"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (...) Mahkemesi
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın bozma öncesi hüküm altına alınan alacaklar hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer alacaklar yönünden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı işyerinde genel müdür olarak çalıştığını, 05.12.2011 tarihinde işine son verildiğini, haklı ve meşru bir gerekçe gösterilmediğini, bildirimsiz olarak işine son verildiğini, Trabzon 1. Noterliğinin 10.01.2012 tarihli 575 yevmiye No.lu ihtarnamesinin gönderildiğini, ancak davalının hiçbir ödemede bulunmadığını, davacının çalıştığı dönemde son aylık ücretinin brüt 6.000,00 TL olduğunu, çalıştığı dönemde yıllık ikramiye aldığını, kullanmadığı izinlerinin olduğunu, bu izinler karşılığında ödeme de yapılmadığını, birikmiş ücret alacağı olduğunu iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, ücret ve ikramiye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, sözleşmenin belirsiz süreli olduğunu, davacının ... sözleşmesinin haklı nedenle sona erdirildiğini, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığını, diğer alacak taleplerinin kendisine ödendiğini savunarak davanın husumet yönünden reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 29.....2015 tarihli ve 2013/60 Esas, 2015/239 Karar sayılı kararı ile; davalının savunmasında iddia ettiği hususları ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 03.10.2018 tarihli ve 2017/8770 Esas, 2018/17348 Karar sayılı kararıyla; Mahkemece 20.480,62 TL ücret alacağının yıllık izin ücreti adı altında hüküm altına alınmasının hatalı olduğu, ücret alacağı yönünden dosya arasında bulunan ....12.2011 tarihli banka dekontu ile davacı adına Ağustos 2011 ücreti karşılığı olarak 1.000,00 TL ödeme yapıldığı savunmasının ve bu ödemeye ilişkin sunulan banka dekontunun değerlendirilmemesinin hatalı olduğu, imzalı makbuzlarda gösterilen miktarların davacıya ödenip ödenmediği hususunda davacı asılın beyanı alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği ve davalının, davacının ikramiye alacağını çekle tahsil ettiği yönündeki savunmasının da araştırılması gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma kararında belirtilen ödemelerin ve davacı imzalı makbuzların alacak miktarından düşülmesi için bilirkişiden hükme elverişli rapor alınarak davacının kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacağına ilişkin talepleri Yargıtay ilâmıyla onaylandığından işbu talepler hakkında karar verilmesine yer olmadığı, davacı tarafından alınan imzalı avanslar düşülerek ve davacı asıl dinlenerek hesaplanan miktarın hüküm altına alınması yönünde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; ücret alacağı yönünden avans makbuzlarının tamamının dikkate alınmasının hatalı olduğunu, davalı tarafça çalışma süresi boyunca hak edilen ikramiyelerin tamamının ödendiğine dair bir kayıt ve banka dekontu sunulmadığından davacının 2001-2011 tarihleri arasında hak ettiği tüm ikramiye alacaklarının hesap edilmesi ve bunlardan ödenen ve ödenmeyenlerin tespiti ile alacağın hüküm altına alınması gerektiğini, kararda harç hesabının hatalı olduğunu ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; ücret ve ikramiye alacaklarının hesabına, bozma kapsamı dışında kalan alacaklar yönünde “karar verilmesine yer olmadığına" kararı verilip verilmeyeceğine ve kararda hüküm altına alınan harç miktarına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428 ... maddesi, 438 ... maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
2. 6100 sayılı Kanun'un 297 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıda yer ... paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Mahkeme hükmünün 6100 sayılı Kanun'un 297 nci maddesinde yer ... unsurları içermesi, yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hâl, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir.
3. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22.02.2012 tarihli ve 2012/13-747 Esas, 2012/84 Karar sayılı ilâmında ve Dairemizin emsal kararlarında belirtildiği gibi Yargıtayca bozulan karar, sonraki kararın eki niteliğinde değildir. Bozma ile birlikte önceki hüküm ortadan kalkarak hukuki geçerliliğini yitirir. Mahkemece bozulan karara atıf yapılarak ... hüküm oluşturulamaz. Bozmadan önceki ve bozmadan sonraki kararlar 6100 sayılı Kanun'un 297 nci maddesine uygun olmalıdır.
4. Somut olayda, bozma sonrası Mahkemece “Davacının Kıdem Tazminatı, İhbar tazminatı ve Yıllık İzin Ücreti talebi Yargıtay İncelemesinden geçerek onaylandığından işbu taleplerle ilgili KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA ” şeklinde hüküm oluşturulmuştur. Mahkemece yukarıdaki kanuni düzenlemeler ve ilkeler dikkate alınmaksızın kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacakları yönünden bozma öncesi kararda olduğu gibi karar verilmesi yerine “karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde hüküm oluşturulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
5. Davacı vekili 02.04.2012 havale tarihli dilekçesinde; 2011 yılının Ağustos, Eylül, Ekim, ... ve Aralık ayından 5 günlük ücret alacağı talebinde bulunmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, ücret alacağı yönünden bordrolarda yer ... ücrete göre söz konusu aylara yönelik yapılması gereken net ödeme miktarı 12.781,87 TL olarak belirlenmiş ve 12.01.2011-16.12.2011 tarihleri arasında yapılan tüm ödemeler belirlenen tutardan mahsup edilmiş, Mahkemece de bakiye kısım hüküm altına alınmıştır. Hesap dönemi 2011 yılının Ağustos, Eylül, Ekim, ... ve Aralık ayları olduğuna göre, sadece Ağustos ve Eylül avansı açıklaması ile ödenen miktarların mahsubu gerekirken tüm ödemelerin hesaplamadan düşülmesi hatalı olmuştur.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
11.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.