Logo

9. Hukuk Dairesi2023/17537 E. 2024/1145 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı çalışanların özen borcuna aykırı davranışları nedeniyle uğradığı iddia edilen maddi zarardan davalı çalışanların sorumlu olup olmadığı ve davacı şirketin tazminat talep edip edemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı işçilerin sözleşmeden doğan yükümlülüklerini ihlal ettiklerinin ve davacı şirketin zararına neden olduklarının ispatlanamaması, davalıların kusurunun tespit edilememesi ve iddia edilen zararların davalı işçilerin kusurundan kaynaklanmadığının anlaşılması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1143 E., 2023/980 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 42. ... Mahkemesi

SAYISI : 2021/142 E., 2022/38 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı ... Gayrimenkul Yatırım İnşaat Turz. Tic. AŞ (... Gayrimenkul Şirketi) vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ...'in 30.04.2015-01.....2017 tarihleri arasında müvekkili Şirket bünyesinde inşaatlardan sorumlu genel müdür yardımcısı olarak çalıştığını, davalı ...'in 09.07.2014-02.....2017 tarihleri arasında müvekkili Şirket bünyesinde proje müdürü olarak davalı ...'e bağlı şekilde çalıştığını, davalı ...'ın 16.09.2014-02.....2017 arasında ince işler şefi olarak davalı ...'e bağlı olarak çalıştığını, davalıların çalışma süreleri boyunca ... ... projesi ve Kuştepe'de yer alan Hilton Oteli projesinde görev aldıklarını, Şirketin teknik yöneticileri olarak kontrol görevine aykırı davranarak projedeki birçok imalatın ayıplı olmasına neden olduklarını, özen borcuna aykırı davranmaları sebebi ile ... ... projesindeki imalatların büyük bir kısmının hatalı ve standartlara aykırı olduğunu, bu sebeple müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını, müvekkilinin müteahhit olarak hasılat paylaşımı sözleşmesi ile arsa sahibine, bağımsız bölümleri satın alan tüketiciye de satış vaadi sözleşmesi ile sorumlu olduğunu, müşterileri nezdinde itibarının zedelendiğini, ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/275 D. ... dosyasında yapılan keşif ve keşif sonucu oluşturulan bilirkişi raporunda görüleceği üzere davalılar tarafından kontrol görevleri yerine getirilmediği için, standartlara aykırı yapılan işler nedeniyle müvekkili Şirketin bu imalatı söküp yeniden yapmak zorunda kaldığını, yeniden malzeme ve işçilik ödeyerek zarara uğradığını ileri sürerek maddi ve manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'i ileri sürdüklerini, müvekkillerinin davacı Şirket aleyhine işçilik alacağı davası açtıklarını, ardından mevcut davanın açıldığını, davacı Şirketin tüm kararlarının Şirketin ... yetkilisi ve ... hisse sahibinin gözetim ve denetiminden geçerek onaylandığını ve ifa edildiğini, müvekkillerinin Şirkete bağımlı çalışanlar olarak kendi başlarına karar verme, imza atma yetkileri bulunmadığını, alt işverenlere ... ihale etme ve alt işverenlerle sözleşme imzalama sürecinin davacı Şirket tarafından yürütüldüğünü, alt işverenlere talimatların işveren tarafından verildiğini, davacı taraf yetkilisinin alt işverene devrettiği işler nedeniyle oluşan zararların alt işverenden kaynaklanabilecek zararlar olduğunu, müvekkillerinin söz konusu inşaatlarda, üzerlerine düştüğü kadarıyla işveren adına kontrol ve işverene bildirim yükümlülüklerini yerine getirdiklerini, ... karar merci olan davacının bizzat kendisinin de şantiyelerde sürekli kontrol görevini yürüttüğünü, müvekkillerinin kendi başlarına karar alma, uygulama ve yönetme yetkilerinin bulunmadığını, davacı Şirketin müvekkillerine verdiği tüm talimatların yerine getirildiğini, davacı Şirketin belirttiği görev tanımının gerçeğe aykırı olduğunu, davacı işverenin zarar doğduğunu iddia ettiği işlerin tamamının alt işveren tarafından yapıldığını, davacı Şirket tarafından işi yapan alt işverenlere herhangi bir tazminat talebi yöneltilmediğini, müvekkillerinin alt işverenlerin hata yapma ihtimaline binaen alt işverenlere ait teminatlarından hariç tutulması gereken maddi bedelleri e-posta ile davacı işverene bildirerek uyardıklarını, müvekkillerinin alt işverenlerden teklif alma, seçme, karar verme, malzeme satın alma yetkisi, sözleşme yapma, imzalama, hakediş onaylama ve onaylanan hak edişi ödetme gibi hiçbir yetkisi ve sorumluluğunun bulunmadığını, bunların ... başına davacının yetkisinde olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosyaya sunulan kayıt ve belgelerin incelenmesinde; 11.08.2015 tarihli ... İnsan Kaynakları tarafından yayınlandığı belirtilen "İnşaat Yönetim Ekibi Görev Tanımları ve Hiyerarşi" başlıklı belgede sadece İnsan Kaynakları yöneticisinin imzası mevcut olup, işçinin ... görme ediminin ve kapsamının sözleşmenin esaslı unsuru olduğu hususu dikkate alındığında, işçilere imza karşılığında tebliğ edildiği usulünce ortaya konulmayan ve her zaman düzenlenmesi mümkün olan türdeki bu belgeye (davalıların görev kapsamlarının belirlenmesi yönünden) itibar edilmediği, davalı ...'in mesleğinin "Koordinatör-İnşaat, İmalat Sanayi" olarak bildirildiği, dosyadaki hak ediş raporlarında unvanı "merkezi onay" olarak yer aldığı, davalı ...'in mesleğinin "Yönetici (İnşaat)" olarak bildirildiği, dosyadaki hak ediş raporlarında unvanının "proje müdürü" olarak yer aldığı, davalı ...'ın mesleğinin "İnşaat Mühendisi" olarak bildirildiği, 16.10.2015 tarihli ve imzalı ... Personel Bilgi Formunda görev yerinin "kısım şefi" olarak belirtildiği, dosyadaki hak ediş raporlarında ise unvanının "grup şefi" olarak yer aldığı, bunlar dışında davalı işçilerin görev kapsamlarına ilişkin olarak davacı tarafça iddia edilen hususların yer aldığı belge, delil bulunmadığı, dosyada bulunan yüklenici sözleşmelerinde davacı Şirket kaşesi üstünde Şirket yetkisinin imzalarının bulunduğu, davalı işçilerin isimlerinin veya imzalarının yer almadığı, mevcut duruma göre davalı işçilerin, işverenin yüklenici seçiminde ... rol oynadığına ve özellikle zararına olacak şekilde kasten yanlış yönlendirdiğine ilişkin objektif veriler bulunmadığı, davalı işçilere isnat edilen diğer hususların genel olarak "kontrol görevine aykırı davranmak suretiyle projedeki birçok imalatın ayıplı olmasına neden olma" şeklinde olduğu, işçinin özen ve sadakat borcu kapsamında bir kısım yükümlülükleri mevcut olmakla birlikte, özellikle mesleki risk arz eden işlerin yürütüldüğü durumlarda, işverenin ayrıca bir denetim sistemi kurması ve işçinin ... görme edimini denetlemesi gerektiği, aksi hâlin işverenin kusuru olarak değerlendirildiği, nitekim işçinin yürüttüğü işin mesleki risk veya işyerinde yürütülen faaliyetin niteliğinin ya da kullanılan araç-gereç ve ekipmanın işletmesel risk arz ettiği durumlarda denetimin gerekli olduğu, işverenin işçinin ... görme edimini ve işyerindeki davranışlarını denetlemekle, işçinin verilen talimatlara uygun davranıp davranmadığını kontrol etmekle gerekli önlemleri almakla yükümlü olduğu, davalılara isnat edilen fiillere konu olan inşaat işinin A, B, C, D şeklinde birden fazla bloktan, toplam 422 adet konut, 35 işyeri, site kapsamında kapalı otopark ve diğer alanlardan oluştuğu, dolayısıyla kapsamının fazla olduğu ve mesleki risk arz eden işler kapsamında olduğundan, davacı işverenin ... bir denetim sistemi kurması ve işçilerin ... görme edimini denetlemesi gerektiği, dava dilekçesinde ve delil tespiti dosyasında ayıplı olduğu iddia edilen işlerinin neredeyse tamamının yüklenici diğer Şirketler tarafından yapıldığı, bu Şirketlerin alt işverenlik sözleşmesine aykırı şekilde yaptıkları ... ve işlemlerden doğduğu iddia edilen zararlar bakımından, yüklenicilere gönderilmiş ihtar, başlatılmış takip veya açılmış dava bulunmadığı, diğer yandan Şirket organizasyonu ve özellikle yetki devirleri ile sorumluluk paylaşımlarına ilişkin imzalı belgelerin dosyada yer almadığı dikkate alındığında, alt işverenler tarafından yapılan noksanlıkların veya ayıpların tamamının 3 işçiden kaynaklandığı yönündeki iddiaların delil durumu ve teknik yönden objektif bulunmadığı, davalı işçilerin sözleşmeden ... yükümlülüklerini ihlal ettiklerinin şüpheye mahal bırakmayacak şekilde ispatlanamadığı, davalıların kusurunun tespit edilmediği, davacının maddi-manevi tazminat alacağının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Şirket vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; kararda belirtilenin aksine davacı Şirket aleyhine oluşan zararın davalıların kusurlarıyla meydana geldiğini, gerekçeli kararda her ne kadar davalıların görev kapsamlarına ilişkin belgelerin dosyada mevcut olmadığı ifade edilse de dosyaya sunulan “inşaat yönetim ekibi görev tanımları ve hiyerarşi” başlıklı belge ile tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde iddiaların tutarlılığının anlaşıldığını, deliller değerlendirilmeden hazırlanan bilirkişi raporu doğrultusunda karar verildiğini, gerekçeli kararda davalıların özen yükümlülüğüne aykırı ... ve işlemlerle sebep oldukları ayıplı işlere ilişkin yüklenici şirketlere başlatılan takip, dava, ihtar vs. evrakın dosyada olmadığı ifade edilse de bu ifadelerin fiili hali yansıtmadığını, davanın kabulü gerektiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı işçilerin sözleşmeden ... yükümlülüklerini ihlal ettiklerinin şüpheye mahal bırakmayacak şekilde ortaya konulamadığı, davalıların kusurunun tespit edilemediği, iddia edilen zararların davalı işçilerin kusurundan kaynaklanmadığı, davacının maddi-manevi tazminat alacağının bulunmadığı ve davanın reddine dair İlk Derece Mahkemesi kararının yerinde olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar etmekle birlikte ek olarak, kararın yeterli gerekçeyi taşımadığını, davalı işçilerin çalışma süreleri boyunca özen ve sadakat borcuna aykırı davranarak davacı Şirketin zararına sebep olduklarını ve eylemleri ile zarar arasında illiyet bağı bulunduğunu, yalnızca imza yetkisi bulunmaması değerlendirilmesiyle sorumluluklarının bulunmadığı hükmüne varmanın hakkaniyete aykırı olduğunu, resmî şekille hazırlanmış bir vekâletname veya imza sirkülerinin bulunmamasının davalıların yetkisiz olduklarını göstermeyeceğini, zira ... hayatında üst ... yönetici pozisyonundaki kişilerin kurum içi yapılanmadan kaynaklı birtakım yetkilere sahip olduklarını, davalıların Şirketin teknik konularda bilgi sahibi olan ekibi olduğu ve teknik konularla ilgili ... karar merci olduğunu, davalıların vasıfsız işçiler gibi değerlendirilerek hazırlanan, davalıları her türlü görev ve sorumluluktan müstesna kılan bilirkişi raporunun fiili durumla örtüşmediğini ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı Şirketin uğradığını iddia ettiği maddi zararı ve itibar kaybında, davalı işçilerin kusurunun bulunup bulunmadığı ile buna bağlı olarak davacının maddi, manevi tazminat alacağına hak kazanıp kazanmadığı hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 ... Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 ... Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6098 ... Borçlar Kanunu'nun 49 uncu maddesi, 50 nci maddesinin birinci fıkrası ve 56, 396 ve 400 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 ... Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı Şirket vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 ... Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.