Logo

9. Hukuk Dairesi2023/19028 E. 2024/934 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İcra takibine yapılan itirazın iptali davasında, takibin yapıldığı icra dairesinin yetkili olup olmadığı ve davalı lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerekip gerekmediği.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi’nin, icra takibinin işin yapıldığı veya davalının ikamet ettiği yerdeki icra dairesinde değil, yetkisiz bir icra dairesinde yapıldığı gerekçesiyle itirazın iptali davasının reddine ilişkin kararı, usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 47. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1600 E., 2023/1472 K.

KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 32. İş Mahkemesi

SAYISI : 2022/175 E., 2023/90 K.

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince 29.12.2021 tarihli ve 2021/625 Esas, 2021/947

Karar sayılı karar ile; davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 03.02.2022 tarihli ve 2022/255 Esas, 2022/277 Karar sayılı karar ile; İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (6) ncı alt bendi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince, Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı doğrultusunda yapılan yargılama sonucunda yukarıda tarih ve sayısı belirtilen karar ile; davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının iş sözleşmesinin müvekkili tarafından 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 25 inci maddesinin (II) numaralı bendi uyarınca feshedildiğini, davalının müvekkilinin hesaplarından vekâlet ile yüklü miktarda paralar çektiğini, davacının alacaklı olduğu kişilerden tahsil ettiği paraları da davacıya ödemediğini, müvekkili tarafından davalı aleyhine Gaziosmanpaşa 6. İcra Müdürlüğünün 2021/49379 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını ancak davalının haksız ve kötüniyetli olarak takibe itiraz etmesi sonucunda takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile %40'dan az olmamak kaydı ile davalı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın görevsiz mahkemede açıldığını, davanın süresi içinde açılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalının adresinin dava tarihi itibariyle "Maltepe/İstanbul" olduğu, davalının davacı nezdinde çalıştığı yerin "Demirtaş Mahallesi Odunkapısı Yokuşu Sk. Gözkan Han No:6 D:106 Eminönü/ İstanbul" olduğu, yetki kuralları gereği icra takibinin iş yargılamasına özgü davacının seçimlik hakkı da gözetilerek yetkili İstanbul Anadolu veyahut İstanbul icra dairelerinden birinde yapılmaması nedeniyle itirazın iptali davasının olumsuz dava şartı nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği, takibin başlatıldığı Gaziosmanpaşa İcra Dairesi yetkisiz olduğundan mahkemenin yetkisinin ayrıca değerlendirilmesine gerek bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; davalının iş sözleşmesinin müvekkili tarafından 4857 sayılı Kanun'un 25 inci maddesinin (II) numaralı bendi uyarınca feshedildiğini, davalının müvekkilinin hesaplarından vekâlet ile yüklü miktarda paralar çektiğini ve tahsil ettiği paraları da davacıya ödemediğini, müvekkili tarafından davalı aleyhine Gaziosmanpaşa 6. İcra Müdürlüğünün 2021/49379 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını ancak davalının haksız ve kötüniyetli olarak takibe itiraz etmesi sonucunda takibin durduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; davacının usulsüz ödeme emri göndererek takibi kesinleştirdiğini, müvekkilinin hesabında duran 40.000,00 USD'yi icra dosyasından haciz müzekkeresiyle tahsil ettiğini, ancak Gaziosmanpaşa 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/12 Esas sayılı dosyası ile ödeme emrinin usulsüz olduğunun tespit edildiğini ve iptal kararı verildiğini, kararın kesinleştiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut uyuşmazlıkta işin yapıldığı yerin "Eminönü/İstanbul" adresi olduğu, davalının adresinin dava tarihi itibarıyla "Maltepe/İstanbul" olduğu, icra takibinin iş yargılamasına özgü davacının seçimlik hakkı da gözetilerek yetkili İstanbul Anadolu veyahut İstanbul icra dairelerinden birinde yapılmaması nedeniyle usulden ret kararı verilmesinin dosya kapsamına uygun olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkili olup olmadığı ve davalı lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerekip gerekmediği hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 67 nci maddesi.

2. 2004 sayılı Kanun'un "Yetki ve itirazları" kenar başlıklı 50 nci maddesi şöyledir:

" Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir.

Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur.

İki icra mahkemesi arasında yetki noktasından ihtilaf çıkarsa Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 25 inci maddesi hükmü tatbik olunur.

İcra iflas hukukunda, alacak ve borç ilişkilerinde birtakım sürelere riayet edilmesi gereken önemli süreçler yer aldığından alacak ve borç ilişkilerini bir avukat vasıtasıyla takip etmek yararlı olacaktır."

3. 6100 sayılı Kanun'un "Genel yetkili mahkeme" kenar başlıklı 6 ncı maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

" Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir."

4. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun "Yetki" kenar başlıklı 6 ncı maddesinin ilgili bölümü şöyledir:

"(1) İş mahkemelerinde açılacak davalarda yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi ile işin veya işlemin yapıldığı yer mahkemesidir.

..."

5. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.