Logo

9. Hukuk Dairesi2024/10407 E. 2024/14880 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının işyeri devri sonrasında ücretinin düşürülmesi nedeniyle talep ettiği ücret farkı alacağının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının işe iadesi davası kazanmasına rağmen, işe başlamadan önce başka bir kuruma 6360 sayılı Kanun kapsamında nakledildiği ve bu naklin yeni bir iş sözleşmesi olarak değerlendirilemeyeceği, dolayısıyla ücret farkı alacağının 6360 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile davanın reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 01.12.2005 tarihinde ... Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliğinde çalışmaya başladığını ve 30.06.2008 tarihine kadar çalışmaya devam ettiğini, bir süre ara verdikten sonra 03.12.2019 tarihinde tekrar ... Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliğinde çalışmaya başladığını, 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (6360 sayılı Kanun) gereği davalı ... Başkanlığına (davalı ...) hak, borç ve alacaklarla birlikte devrolunduğunu ve 01.04.2014 tarihinde göreve başladığını, Köylere Hizmet Götürme Birliğinde çalışırken son olarak aldığı yevmiyenin 128,25 TL olmasına rağmen hiç bir sebep gösterilmeden 102,50 TL ye düşürüldüğünü, Kurumlar arası geçişte günlük yevmiyesinin haksız ve hukuka aykırı şekilde düşürülmesinin müvekkili mağdur ettiğini belirterek ücret farkı alacağının hesaplanarak hüküm altına alınmasını talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; talep konusu alacakların zamanaşımına uğradığını davacının ... Köylere Hizmet Götürme Birliğinden 6360 sayılı Kanun uyarınca müvekkili Kuruma devredildiğini, devir tarihi itibarıyla herhangi bir ücret alacağı bulunmadığını, davacının kısa bir süre davalı müvekkili nezdinde çalıştıktan sonra 20.06.2014 tarihinde 6360 sayılı Kanun gereği tüm özlük haklarıyla diğer davalı Bakanlığa bağlı ... Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğüne devredildiğini, talep konusu alacaklardan diğer davalının sorumlu olduğunu, davacı taleplerinin haksız ve dayanaksız, davanın hukuka aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde; alacakların zamanaşımına uğradığını, arabuluculuğa başvuru dava şartının yerine getirilmediğini, dava haksız ve dayanaksız olduğundan usulden reddi gerektiğini, davacının müvekkili Kuruma devrinden sonra mağdur edilmediğini, aksi kabulde dahi müvekkili İdarenin herhangi bir kusurunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacıya ait sendika üye kayıt belgesi ve toplu iş sözleşmelerinin dosya kapsamına alınarak dosyanın bilirkişiye tevdii edildiği, tanzim edilen bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, davacı tarafın davasını ıslah ettiği, ıslah dilekçesinin davalı tarafa tebliğ edildiği, somut davanın bireysel iş sözleşmesinden ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan ücret farkı alacağı talebine ilişkin olduğu, 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 22 ve 62 nci maddeleri gereğince işçinin açıkça onay vermediği esaslı değişikliklerin işçiyi bağlamayacağı ücret indirimine dair esaslı değişikliğin işçi tarafından açıkça kabul edilmemesine rağmen ödeme döneminde daha az ücret ödenmesi, hatta bu ödemeye dair ücret bordrosunun işçi tarafından imzalanması durumunda dahi işçinin fark ücret isteme hakkının devam edeceği, davacının Köylere Hizmete Götürme Birliği Başkanlığı nezdinde çalıştığı dönemdeki son yevmiyesinin 128,50 TL olduğu, işverence tek taraflı olarak 102,50 TL'ye düşürüldüğü, davacının 6360 sayılı Kanun gereği davalı Belediyeye söz konusu yevmiye ile devrolunduğu, gerek davalı ... gerekse ... Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tarafından davacının çalışmaya başladığı tarihte ve sonrasında ücretinin düşürülmesi ile ilgili yazılı muvafakati olduğuna dair bir belgenin dosyaya sunulmadığı, bilirkişice tarafından zamanaşımı def'i gözetilerek yapılan hesaplamanın dosya kapsamına uygun olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı Bakanlık vekili; zamanaşımı def'inin hatalı olarak değerlendirildiğini, emsal dosyalarda alacak tutarının daha az hesaplandığını, nitekim bilirkişi raporunda da ifade edildiği üzere davacının 6360 sayılı Kanun'un geçici 1 inci maddesi kapsamında ... İl Özel İdaresinden davalı Belediyeye geçerken anılan Kanun hükmünden istifade ettiği ve bu Kanun hükmünün geçici hüküm olması sebebiyle davacı hakkında bir daha uygulanamayacağını, davacının müvekkili Kurumdan herhangi bir alacağı olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının uyuşmazlığa konu dönem bakımından 30.03.2014 tarihinde ... Köylere Hizmet Götürme Birliği Başkanlığında çalışıyor iken 6360 sayılı Kanun gereği davalı Belediyeye devredildiği, davacının 31.03.2014 tarihinden iş sözleşmesinin davalı ... tarafından feshedildiği 20.06.2014 tarihine kadar davalı ... nezdinde çalıştığı, davacının açtığı işe iade davasının kabul ile sonuçlandığı ve Yargıtay (Kapatılan) 7. Hukuk Dairesinin 30.09.2015 tarihli ve 2015/16483 Esas, 2015/17343 Karar sayılı kararı ile onandığı davacının 30.09.2014 tarihli dilekçeyle işe iade davası sonuçlanmadan önce ... Valiliğine başvurarak işe alınma talebinde bulunduğu ve ... Valiliği Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü ile 06.02.2015 tarihinde imzalanan iş sözleşmesinde günlük yevmiye tutarının 102,50 TL olarak belirlendiği, bu durumda davacının davalı ... nezdinde taraflar arasında imzalanan yeni bir iş sözleşmesi ile çalışmaya başladığı, söz konusu iş sözleşmesinde yevmiyenin 102,50 TL olarak belirlendiği anlaşılmakla işyeri devri bulunduğunun kabulü ile fark ücret alacağının kabulünün doğru görülmediği, iş sözleşmesinin feshinden sonra yeni sözleşme imzalanmış olmakla kabul edilen ücret değişikliğinin geçerli olarak kabulü gerekeceği, davalı ... dönemi bakımından ise davanın zamanaşımı nedeniyle reddedildiği ve davacı tarafça istinaf yoluna başvurulmadığı gerekçeleriyle davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; müvekkilinin 01.12.2005 tarihinde ... Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliğinde çalışmaya başladığını, 03.12.2009 tarihinden itibaren ise ... Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında çalıştığını ve 09.10.2010 tarihinde tekrar ilk işyerinde çalışmaya devam ettiğini 6360 sayılı Kanun gereği 01.04.2014 tarihinde davalı Belediyede göreve başladığını, müvekkilinin Köylere Hizmet Götürme Birliğinde çalıştığı dönemdeki yevmiyesinin 128,25 TL olmasına rağmen davalı Belediyede göreve başladığında yevmiyesinin hiçbir sebep göstermeksizin, hukuka aykırı olarak 102,50 TL'ye düşürüldüğünü, müvekkili ile davalı Bakanlık arasında yeni bir iş sözleşmesi imzalandığı gerekçesinin hukuki olmadığını, zira dosyada iş sözleşmesi olarak değerlendirilen belgenin esasen yeni bir iş sözleşmesi olmayıp sadece davacının geçiş yaptığı kurumdaki iş tanımının yapılmasına yönelik bir iç tamim; Kurum içerisinde yapılacak işlere ilişkin görev emri niteliğindeki belge olduğunu, söz konusu belgenin iş sözleşmesi olduğuna dair herhangi bilgi olup olmadığına bakılmaksızın yanlış yorumlanarak iş sözleşmesi olarak değerlendirildiğini ve hatalı karar verildiğini savunarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının fark ücret alacağı bulunup bulunmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi.

2. 4857 sayılı Kanun'un 32 nci maddesi.

3. 6360 sayılı Kanun'un geçici 1 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası şöyledir:

"(9) Bu Kanuna göre belediye ve bağlı kuruluşlara devredilen personelden norm kadro ve ihtiyaç fazlası olanlar, ilgili belediye ve bağlı kuruluş tarafından en geç üç ay içinde valiliğe bildirilir. Komisyon, ilgili idarelerden gönderilen listeleri 3/7/2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanununun 49 uncu maddesindeki oranlar, kurumun bütçe dengesi, norm kadrosu ve yürütmekle görevli olduğu hizmetin gereği ile nüfus kriterlerini değerlendirmek suretiyle ihtiyaç fazlası personelin tespitini yapar. Komisyon çalışmasını kırk beş gün içinde tamamlayıp oluşturulan listeleri valinin onayına sunar. Vali tarafından onaylanan listeler on gün içerisinde İçişleri Bakanlığına, İçişleri Bakanlığınca da atama teklifleri yapılmak üzere Devlet Personel Başkanlığına bildirilir. Bu personelden;

a) 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memur kadrolarındaki personel 24/11/1994 tarihli ve 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanunun değişik 22 nci maddesinin ikinci, üçüncü ve beşinci fıkralarında belirtilen esas ve usuller çerçevesinde diğer kamu kurum ve kuruluşlarına, Devlet Personel Başkanlığına bildirim tarihinden itibaren doksan gün içinde nakledilir. Ayrıca, nakledilen personelden devir tarihi itibarıyla müdür ve daha üstü yönetici kadrolarında bulunan personel hakkında aynı tarihteki kadro unvanları dikkate alınarak söz konusu maddenin altıncı fıkra hükümleri de uygulanır ve üç yıllık süre, devir tarihinden itibaren başlar. Ancak, 4046 sayılı Kanunun anılan maddesi uyarınca yapılacak fark tazminatı hesabında, 25/6/2001 tarihli ve 4688 sayılı Kanunun 32 nci maddesine göre yapılan ödeme dikkate alınmaz. Personel nakledildiği kurumda göreve başlayıncaya kadar eski kurumunda çalışmaya devam eder ve bu personelin her türlü mali ve sosyal hakları çalıştıkları kurum tarafından karşılanır.

b) 5393 sayılı Kanunun 49 uncu maddesi kapsamında istihdam edilen tam zamanlı sözleşmeli personel bildirim unvanı esas alınarak Devlet Personel Başkanlığınca (a) bendinde yer alan süreler esas alınarak 657 sayılı Kanunun 4/B maddesi çerçevesinde kamu kurum ve kuruluşlarına sözleşmeli personel olarak atanır. Bu kapsamda atanan sözleşmeli personelin mali ve sosyal hakları sözleşme süresi sonuna kadar devredildiği tarihteki sözleşme hükümlerine göre uygulanır. Bu personelin yeni sözleşmeleri ise 657 sayılı Kanunun 4/B maddesi çerçevesinde yapılır.

c) 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa tabi sürekli işçi statüsünde istihdam edilen personel, Devlet Personel Başkanlığınca diğer kamu kurum ve kuruluşlarında unvanları belirlenecek kadrolara (a) bendinde yer alan süreler dâhilinde atanır. Ataması tekemmül ettirilen işçiler, çalıştıkları kurumlarınca atama emirlerinin tebliğini izleyen günden itibaren beş iş günü içinde yeni görevlerine başlamak zorundadırlar. Bu işçiler, yeni görev yerlerine başlayacağı tarihe kadar ilgili belediye veya bağlı kuruluşun işçisi sayılır ve beş iş günü içinde yeni kurumunda görevine başlamayanların iş sözleşmeleri, feshin geçerli sebebe dayandığı kabul edilerek, belediye veya bağlı kuruluş tarafından 4857 sayılı İş Kanununun 17 nci maddesinde belirtilen ihbar süresi beklenilmeksizin ve ihbar tazminatı ödenmeksizin sona erdirilir.

ç) Bu fıkra kapsamında yer alan personele ilişkin kadro ve pozisyonlar; Devlet Personel Başkanlığınca kamu kurum ve kuruluşlarına nakledildikleri veya atandıkları tarih itibarıyla diğer kanunlardaki hükümlere bakılmaksızın ve başka bir işleme gerek kalmaksızın ihdas, tahsis ve vize edilmiş sayılır. İhdas edilmiş sayılan memur kadroları, 13/12/1983 tarihli ve 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye ekli cetvellerin ilgili bölümüne eklenmiş sayılır. Atama işlemi yapılan personele ilişkin bilgiler ve bu bilgilerdeki değişiklikler en geç on beş gün içinde Devlet Personel Başkanlığına bildirilir.

d) Bu fıkra kapsamında nakledilen personel bakımından nakil tarihinden önce doğmuş ve nakil tarihinde ödenmesi gereken borçlardan nakledilen kurum sorumlu tutulamaz. Kıdem tazminatına ilişkin hükümler saklıdır.

e) Bu fıkra kapsamında ortaya çıkabilecek tüm tereddütleri gidermeye, gerekli bilgi ve belgeleri istemeye, araştırma ve inceleme yapmaya, uygulamayı yönlendirmeye Devlet Personel Başkanlığı yetkilidir."

4. 6360 sayılı Kanun'un geçici 1 inci maddesinin onuncu fıkrası şöyledir:

"Devredilecek Devlet memurları hakkında 5393 sayılı Kanunun 50 nci maddesi hükümleri uygulanır. Devir tarihi itibarıyla müdür ve daha üstü yönetici unvanlı kadrolarda bulunanlar hakkında 4046 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin altıncı fıkrası hükümleri de uygulanır. Bu şekilde devredilen memurlar ile 5216 sayılı Kanunun ek 2 nci maddesi hükümleri uygulanmak suretiyle devredilecek sözleşmeli personelin fark tazminatı hesabında, 4688 sayılı Kanunun 32 nci maddesine göre yapılan ödeme dikkate alınmaz. Devredilen veya nakledilen işçilerin ücret ile diğer malî ve sosyal hakları; toplu iş sözleşmesi bulunan işçiler bakımından yenileri düzenleninceye kadar devir veya nakil işleminden önce tabi oldukları toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre, toplu iş sözleşmesi olmayan işçiler bakımından 2012 yılı Eylül ayında geçerli olan bireysel iş sözleşmesi hükümlerine göre belirlenir."

5. 6360 sayılı Kanun'un geçici 2 nci maddesinin sekizinci fıkrası şöyledir:

"Bu maddeye göre il özel idaresi veya belediyelere devredilen personelden ihtiyaç fazlası olanlar geçici 1 inci madde hükümlerine göre kamu kurumlarına devredilir."

3. Değerlendirme

1. Somut uyuşmazlıkta davacı; 31.03.2014 tarihinde 6360 sayılı Kanun kapsamında davalı ... Belediyesinde görevlendirilmiş olup 20.06.2014 tarihinde iş sözleşmesi ihtiyaç fazlası olduğu gerekçesiyle feshedilmiştir. Davacı tarafça işe iade talebiyle açılan davada verilen kabul kararının temyiz incelemesi sonucu 30.09.2015 tarihinde Yargıtay tarafından onanmak suretiyle kesinleştiği, davacının ise sözü edilen kararın kesinleşmesinden önce 06.02.2015 tarihinde davalı ... nezdinde çalışmaya başladığı dosyadaki bilgi ve belgelerle sabittir. Bölge Adliye Mahkemesince bu durum gerekçe gösterilerek, davacının davalı Bakanlığa bağlı işyerindeki çalışmasının yeni bir iş sözleşmesine dayalı olduğu kabul edilerek fark ücret alacağı talebinin reddine karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamı ile tarafların iddia ve savunmalarıyla örtüşmemektedir.

Dosya incelendiğinde; 05.02.2015 tarihi itibarıyla davalı ... nezdinde işe giriş kaydının bulunduğu, aynı tarihte nakle ilişkin kod olan (16) kodu ile işten ayrılış bildiriminde bulunulduğu ve 06.02.2015 tarihi itibarıyla da davalı ... nezdinde işe girişinin yapıldığı görülmektedir. Şu hâlde nakle ilişkin bildirimle davalı ... Belediyesinden ayrılışı yapılan ve ertesi gün davalı Bakanlık nezdinde çalışmaya başlayan davacı ile işveren davalı ... arasındaki iş ilişkisinin yeni bir iş sözleşmesine dayalı olduğundan söz etmek mümkün değildir. Nitekim dosya içerisinde mevcut savunma, bilgi ve belgeler de 6360 sayılı Kanun'a göre davacının davalı Bakanlığa naklinin yapıldığı yönündedir.

Kaldı ki İlgili Hukuk kısmının (3) numaralı paragrafında yer verilen 6360 sayılı Kanun'un geçici 1 inci maddesinin dokuzuncu fıkrasında; devri yapılan personelin ihtiyaç fazlası olduğunun tespiti hâlinde valinin onayına sunulacağı, vali tarafından onaylanan personelin ise İçişleri Bakanlığına, İçişleri Bakanlığınca da atama teklifleri yapılmak üzere Devlet Personel Başkanlığına bildirilmesi gerektiği düzenlenmiş olup davalı ... tarafından ilgili prosedür izlenilmeksizin iş sözleşmesi feshedildiğinden işe iade davası kabul edilmiş ve karar temyiz incelemesinden de geçerek kesinleşmiştir.

Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu uyuşmazlıkta yeni iş sözleşmesine dayalı bir istihdamın değil 6360 sayılı Kanun gereği gerçekleşen bir devrin mevcut olduğu sonucuna ulaşılmaktadır.

2. Şu hâlde davalı ... Bakanlığına yönelik dava bakımından yapılması gereken; 6360 sayılı Kanun hükümleri göz önünde bulundurularak davacının talep konusu ücret farkı alacağının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi ve varsa hesaplanarak hüküm altına alınmasıdır. Bu yön gözetilmeden yanılgılı değerlendirmeyle karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davacı tarafa iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.