., 2022/903 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin emekli olmak suretiyle işyerinden ayrıldığını, ancak müvekkilinin çalıştığı süre boyunca yıllık izinlerinin işyerinde yürürlükte bulunan toplu ... sözleşmesine aykırı şekilde kullandırıldığını, zira müvekkilinin hafta tatili olan cumartesi gününü de çalışmış gibi değerlendirerek yalnızca pazar gününü kullanılan yıllık izin süresinden mahsup ettiğini, yıllık izin süreleri içinde yer alan cumartesi gününün de hafta tatili olarak kabul edilerek yıllık izin süresinden dışlanması gerektiğini ileri sürerek bakiye yıllık izin ücreti alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def’inde bulunduklarını, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, hafta tatili süresinin bir gün olduğunu ve sadece bir günün yıllık izin süresinden sayılmayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 21.02.2022 tarihli duruşmada taraflarca takip edilmeyen dava dosyasının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 150 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davacının 21.02.2022 tarihli dilekçesi ile süresi içerisinde davanın yenilenmesi talebinde bulunması üzerine 22.02.2022 tarihinde yenileme tensip tutanağı tanzim edilerek taraflara usulüne uygun tebliğ edildiği, 29.12.2022 tarihinde yapılan yenileme sonrası ilk duruşma dâhil davacı vekilinin duruşma gün ve saatinden haberdar olduğu hâlde devam eden beş celse üst üste duruşmalara katılmadığı, mazeret sunduğu, davanın basit yargılama usulüne tâbi olduğu gerekçesiyle ikinci kez takipsiz bırakılan dosyada 6100 sayılı Kanun'un 320 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; mesleki olarak geçerli kabul edilmesi gereken bir mazeretinin bulunması nedeniyle duruşmaya katılamadıklarını, taraflarına hiçbir uyarı ve ihtarda bulunulmadan önceki duruşmalarda ve son duruşmada mazeretleri kabul edilmesine rağmen Mahkemece dosyanın takipsiz bırakıldığının değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, kararın eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeye dayalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ve davalı vekili tarafından ilk duruşmaya mazeret dilekçesi sunulduğu, 21.02.2022 tarihli ikinci duruşmaya yönelik de taraflarca mazeret dilekçesi sunulduğu, davacı vekilinin 19.02.2022 tarihli mazeret dilekçesinde, "... Adliyesinde mesleki işlerimizin olması dolayısıyla duruşmaya katılamayacağız." şeklinde beyanının bulunduğu, dilekçe ekinde belge sunulmadığı, İlk Derece Mahkemesince davacı tarafça belgelendirilmeyen mazeretin kabul edilmeyerek dosyanın işlemden kaldırıldığı, davacı tarafından süresinde yenileme talebinde bulunulduğu, yenilenen dosyada davacı vekilinin 09.03.2022, ....07.2022, 07.10.2022 ve 29.12.2022 tarihli duruşmalara mazeret dilekçesi sunduğu, aynı şekilde ... Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşması nedeniyle duruşmaya katılamayacağını bildirdiği, ancak ekinde belge sunulmadığı, İlk Derece Mahkemesince davacı vekilinin üst üste mazeret dilekçesi sunduğu, ön inceleme duruşmasının bu nedenle tamamlanamadığı gerekçesiyle mazeret talebinin reddedilerek davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılığın bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği gerekçelere dayanarak ve resen dikkate alınacak nedenlerle davanın esasına girerek kabulüne karar verilmek üzere Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davanın açılmamış sayılmasına dair verilen kararın usule ve kanuna uygun olup olmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6100 sayılı Kanun'un "Tarafların duruşmaya gelmemesi, sonuçları ve davanın açılmamış sayılması" kenar başlıklı 150 nci maddesi şöyledir:

"(1) Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.

(2) Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflardan biri duruşmaya gelir, diğeri gelmezse, gelen tarafın talebi üzerine, yargılamaya gelmeyen tarafın yokluğunda devam edilir veya dosya işlemden kaldırılır. Geçerli bir özrü olmaksızın duruşmaya gelmeyen taraf, yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemez.

(3) Duruşma gününün belli edilmesi için tarafların başvurması gereken hâllerde gün tespit ettirilmemişse, son işlem tarihinden başlayarak bir ay geçmekle dosya işlemden kaldırılır.

(4) Dosyası işlemden kaldırılmış olan dava, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde taraflardan birinin dilekçe ile başvurusu üzerine yenilenebilir. Yenileme dilekçesi, duruşma gün, saat ve yeri ile birlikte taraflara tebliğ edilir. Dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak bir ay geçtikten sonra yenileme talebinde bulunulursa, yeniden harç alınır, bu harç yenileyen tarafça ödenir ve karşı tarafa yüklenemez. Bu şekilde harç verilerek yenilenen dava, eski davanın devamı sayılır.

(5) İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.

(6) İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilenmeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi hâlde dava açılmamış sayılır.

(7) Hangi sebeple olursa olsun açılmamış sayılan davadaki talep dahi vaki olmamış sayılır."

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.