"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1063 E., 2023/1201 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. ... Mahkemesi
SAYISI : 2023/36 E., 2023/106 K.
Taraflar arasındaki toplu ... sözleşmesinde yer alan düzenlemenin hükümsüzlüğünün tespiti veya iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı temsilcisinin, müvekkili Şirkette çalışan ve toplu ... sözleşmesinden faydalanan işçilerden, ücretleri 01.01.2023'ten itibaren uygulanacak olan 8.506,00 TL asgari ücretin altında olanların ücretlerinin önce 8.506,00 TL'ye yükseltilmesini daha sonra ise tüm işçilerin ücretlerine %103 zam yapılmasını talep ettiğini, haksız, hukuka ve sözleşmeye aykırı, işyerindeki barışı ve huzuru, işveren işçi ilişkilerini ve işçiler arasındaki ücret dengesini bozmaya yönelik, müvekkili Şirketi iflasa ve kapanmaya sürükleyecek ve bu yolla da müvekkili Şirkette çalışan işçileri işsiz bırakabilecek bu talebin dayanağı olarak da toplu ... sözleşmesinin 35 inci maddesinin (B) bendinin "Sözleşmenin 2. Yılında sendika üyesi işçilerin 01.01.2023 tarihindeki ücretlerine" ifadesi içerisindeki "01.01.2023 tarihindeki" ibaresinin gösterildiğini, ancak bahse konu tarihin, taraflar arasında yapılan sözleşme görüşme ve müzakerelerinde 31.12.2022 olarak kararlaştırılmışken, davalı tarafından müvekkili Şirket adına hareket eden kişilerin iradelerinin hile ve aldatma yoluyla fesada uğratılarak ve bu suretle davalı tarafından yapılan ... taraflı değişiklik gizlenerek toplu ... sözleşmesine konulduğunu, bu nedenle mezkur maddede yer alan "01.01.2023 tarihindeki" ibaresinin hükümsüzlüğünün tespiti veya iptali gerektiğini, davalının bu değişikliği yaparken müvekkili Şirket çalışanlarının iradelerini hile ve aldatma yoluyla fesada uğratmak ve değişikliği gizlemek maksadıyla, sadece kırmızı ile yazılı olanlara dikkatlerini vermelerini sağlamaya çalıştığını, bu yolla tarih değişikliğinin gözden kaçırılmasını hedeflediğini ve bunda başarılı olduğunu, davalının hile ve aldatma saikli hareketleri sonucu iradeleri fesada uğratılan müvekkili Şirket temsilcilerinin toplu ... sözleşmesini değiştirilmiş hâliyle imzaladıklarını ve davalının 09.01.2023 tarihli yazısı kendilerine ulaşana kadar bu değişikliğin müvekkili Şirketten saklandığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle toplu ... sözleşmesinin 35 inci maddesinin "İkinci Yıl Zammı" başlıklı (B) bendinin birinci cümlesinin; sözleşmenin "2. yılında sendika üyesi işçilerin" ifadesinden sonra gelen "01.01.2023 tarihindeki" ibaresinin hükümsüzlüğünün tespitine, aksi kanaatte olunması hâlinde ise iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; toplu pazarlık sürecinin hem işveren hem sendika tarafından bu alanda uzmanlaşmış profesyoneller aracılığı ile yönetildiğini, aldatılma iddiasının toplu pazarlığın doğasına ve niteliğine aykırı olduğunu, toplu ... sözleşmesi taslak metninin davacı işverenliğe 14.02.2022 tarihinde teslim edildiğini, 17.02.2022 tarihinde bir araya gelinerek müzakere sürecinin belirlendiğini, 24.02.2022 tarihinde müzakereler gerçekleştirerek anlaşmaya varıldığını, anlaşma tutanağı tutulduğunu, taraflarca anlaşılan ve imzalanan toplu ... sözleşmesinin varılan anlaşmaya uygun şekilde redakte edilerek 21.04.2022 tarihinde işverenlikle paylaşıldığını ve onay sonrasında basıldığını, toplu ... sözleşmesinin işverene getirmiş olduğu ekonomik maliyete katlanmak istemeyen davacı işverenliğin ücretleri toplu ... sözleşmesinde hüküm altına alınan oranda yükseltmemek, işçileri asgari ücrete mahkum etmek amacıyla gerçek amacını “Yanıldım, aldatıldım.” diyerek perdelemeye çalıştığını, toplu ... sözleşmesi maddelerine, 2709 sayılı ... Cumhuriyeti Anayasası’na (Anayasa), emredici kanun hükümlerine, ahlaka ve adaba aykırı olmadığı sürece taraflar dışındaki hiçbir ... müdahale etme hakkı ve yetkisi bulunmadığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava dilekçesinin asıl dayanağı olan son taslaktaki "31.12.2022 tarihindeki ücretlerine" ibaresinin çıkarılarak yerine davalı Sendika tarafından taslak anlaşmasında bulunmayan dolayısıyla da üzerinde anlaşılmayan "01.01.2023 tarihindeki ücretlerine" ibaresinin eklenmesinin davacı temsilcilerinin gözünden kaçırıldığı ileri sürülmüş ise de imzaların tehdit ve baskı altında atıldığının iddia edilmediği, toplu ... sözleşmesi müzakerelerinin her iki taraf temsilcilerinin katılımıyla ve ... bir günde değil bir ayı aşkın bir süreçte yapılan görüşmeler ve yazışmalar sonucunda hazırlandığı ve imzalanarak yürürlüğe girdiği, bir yıl kadar da yürürlükte olduğu, iddianın hukukça korunabilir ve kabul edilebilir bir hükümsüzlük ve iptal nedeni sayılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, dava dilekçesinde belirttiği sebeplerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut uyuşmazlıkta Anayasa'nın ve kanunların emredici hükümlerine aykırılık teşkil eden bir toplu ... sözleşmesi hükmü söz konusu olmadığı gibi hata, hile ve kandırılarak sözleşmenin imzalandığı da ispatlanamadığından davacının toplu ... sözleşmesi hükmünün iptaline yönelik talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; dava ve istinaf dilekçelerinde belirttiği sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, toplu ... sözleşmesinde yer alan düzenlemenin hükümsüzlüğünün tespiti veya iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. Anayasa’nın “Toplu ... sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” kenar başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
“İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu ... sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”
3. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) “Tanımlar” kenar başlıklı 2 nci maddesinin ilgili kısmı şöyledir:
“ (1) Bu Kanunun uygulanmasında;
...
h) Toplu ... sözleşmesi: ... sözleşmesinin yapılması, içeriği ve sona ermesine ilişkin hususları düzenlemek üzere işçi sendikası ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren arasında yapılan sözleşmeyi,
...
ifade eder.
4. 6356 sayılı Kanun’un “Toplu ... sözleşmesi ve çerçeve sözleşmenin içeriği” kenar başlıklı 33 üncü maddesinin beşinci fıkrası ise şöyledir:
“Toplu ... sözleşmeleri ve çerçeve sözleşmeler, Anayasaya ve kanunların emredici hükümlerine aykırı düzenlemeler içeremez.”
5. 6356 sayılı Kanun’un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası da şöyledir:
“Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”
6. 6356 sayılı Kanun’un “Diğer kanunların uygulanması” kenar başlıklı 80 inci maddesinin ikinci fıkrası şöyledir:
“Toplu ... sözleşmeleri hakkında, bu Kanunda hüküm olmayan hâllerde 4721 sayılı Kanun ve 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu ile ... sözleşmesini düzenleyen diğer kanunların bu Kanuna aykırı olmayan hükümleri uygulanır.”
7. Uluslararası Çalışma Örgütünün 98 sayılı Örgütlenme ve Toplu Pazarlık Hakkı Sözleşmesi’nin dördüncü maddesi ise şöyledir:
“Çalışma şartlarını kollektif mukavelelerle tanzim etmek üzere işverenler veya işveren teşekkülleriyle işçi teşekkülleri arasında ihtiyari müzakere usulünden faydalanılmasını ve bu usulün tam bir surette geliştirilmesini teşvik etmek ve gerçekleştirmek için lüzumu halinde milli şartlara uygun tedbirler alınacaktır.”
8. Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı’nın “Toplu Pazarlık Hakkı” kenar başlıklı 6 ncı maddesi de şöyledir:
“Âkit Taraflar, toplu pazarlık hakkının etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamak amacıyla;
1- Çalışanlar ve işverenler arasındaki ortak görüşmeleri teşvik etmeyi;
2- Gerekli ve uygun olduğu durumlarda, toplu sözleşme yoluyla ücretlerin ve ... koşullarının düzenlenmesi amacıyla işverenlerin ya da işveren örgütlerinin çalışanların örgütleriyle isteğe bağlı görüşmelerini sağlayacak yolları teşvik etmeyi;
3- ... uyuşmazlıklarının çözümü için uygun uzlaştırma ve isteğe bağlı hakemlik sisteminin kurulmasını ve işletilmesini teşvik etmeyi;
taahhüt eder ve
4- Menfaat uyuşmazlığı durumunda çalışanların ve işverenlerin, daha önce yapılan toplu sözleşmelerden doğabilecek yükümlülüklere bağlı olmak koşuluyla grev hakkı dahil, toplu eylem hakkını tanır.”
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.