Logo

9. Hukuk Dairesi2023/18374 E. 2023/16640 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı sendikanın yetki tespitine yaptığı itirazın reddedilmesi üzerine açtığı davanın reddine ilişkin yargılama.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı sendikanın, toplu iş sözleşmesi yapmak için başvuruda bulunduğu işyerinde, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 41. maddesinde öngörülen üyelik nisabını sağladığı, davacı şirketin itirazının ise işkolu itirazı niteliğinde olup mevcut yetki uyuşmazlığında ileri sürülemeyeceği ve işkoluna itiraz edildiğine dair delil de sunulmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. ... Mahkemesi

Taraflar arasındaki yetki tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili Şirketin ... ilçesi sınırlarında 1. Organize Sanayi Bölgesinde trafo üretimi, tamiratı fabrikası olarak faaliyet yürüttüğünü, aynı zamanda merkez fabrika olarak elektrik motoru, jeneratör ve transformatörlerin imalatı (aksam ve parçaları hariç) işi ile uğraştığını, müvekkilinin yine ... ilçesi sınırlarındaki 2. Organize Sanayi Bölgesinde de elektrik motoru, jeneratör ve transformatörlerin imalatı (aksam ve parçaları hariç) işi ile uğraşan şubesi olduğunu, müvekkiline ait bu iki birimin aynı idari yönetim tarafından, aynı vergi kaydı, muhasebe ve faturalandırma sistemi kapsamında, aynı insan kaynakları tarafından sevk ve idare edildiğini, ... işyeri vasfında olduğunu, işyerinde yetkili olduğu tespit edilen Sendikanın işkolunda bir faaliyette bulunmadığını ileri sürerek 09.09.2022 tarihli ve 167286 sayılı yetki tespitinin iptaline ve davalı ...-... Sendikasının yetkili olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Bakanlıkça yapılan yetki tespitinde, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun (6356 sayılı Kanun) 41 ve 42 nci maddeleri uyarınca, Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılan işyerlerine ilişkin tescil ve işçi bildirimleri ile e-Devlet üzerinden yapılan sendika üyelik işlemlerinin esas alındığını, 6356 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesiyle sendikalar tarafından Bakanlığa gönderilen üyelik ve üyelikten çekilme formlarının gönderilmesi işlemlerine son verildiğini, yetki tespiti için başvuran sendika ile davacı işverene ait aynı işkolunda faaliyette bulunan bir işyeri bulunduğunu, işverenin iddia ettiği diğer işyerlerinin aynı işkolunda bulunmadığını, bu nedenle diğer işyerlerinin yetki tespitine dâhil edilmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2. Davalı ...-... Sendikası vekili cevap dilekçesinde 6356 sayılı Kanun ve Yargıtay içtihatlarına göre davacı tarafından ileri sürülen yetki başvuru tarihinde farkı işkolunda bulunan işyerlerinin yetkinin belirlenmesinde dikkate alınmayacağını, bu nedenle davacının (...) sicil numaralı metal işkolunda yer alan işyerinin dava konusu yetki tespitinde dikkate alınamayacağını, işyerinde 57 işçinin çalıştığını, Sendikaya üye olan işçi sayısının 30 olduğunu, yeterli çoğunluğun sağlandığını Bakanlık işleminde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

3. Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı Şirketin itirazında belirtmiş olduğu işyerlerine ilişkin belgelerin Sosyal Güvenlik Kurumundan istendiği, yapılan incelemede işyerinde çalışan Sendikalı işçi sayısının %52,64 oranında olduğunun tespit edildiği, farklı işkolunda yer alan diğer işyerinin dikkate alınması talebinin işkoluna itiraz niteliğinde olduğu, bu itirazın mevcut yetki uyuşmazlığında 6356 sayılı Kanun'un 5 inci maddesine göre ileri sürülemeyeceği, diğer işyerinin farklı işkolunda olduğu ve davacı Şirket yönünden eldeki davadan önce işyeri için işkoluna itiraz davası açılmadığı, bu nedenle davalı Bakanlık tarafından yapılan 09.09.2022 tarihli yetki tespiti işleminin usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili, dava dilekçesinde belirttiği sebeplerle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı Şirkete ait (...) sicil numaralı işyerinde, toplu ... sözleşmesi yapmak üzere ...-... Sendikasının yetki tespiti için başvuruda bulunduğu, 05.09.2022 tarihi itibarıyla 57 işçinin çalıştığı, 30 işçinin de ...-... Sendikasının geçerli üyesi olduğu, 6536 sayılı Kanun'un 41 inci maddesinde yetki tespiti için öngörülen nisabı davalı ...-... Sendikasının sağladığı, belirtilen mevzuat ve Yargıtay 9. Hukuk Dairesi kararları gözetildiğinde, davacı Şirketin itirazının işkolu itirazı niteliğinde olduğu, bu itirazın mevcut yetki uyuşmazlığında ileri sürülemeyeceği, işkoluna itiraz edildiğine dair bir delil sunulmadığı, kaldı ki işkolu tespit kararı verilse dahi bu kararın ancak bir sonraki dönem için geçerli olabileceği anlaşılmakla Bakanlık tespitinin yerinde olduğu gerekçe gösterilerek başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, istinaf dilekçesinde belirttiği sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 6356 sayılı Kanun'un 41 inci ve devamı maddeleri kapsamında yetki tespitine itiraz istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 2709 sayılı ... Cumhuriyeti Anayasası’nın “Toplu ... sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” kenar başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

“İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu ... sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”

2. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası da şöyledir:

“Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”

3. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi ise şöyledir:

“(1) Toplu ... sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.

(2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı ... günü içinde bildirir.

(3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.

(4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.

(5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”

4. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki İtirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesi de şöyledir:

“(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı ... günü içinde mahkemeye yapabilir.

(2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.

(3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı ... günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.

(4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı ... günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.

(5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”

5. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.