"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1435 E., 2023/1669 K.
KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 16. İş Mahkemesi
SAYISI : 2022/449 E., 2023/98 K.
Taraflar arasındaki işten ayrılış bildirgesindeki çıkış kodunun değiştirilmesi ve davacının işsizlik ödeneğine hak kazandığının tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın husumet yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın geri gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince, ... (SGK) Başkanlığının davaya dâhil edilmesi için davacı vekiline kesin süre verildikten ve davacı vekilince süresi içinde SGK Başkanlığının davaya dâhil edilmesi talep edildikten sonra işten ayrılış bildirgesindeki çıkış kodunun değiştirilmesi talebi yönünden dava tefrik edilerek işsizlik ödeneğine hak kazanıldığının tespiti talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine İlk Derece Mahkemesince, tefrik edilen dosyaların birleşmesine karar verilerek yapılan yargılama neticesinde, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ve dâhili davalı vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının dava dışı ... Ticaret AŞ nezdinde çalışmakta iken iş sözleşmesinin 26.05.2017 tarihinde işveren tarafından haklı neden olmaksızın feshedilmesine karşın işten çıkış bildirgesinde işten ayrılış kodunun Kod 29 (İşveren tarafından işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışı nedeni ile fesih) olarak belirtildiğini, aynı gün işsizlik ödeneğinden yararlandırılması için Bursa Çalışma ve İş Kurumu Müdürlüğüne (İŞKUR) başvurduğu hâlde çıkış kodu sebebiyle davacının işsizlik ödeneğinden yararlanamadığını, işveren aleyhine Karşıyaka 4. İş Mahkemenin 2017/313 Esas, 2019/355 Karar sayılı dosyasına kayıtlı olarak açılan işe iade davasının kabul edildiğini, ancak davalının istinaf itirazında bulunması sonucunda İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 30.11.2020 tarihli ve 2020/1506 Esas, 2020/1326 Karar sayılı kesin olarak verilen kararı ile davacının iş sözleşmesinin feshine gerekçe yapılan işyeri prosedürlerinin ihlali niteliğindeki fiillerinin 4857 sayılı İş Kanun'un (4857 sayılı Kanun) 25 inci maddesinin ikinci bendi kapsamında kalacak ağırlıkta olduğunun ispat olunmaması nedeniyle feshin geçerli sebebe dayandığının kabul edildiği belirtilerek davanın reddine karar verildiğini, karar gereğince feshin haklı nedene dayanmadığı hususunun kesinleşmiş olduğunu, kararın 23.12.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı işveren tarafından arabulucu nezdinde kıdem ve ihbar tazminatlarının ödenmesi hususunda anlaşma sağlandığını ve işveren tarafından ödemenin yapıldığını, 08.01.2021 tarihinde feshin geçerli sebebe dayandığı ancak haklı fesih ağırlığında olmadığına yönelik İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 30.11.2020 tarihli kararı ile kıdem ve ihbar tazminatlarının ödenmesi hususunda anlaşma sağlandığına ilişkin arabuluculuk anlaşma tutanakları eklenerek işsizlik ödeneğinin bağlanması için yeniden davalı İŞKUR’a başvurulduğunu, uzun süre geçtikten sonra 05.04.2021 tarihli cevabi yazı ile feshin geçerli nedenle yapıldığının anlaşıldığı ve fesih nedeninin 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu'nun (4447 sayılı Kanun) 51 inci maddesi kapsamı dışında kaldığı gerekçesiyle bildirge üzerinde güncellenme yapılamadığı belirtilerek geriye dönük işsizlik ödeneği ödenmesi talebi ile çıkış kodunun güncellenmesi taleplerinin reddedildiğini belirterek geriye dönük işsizlik ödeneği ödenmesine hak kazandığının tespiti ile işten çıkış kodunun 04 (iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı neden olmaksızın feshi) olarak düzeltilmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı İŞKUR vekili cevap dilekçesinde; davanın yasal süresinde açılmamış olması hâlinde davanın reddi gerektiğini, taleplerin zamanaşımına uğradığını, davacının 26.05.2017 tarihinde iş sözleşmesinin Migros Ticaret AŞ (... Ticaret AŞ) tarafından sonlandırıldığını, yine 26.05.2017 tarihinde davacının işsizlik ödeneği için Kurumlarına başvurduğunu, işten çıkış kodunun SGK'ya 29-İşveren tarafından işçinin âhlak ve iyiniyet kurallarına aykırı davranışı nedeni ile fesih- olarak bildirilmesi sebebiyle başvuru sonucunun ‘hak edilmedi’ olarak sonuçlandığını, akabinde davacının işe iade davası hükmü ile yeniden başvuru yaptığını, ancak kararda feshin geçerli nedene dayalı olduğunun belirlenmesi nedeniyle 4447 sayılı Kanun'un 51 inci maddesi kapsamı dışında kaldığı gerekçesiyle talebin yine kabul edilmediğini, çıkış kodunun hâlen "29" olarak görünmesi nedeniyle işsizlik ödeneği bağlanmasının mümkün olmadığını, kod değiştirilmesinin ise SGK'nın yetkisinde olduğunu, işe iade davasını kaybeden işçiye arabuluculuk aşamasında işverence kıdem ve ihbar tazminatlarının iyiniyetle ödenmesinin davacının işsizlik ödeneceğine hak kazanacağı anlamına gelmeyeceğini, çıkış kodunun yok sayılamayacağını Pasif İşgücü Hizmetleri Genelgesi’nin 3.6.a.1 maddesinde de sigortalı işsizlerin mahkeme kararları ile başvurmaları hâlinde işveren aleyhine açılan davanın işçi lehine sonuçlanmış olması, kıdem ve/veya ihbar tazminatına hükmedilmiş olması yahut 4447 sayılı Kanun’un 51 inci maddesi kapsamında fesih işlemi yapıldığı yönünde bir ifadeye yer verilmiş olması gerektiğinin belirtildiğini ancak davacının başvurusunun sayılan koşulları kapsamaması nedeniyle işsizlik ödeneğinin bağlanmasının mümkün olmadığı ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2. Dâhili davalı SGK Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde; davacının dava konusu gereği müvekkili Kuruma başvurmasının zorunlu olduğunu, Kuruma başvuru yapılmadan açılan davanın usulden reddi gerektiğini, işverenin işten çıkış kodunun değiştirilmesi talebinin bulunmadığını, bildirimi yapan işverenin davaya dâhil edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya safahatine göre Mahkemenin 2021/205 Esas, 2021/499 Karar sayılı ve 15.11.2021 tarihli ilk kararında davanın husumetten reddine karar verildiği, davacının istinaf başvurusu üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 03.03.2022 tarihli ve 2022/534 Esas, 2022/414 Karar sayılı kararı ile; ... kayıtlarındaki değişiklik sosyal güvenlik hak alanını kapsadığından, davanın husumet yönünden Sosyal Güvenlik Kurumuna yöneltilmesi ve Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 20.06.2018 tarihli ve 2015/24035 Esas, 2018/13363 Karar sayılı ilâmında belirtildiği üzere davacının "geriye dönük olarak işsizlik ödeneğine hak kazandığının tespiti" talebine ilişkin karar verilmesi gerektiği belirtilerek ortadan kaldırıldığı, akabinde dosyanın Mahkemenin 2022/77 Esas sırasına kaydedildiği, istinaf kararı gereği davanın Sosyal Güvenlik Kurumuna yöneltildiği, istinaf kararında belirtildiği üzere sosyal güvenlik hak alanını kapsadığı gerekçesi ile kod değişikliği talebi yönünden dosyanın tefrik edilerek Mahkemenin 2022/305 Esas sırasına kaydedildiği ve görevsizlik kararı verildiği, "geriye dönük olarak işsizlik ödeneğine hak kazandığının tespiti" talebine ilişkin olarak ise hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verildiği, davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 08.12.2022 tarihli ve 2022/3131 Esas 2022/2837 Karar sayılı kararı ile bu defa davacının hukuki yararı olduğu gerekçesi ile kaldırma kararı verildiği, dosyanın Mahkemenin 2022/449 Esas sırasına kaydedildiği, kod değişikliği talebi yönünden tefrik edilen dosyada ise Adalet Komisyonu Başkanlığı tarafından Mahkemenin görevli olduğuna karar verildiği, bunun üzerine her iki dosyanın yeniden birleştirildiği, yapılan yargılama neticesinde dosya kapsamından; davacının 21.07.2008-26.05.2017 tarihleri arasında dava dışı ... Ticaret AŞ'de çalıştığı, iş sözleşmesinin dava dışı ... Ticaret AŞ tarafından 4857 sayılı Kanun'un 25 inci maddesinin (II) numaralı bendi gereğince feshedildiği, 26.05.2017 tarihli işten çıkış bildiriminde işten ayrılış nedeninin kod 29 "İşveren tarafından işçinin ahlâk ve iyiniyet kurallarına aykırı davranışı nedeni ile fesih" olarak gösterildiği, davacının süresinde işe iade davası açtığı, Karşıyaka 4. İş Mahkemesinin 10.12.2019 tarihli ve 2017/313 Esas, 2019/355 Karar sayılı kararı ile davanın kabulü ile davacının işe iadesine karar verildiği, işverenin istinaf başvurusu üzerine anılan kararın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 30.11.2020 tarihli ve 2020/1506 Esas, 2020/1326 Karar sayılı kararı ile ortadan kaldırıldığı, davacının iş sözleşmesinin geçerli nedenle feshedildiğinin kabulü ile davanın reddine kesin olarak karar verildiği, davacı tarafından ibraz edilen 29.03.2021 tarihli Türkiye İş Kurumu İl Müdürlüğüne hitaben yazılan dilekçe içeriğinde; davacının işe iade davası açtığı, kesin nitelikte olan mahkeme kararı ile davacının iş sözleşmesinin feshinin haklı nedene dayanmadığının tespit edildiği belirtilerek toplu işsizlik ödeneği almak için yazılı başvuruda bulunduğunun ve Bursa Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünün 05.04.2021 tarihinde; "... İbraz ettiğiniz söz konusu Hukuk Dairesi kararı Kurumumuzca incelenerek hüküm kısmında da yer aldığı üzere davalı işverenin istinaf başvurusunun kabulüyle işveren feshinin geçerli sebeple yapıldığına, Mahkemenin hükmettiği 2019/355 sayılı kararın ortadan kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiş olduğu görüldüğünden ilgili fesih nedeni de 4447 sayılı Kanun'un 51 inci maddesi kapsamı dışında olması gerekçesiyle bildirgeniz üzerinde güncelleme yapılması mümkün olmamıştır." şeklinde cevap verdiğinin görüldüğü, Osmangazi Sosyal Güvenlik Merkezinin 07.02.2023 tarihli yazı cevaplarından davacının çıkış kodunun düzeltilmesine ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumuna herhangi bir başvurusunun bulunmadığının anlaşılmış olduğu; ancak davanın niteliği gereği Kuruma başvurunun dava şartı olmadığı gerekçeleri ile davacının İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 30.11.2020 tarihli 2020/1506 Esas, 2020/1326 Karar sayılı kesin nitelikteki kararı ile iş sözleşmesinin dava dışı ... Ticaret AŞ tarafından geçerli nedenle feshedildiği belirlendiğinden davacının 26.05.2017 tarihli işten çıkış kodunun (04) olarak düzeltilmesine ve 4447 sayılı Kanun'un işsizlik sigortasından yararlanma koşullarını düzenleyen 51 inci maddesine göre dava açmakta hukuki yararı bulunduğu değerlendirilen davacının 26.05.2017 tarihli işten çıkış bildirimine ilişkin işsizlik ödeneğine hak kazandığının tespitine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı İŞKUR ve dâhili davalı SGK Başkanlığı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davalı İŞKUR vekili istinaf dilekçesinde; cevap dilekçesini tekraren ve dava dışı işveren Şirketin çıkış kodunun değiştirilmesi talebinde bulunmadığını, davacının da gerekçeye konu edilen işe iade davasına ilişkin kararı SGK’ya sunarak başvuru yapmadığını, davalı İŞKUR’un davacı ile işvereni arasında yaşanan olayları bilme ihtimali olmadığını, davanın açılmasına davalı İŞKUR sebebiyet vermediği hâlde aleyhine hüküm tesis edilmesi ve yargılama giderleri ile vekâlet ücretinden sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu savunarak İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Dâhili davalı SGK Başkanlığı vekili; 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasında hizmet sözleşmesine tâbi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talepleri hariç olmak üzere, dava açılmadan önce SGK'ya başvurulmasının zorunlu olduğunun düzenlendiğini, başvuruya altmış gün içinde Kurumca cevap verilmezse talebin reddedilmiş sayılacağını, Kuruma karşı dava açılabilmesi için taleplerin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılmasının şart olduğunu, her ne kadar İlk Derece Mahkemesince davanın niteliği gereği Kuruma başvuru şartının dava şartı olmadığı yönünde gerekçe oluşturulmuşsa da yasal düzenleme gereğince davacının dava açmadan önce Kuruma başvurmasının zorunlu olduğunu, davacının dava açmadan önce SGK'ya başvuruda bulunmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, SGK’nın davaya yasal hasım sıfatı ile dâhil edildiğini; ancak davacının işten çıkış kodu bildiriminin işveren Şirket tarafından yapıldığını, bu nedenle bildirimi yapan işveren Şirketin de davaya dâhil edilmesi gerektiğini, SGK’nın davacının çıkış kodunun belirlenmesi hususunda müdahalede bulunma yetkisi olmadığını, dava konuları ile ilgili SGK’ya yüklenebilecek kusur bulunmadığından Mahkeme kararının kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının ... AŞ'de çalışmakta iken iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı neden iddiasıyla feshedildiği, davacının ayrılışının SGK'ya "Kod 29-İşveren tarafından işçinin ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırı davranışı nedeni ile fesih" olarak bildirildiği, daha sonra davacı tarafından açılan işe iade davasında Karşıyaka 4. İş Mahkemesinin 2017/313 Esas sayılı dosyasından davanın kabulüne dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 2020/1506 Esas, 2020/1326 Karar sayılı kararıyla İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak feshin haklı nedene değil geçerli nedene dayanması nedeniyle işe iade davasının kesin olarak reddine karar verildiği, davacının işten çıkış kodunun düzeltilmesinde hukuki yararının bulunduğu, ayrıca davacının iş sözleşmesinin haklı nedenlerle feshedilmemesi nedeniyle 4447 sayılı Kanun'un 51 inci maddesi gereğince işsizlik ödeneği almaya hak kazandığı anlaşıldığından İlk Derece Mahkemesince verilen kararın isabetli bulunduğu gerekçesiyle davalıların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ve dâhili davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı İŞKUR vekili istinaf dilekçesini tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
2. Dâhili davalı SGK Başkanlığı vekili istinaf dilekçesini tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, SGK işten ayrılış bildirgesinde yer alan işten çıkış kodunun düzeltilmesi ve işsizlik ödeneğine hak kazanıldığının tespiti isteminde hukuki yararının bulunup bulunmadığı ile davacının SGK işten çıkış kodunun düzeltilmesinin gerekip gerekmediği hususlarındadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddeleri.
2. 6100 sayılı Kanun'un 106, 114, 115 ve 124 üncü maddeleri.
3. Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği'nin 25 inci maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
" (1) Sigortalılığın sona ermesine ilişkin bildirimler, Kanunun 4 üncü maddesi birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerine tabi olanlar için Ek-5, (c) bendine tabi olanlar için ise Ek-5/A’da bulunan sigortalı işten ayrılış bildirgesiyle sigortalılığın sona ermesini takip eden on gün içinde e-sigorta ile yapılır. (Ek cümleler:RG-18/8/2021-31572) Sigortalı işten ayrılış bildirgesi Ek-5 ve Ek-5/A’nın açıklamalar bölümündeki işten ayrılış ve eksik gün nedenlerine ilişkin kodları belirlemeye ve bu kodlarda değişiklik yapmaya Kurum yetkilidir. Söz konusu düzenlemeler işverenlere Kurumca duyurulur."
4. 2020/1 sayılı Pasif İşgücü Hizmetleri Genelgesi'nin (Genelge) "A) İşsiz Ödeneği" başlığı altında düzenlenen (3.6) maddesinin ilgili kısmı şu şekildedir:
" Sigortalı işsizlerin mahkeme kararı ile birlikte Kurumumuza başvurmaları halinde aşağıda belirtildiği üzere işlem yapılmalıdır.
a. Sigortalı işsizin işveren aleyhine açmış olduğu, Kurumumuzun taraf olmadığı davanın işçi lehine sonuçlanması halinde,
1. Mahkeme kararında; ihbar ve/veya kıdem tazminatına hükmedilmiş veya 4447/51 inci madde kapsamında fesih işleminin yapıldığı yönünde bir ifadeye yer verilmiş olması halinde yasa kapsamında fesih işlemi yapıldığı kabul edilir ve diğer koşulları sağlayanlar İS hizmetlerinden yararlandırılır.
2. Mahkeme kararı kesinleşmiş olmalıdır. Mahkeme kararının kesinleşip kesinleşmediği; ilgili mahkeme tarafından karara eklenen kesinleşme ibaresi veya yasal süresinde temyiz edilmediğine dair bir yazıdan anlaşılmaktadır."
3. Değerlendirme
1. Tespit davası, kendine özgü davalardan olup dava sonucunda elde edilecek ilâmın icra ve infaz kabiliyeti bulunmamaktadır. Bunun doğal sonucu olarak da bu davaların uygulama alanı sınırlıdır. 6100 sayılı Kanun'un 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasına göre tespit davalarının görülebilmesi için güncel hukuki yararın bulunması gerekir.
2. Tespit davaları eda davalarının öncüsüdür, bu nedenle eda davası açılmasının mümkün olduğu hâllerde, tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunmadığı kabul edilmektedir. Hukuki yararın bulunması dava şartı olup yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi hâkim tarafından da resen gözetilir. Hukuki yararın bulunmadığının tespiti hâlinde davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmelidir.
3. Görülmekte olan veya açılacak bir davada iddia veya savunma olarak ileri sürülebilecek konular için ayrı bir tespit davası açmakta hukuki yarar yoktur. Aynı şekilde eda davası açılabilecek hâllerde tespit davası açılmasında hukuki yarar yoktur.
4. İşveren tarafından SGK'ya bildirilen işten ayrılış kodunun düzeltilmesine ilişkin tespit davalarında güncel hukuki yararın varlığı, her somut olayın özelliğine göre ve dava dilekçesindeki talep dikkate alınarak tespit edilmelidir.
Somut uyuşmazlıkta dava dilekçesinde; işten ayrılma bildirgesinde, işten ayrılış kodunun Kod 29 (İşveren tarafından işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışı nedeni ile fesih) olarak gösterilmesi nedeniyle davacının işsizlik ödeneğinden yararlanamadığı iddia edilmiştir. Dolayısıyla güncel hukuki yararın var olup olmadığı, iddia kapsamında yapılacak değerlendirmeye göre belirlenmelidir.
5. İlâmın İlgili Hukuk bölümünün (4) numaralı paragrafında yer verilen Genelge maddesinde; İŞKUR'un taraf olmadığı bir davanın işçi lehine sonuçlanması hâlinde Mahkeme kararında, ihbar ve/veya kıdem tazminatına hükmedilmiş veya 4447 sayılı Kanun'un "İşşizlik ödeneğine hak kazanmanın şartları" kenar başlıklı 51 inci maddesi kapsamında fesih işlemi yapıldığı yönünde bir ifadeye yer verilmiş ise işsizlik ödeneğinden yararlanılabilecek bir fesih işlemi yapıldığının kabul edileceği ve diğer koşulları sağlayanların işsizlik ödeneğinden yararlanacağı düzenlenmiştir. Düzenlemeye göre belirtilen kapsamda bir mahkeme kararının işçi tarafından İŞKUR'a sunulması yeterlidir. O hâlde işten ayrılış kodunun hatalı bildirilmesi nedeniyle işsizlik ödeneğinden yararlanamadığı iddiasıyla açılan bir tespit davasında, dava tarihi itibarıyla feshin değerlendirileceği ya da değerlendirildiği bir başka dava bulunmakta ise bu davanın kesinleşmiş olup olmaması önem arz etmeksizin artık tespit davası açılmasında güncel bir hukuki yararın varlığından söz edilemez. Belirtilen kapsamda bir davanın bulunmaması hâlinde ise işten ayrılış kodunun düzeltilmesi gerektiğinin tespiti, feshin değerlendirilmesini gerektireceğinden açılan tespit davasında güncel bir hukuki yararın var olduğu kabul edilmelidir.
6. Somut uyuşmazlık bu bağlamda değerlendirildiğinde; davalı işveren aleyhine açılmış olan işe iade davası sonucunda İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 30.11.2020 tarihli ve 2020/15060 Esas, 2020/1326 Karar sayılı kararı ile; davacının iş sözleşmesinin geçerli nedenle feshedildiği bu nedenle işe iade talebinin yerinde olmadığı, ancak fesih nedeninin haklı fesih ağırlığında olmadığı kesin olarak hüküm altına alınmıştır. Davacı, iş sözleşmesinin haklı nedene dayalı olmaksızın, ancak geçerli neden sayılabilecek bir eylemden ötürü, feshedildiği gerekçesiyle işvereninden kıdem ve ihbar tazminatı talep edebileceğine ilişkin kesinleşmiş bu mahkeme kararını İŞKUR'a sunarak işşizlik ödeneğinden yararlandırılmasını talep edebilir. Bu talebe rağmen İŞKUR tarafından talebin reddedilmesi hâlinde ise davacının doğrudan eda davası açmak yerine işbu tespit davasını açmasında hukuki yararı bulunmadığından açılan davanın, hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerekmektedir.
7. Ayrıca belirtmek gerekir ki işten ayrılış kodunun düzeltilmesine yönelik tespit davalarının yasal muhatabı işveren olup SGK ya da İŞKUR'a husumet yöneltilmesi doğru değildir. Bölge Adliye Mahkemesi gerekçesinde, ilâmın İlgili Hukuk bölümünün (3) numaralı paragrafında yer verilen Yönetmelik'in 25 inci maddesine atıfla SGK'ya husumet yöneltilebileceği kabul edilmiş ise de bu madde, SGK'nın işten çıkış ve/veya işten çıkarılış durumlarında hangi bildirim kodunun uygulanacağına ilişkin düzenleme yapma yetkisini ifade etmektedir. Dolayısıyla Bölge Adliye Mahkemesince sözü edilen madde hükmüne atıfla SGK'ya husumet yöneltilebileceğinin kabul edilmesi isabetsizdir. Buna göre somut davada husumetin SGK ve İŞKUR'a yöneltilmesi hatalı olmuştur.
8. Diğer taraftan 6100 sayılı Kanun'un "Tarafta iradî değişiklik" kenar başlıklı 124 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebinin, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edileceği; dördüncü fıkrasında ise dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkimin karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebileceği düzenlenmiştir.
9. Somut uyuşmazlıkta; işten çıkış koduna ilişkin işlemin SGK tarafından yapılan bir işlem olması sebebiyle davanın yöneltileceği taraf bakımından kabul edilebilir bir yanılgıdan söz edilmesi mümkündür.
10. Bu nedenle davacı tarafa, işten çıkış kodunun düzeltilmesi talebi yönünden 6100 sayılı Kanun'un 124 üncü maddesi uyarınca taraf değişikliği talebinde bulunup bulunmayacağı sorularak talepte bulunulacağının belirtilmesi durumunda, uygun bir süre verilmek suretiyle sonucuna göre karar verilmelidir.
11. Hâl böyle olunca davalı İŞKUR'a karşı açılan işsizlik ödeneğine hak kazanıldığının tespiti talebinin hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi; işten çıkış kodunun düzeltilmesi talebi yönünden ise (10) numaralı paragrafta belirtilen şekilde işlem yapılarak sonuca gidilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile davanın kabul edilmesi bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.