"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Alacalar Belediyesinin kapanması üzerine Aybastı Belediyesine devredildiğini, sonrasında yine Kanun gereği 20.10.2014 tarihinde Sağlık Bakanlığına devredilmesi üzerine Aybastı Devlet Hastanesinde çalışmaya başladığını, devir tarihinde günlük ücreti 123,77 TL olmasına rağmen günlük ücretinin 94,74 TL olarak bildirildiğini ileri sürerek toplu ... sözleşmesinden kaynaklı ücret zammı farkı, ikramiye farkı, hizmet zammı farkı, fazla çalışma ücreti farkı, ... ... ve genel tatil ücreti farkı, gece zammı farkı ile ilave tediye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'i ileri sürdüklerini, davacıya nakil tarihinde bildirilen ücret üzerinden ödeme yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 25.....2020 tarihli ve 2018/843 Esas, 2020/279 Karar sayılı kararı ile; davacının nakil tarihinde günlük ücretinin eksik bildirildiği, nakil tarihi itibarıyla günlük ücretinin 123,75 TL olduğunun kabulü ile bu kabul uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 21.04.2022 tarihli ve 2020/2353 Esas, 2022/1346 Karar sayılı kararı ile; davacının 16.11.2015 tarihinde sendika üyesi olduğu ve toplu ... sözleşmesinden yararlandığı, toplu ... sözleşmesinin 48 ... maddesi dikkate alınarak yapılan hesaplama sonucunda davacının fark ücret alacaklarının bulunduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 13.10.2022 tarihli ve 2022/8654 Esas, 2022/12183 Karar sayılı ilâmı ile; davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, dava konusu alacak taleplerine ilişkin hesaplamaların arabuluculuk son tutanak tarihi dikkate alınarak yapılması, son tutanak tarihini aşan kısımlar yönünden davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; uyulan bozma kararı doğrultusunda değerlendirme yapıldığı belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, husumet itirazında bulunduklarını, davacının ücretinin usulüne uygun ödendiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu alacak taleplerine ilişkin hesaplamaların arabuluculuk son tutanak tarihi dikkate alınarak yapılmasına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 ... maddesi.
2. 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesi.
3. Dairemizin 14.12.2022 tarihli ve 2022/16498 Esas, 2022/16753 Karar sayılı ilâmında usuli kazanılmış hak ilkesi şu şekilde açıklanmıştır:
"...
3. Bilindiği üzere 6100 sayılı Kanun'da usuli kazanılmış hak kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu kurum, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri hâline gelmiştir. Anlam itibarıyla bir davada, mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
4. Mahkemenin, Yargıtayın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir (Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu, 09.05.1960 tarihli ve 1960/21 Esas, 1960/9 Karar sayılı karar). Hükmün bir kısmının bozma kapsamı dışında bırakılmasının amacı bu kısımların doğru olduğunu belirlemek, bozmanın sınırlarını çizmek ve bu şekilde usuli kazanılmış hakları oluşturup, korumaktır. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu, 04.02.1959 tarihli ve 1959/13 Esas, 1959/5 Karar sayılı karar).
..."
3. Değerlendirme
1. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Dairemizin 13.10.2022 tarihli bozma ilâmı öncesi İlk Derece Mahkemesi tarafından kurulan hükümde, 3.263,19 TL hizmet zammı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesine rağmen kararın davalı vekilinin temyizi üzerine bozulmasından sonra 3.298,48 TL hizmet zammı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesi, ilâmın İlgili Hukuk bölümünün (3) numaralı paragrafında yer verilen usuli kazanılmış hak ilkesine aykırı olduğundan hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3. Ayrıca İlk Derece Mahkemesi kararında, dava şartı olan arabuluculuk gideri bakımından da hatalı şekilde hüküm kurulduğu saptanmıştır. Somut uyuşmazlıkta tarafların dava şartı olan arabuluculuk kapsamında arabuluculuk faaliyetinde bulundukları, davalı tarafın sürece katıldığı ve sürecin sonunda anlaşamadıkları görülmektedir. İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda arabuluculuk giderinin tamamının davalıdan tahsiline karar verilmiş ise de arabuluculuk gideri yargılama gideri olup anlaşmaya varılamaması hâlinde ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanmaktadır. 6100 sayılı Kanun’un "Yargılama giderlerinden sorumluluk" kenar başlıklı 326 ncı maddesinin ikinci fıkrasına göre davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa Mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır. Yapılan açıklamalar doğrultusunda kısmen kabul kararı verilen eldeki davada, arabuluculuk giderinin tarafların haklılık durumuna göre paylaştırılması yerine tamamının davalıdan tahsiline karar verilmesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
11.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.