"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2728 E., 2023/2755 K.
DAVA TARİHİ : 12.04.2023
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
SAYISI : 2023/190 E., 2023/665 K.
Taraflar arasındaki yetki tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince yetkisizlik kararı verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının (Bakanlık) olumlu yetki tespit kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu, ilgili sayıların gerçeği yansıtmadığını, Sendikanın çoğunluğu sağlayamadığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle 04.04.2023 tarihli ve 239715 sayılı yetki tespit yazısının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde; 04.04.2023 tarihli ve 239715 sayılı yetki tespit kararının usul ve kanuna uygun olarak tesis edildiğini, işlemin iptalini gerektirecek bir husus bulunmadığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
2. Davalı Yol ... Sendikası vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın sunduğu hiçbir somut delilin olmadığını, ... amacın toplu ... sözleşmesi yapma sürecini sürüncemede bırakmak olduğunu belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut uyuşmazlıkta 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) 2 nci ve 79 uncu maddeleri gereğince görevli makamın bulunduğu yer mahkemesi olan ... ... mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili Şirketin birden fazla işyeri bulunduğundan davalı Sendikanın yetki tespitinin işletmede çalışan tüm işçi sayısı nazara alınarak belirlenmesi gerektiğini, ilgili husus dikkate alınmadığından usul ve kanuna aykırı olumlu yetki tespit kararının iptaline hükmedilmesi gerektiğini, davalı Sendikanın çoğunluk şartını yerine getiremediğini, müvekkili Şirketin ... ve ... şubesinde, müvekkilinin alt işveren konumunda olup asıl işvereninin Karayolları Genel Müdürlüğü ve ... Genel Müdürlüğü olduğunu, ilgili işyerlerinde müvekkilinin müşavir olarak hizmet vermekte olup söz konusu işyerinde çalışan personelin davalı Sendikanın işkolunda çalışmadığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 6356 sayılı Kanun'un 2 nci ve 79 uncu maddeleri gereğince Mahkemece Çalışma ve ... Kurumu İl Müdürlüğünün bağlı bulunduğu ... ... mahkemelerinin davada yetkili olduğu, yetkiye ilişkin dava şartı bulunmadığından davanın usulden reddi yönündeki kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 6356 sayılı Kanun'un 41 inci ve devamı maddeleri kapsamında yetki tespitine itiraz davasında yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 2709 sayılı ... Cumhuriyeti Anayasası’nın “Toplu ... sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” kenar başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
“İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu ... sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”
2. 6356 sayılı Kanun'un “Tanımlar” kenar başlıklı 2 nci maddesinin birinci fıkrasının ilgili kısmı şu şekildedir:
"(1) Bu Kanunun uygulanmasında;
...
c) Görevli makam: İşyeri toplu ... sözleşmesi için işyerinin, işletme toplu ... sözleşmesi için işletme merkezinin bağlı bulunduğu Çalışma ve ... Kurumu İl Müdürlüğünü, aynı Çalışma ve ... Kurumu İl Müdürlüğünün yetki alanına giren işyerleri için yapılacak grup toplu ... sözleşmelerinde bu işyerlerinin bağlı bulunduğu Çalışma ve ... Kurumu İl Müdürlüğünü, birden fazla Çalışma ve ... Kurumu İl Müdürlüğünün yetki alanına giren işyerlerini kapsayacak grup toplu ... sözleşmesi için ise Bakanlığı,
...
ifade eder."
3. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası ise şöyledir:
“Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”
4. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki tespiti için başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi aşağıdaki şekildedir:
“(1) Toplu ... sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
(2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı ... günü içinde bildirir.
(3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.
(4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
(5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”
5. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki itirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesinin birinci fıkrası ise şöyledir:
“Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı ... günü içinde mahkemeye yapabilir.”
6. 6356 sayılı Kanun'un “Görevli ve yetkili mahkeme” kenar başlıklı 79 uncu maddesi şu şekildedir:
"(1) Bu Kanunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar ... davalarına bakmakla görevli ve yetkili mahkemelerde görülür. Ancak yedinci ila on birinci bölümlerin uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar için, görevli makamın bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir."
7. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) “Kötüniyetle temyiz” kenar başlıklı 368 inci maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
“Temyiz talebinin kötüniyetle yapıldığı anlaşılırsa Yargıtay'ca 329 uncu madde hükümleri uygulanır.”
8. 6100 sayılı Kanun’un "Kötüniyetle veya haksız dava açılmasının sonuçları" kenar başlıklı 329 uncu maddesinin ikinci fıkrası da şu şekildedir:
“Kötüniyet sahibi davalı veya hiçbir hakkı olmadığı hâlde dava açan taraf, bundan başka beşyüz ... Lirasından beşbin ... Lirasına kadar disiplin para cezası ile mahkûm edilebilir. Bu hâllere vekil sebebiyet vermiş ise disiplin para cezası vekil hakkında uygulanır.”
9. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
3. Dairemizce ikinci olarak davacı temyizinin kötüniyetli olup olmadığı hususu ele alınmıştır. 6356 sayılı Kanun hükümlerine göre yetki tespiti ve toplu görüşme sürecine dair sürecin bir çoğunda kesin ve düzenleyici süreler öngörülmüştür. Kanun koyucunun amacının, toplu ... sözleşmesinin en kısa sürede imzalanması ve işçilerin toplu ... sözleşmesinde kararlaştırılacak haklarına kavuşmaları olduğu gözetildiğinde; kesin ve düzenleyici süreler aracılığı ile toplu ... sözleşmesinin ivedi şekilde imzalanmasının amaçlandığı ifade edilebilir. Ayrıca yetki tespitine itirazın somut deliller veya olgulara istinaden yapılması gerektiğine dair hükmün de aynı amacın gerçekleşmesi için düzenlendiği şüphesizdir.
4. Yine 6356 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinde yetki tespitine itirazın, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durduracağının açıkça düzenlenmesi de yetki tespitine itirazın ivedi şekilde sonuçlandırılması gerektiğini gösteren açık düzenlemelerdendir.
5. Açıklanan bu maddi ve hukuki olgulara göre belirtmek gerekir ki somut uyuşmazlıkta işletme toplu ... sözleşmesi yetki tespitine itiraz edildiğinden, 6356 sayılı Kanun’un 79 uncu ve 2 nci maddeleri gereğince kesin yetkili mahkemenin ... ... mahkemeleri olduğu açıktır. Nitekim İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararında da bu hususlar açıklanmıştır.
6. Hâl böyle olmakla birlikte ivedi şekilde sonuçlandırılması gereken yetki tespitine itiraz istemine ilişkin somut uyuşmazlıkta, açık bir şekilde İlk Derece Mahkemesinin yetkisiz olmasına karşın davacı vekili tarafından temyiz yoluna başvurulması kötüniyetlidir. Davacı vekili tarafından temyiz talebinin kötüniyetle yapıldığının anlaşılmasına göre davacının 5.000,00 TL disiplin para cezasına mahkum edilmesi gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
2. 6100 sayılı Kanun'un 368 inci maddesi yollaması ile 329 uncu maddenin ikinci fıkrası gereğince davacının 5.000,00 TL disiplin para cezası ile CEZALANDIRILMASINA, para cezasının infazının İlk Derece Mahkemesince sağlanmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.