Logo

9. Hukuk Dairesi2024/13144 E. 2024/15342 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı işçinin, Türkmenistan'daki bir şantiyede çalıştığı dönemden kaynaklanan işçilik alacakları davasında, uygulanacak hukuk, husumet, hizmet süresi, ücret, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin hesaplanması uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Yabancılık unsuru taşıyan davada taraflar arasında hukuk seçimi yapılmadığından ve davacının Türk hukukuna göre dava açmasından dolayı uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanması gerektiği, ayrıca davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü husumet, hizmet süresi, ücret, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin hesaplanması ve ispatı ile ilgili iddialarının kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gözetilerek, temyiz edilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi

KARAR : Davanın kabulü

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 36. İş Mahkemesi

Taraflar arasında Ankara 36. İş Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirketin Türkmenistan'da bulunan şantiyelerinde 21.08.2011-24.11.2013 tarihleri arasında boru montaj teknikeri olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin iş bitimi nedeniyle davalı tarafından haksız olarak sona erdirildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan davacının iş sözleşmesinin projenin sona ermesi sebebiyle kendiliğinden sona erdiğini, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, çalıştığı süreçte tüm hak ve alacaklarının ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Ankara 36. İş Mahkemesinin 01.06.2023 tarihli ve 2023/1 Esas, 2023/241 Karar sayılı kararı ile; davacının 21.08.2011-24.11.2013 tarihleri arasında davalıya ait işyerine çalıştığı, iş sözleşmesine davalı tarafından son verildiği, somut uyuşmazlığa Türkmenistan hukuku kurallarının uygulanması gerektiği gerekçesi ile Türkmenistan iş hukukuna göre düzenlenen bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 26.01.2024 tarihli ve 2023/2043 Esas, 2024/92 Karar sayılı kararı ile; davacının davalı Şirket nezdinde 21.08.2011-24.11.2013 tarihleri arasında 2 yıl, 3 ay 3 gün süre ile boru montaj teknikeri olarak çalıştığı, talebe konu işçilik alacaklarının Türkmenistan iş hukuku kapsamında değerlendirilmesinin yerinde olduğu, dosyada mevcut Türkmenistan İş Kanunu'nun iş anlaşmazlığının çözülmesi için başvuru sürelerini düzenleyen 382 nci maddesinin birinci fıkrasının (3) üncü bendinde 3 aylık Mahkemeye başvuru süresinin düzenlendiği, bu kapsamda İlk Derece Mahkemesince zamanaşımı ve hak düşürücü süre yönünden değerlendirme yapılmamasının hatalı olduğu, ancak bu durumun yeniden yargılamayı gerektirmediği, işçinin haklarının ihlal edildiğini öğrendiği veya öğrenmiş olması gerektiği tarih itibarıyla ki bu tarihin somut olayda en geç iş sözleşmesinin feshi tarihi olan 24.11.2013 tarihi olmakla, fesih tarihi ile dava tarihi (29.12.2016) tarihi arasında 3 aylık hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve katılma yolu ile davalı vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 12.06.2024 tarihli ve 2024/5968 Esas, 2024/9712 Karar sayılı ilâmı ile; somut uyuşmazlıkta davacının işini Türkmenistan'da ifa etmesi nedeniyle taraflar arasındaki ilişkide yabancılık unsuru bulunduğu hususunda ihtilaf bulunmadığı, ancak davacı tarafça davanın Türk hukukuna göre açıldığı, davalı tarafça da cevap dilekçesinde yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönünde açık itirazda bulunulmadığı gibi ön inceleme duruşmasında da tarafların hukuk seçimi konusunda herhangi bir anlaşmaya varmadıklarının görüldüğü, buna göre uyuşmazlığa uygulanacak olan hukukun Türk hukuku olarak zımnen seçilmiş olduğunun kabulü ile uyuşmazlığın Türk hukuku hükümlerine göre çözülmesi gerekirken uyuşmazlığa Türkmenistan hukukunun uygulanmasının hatalı olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına ve dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma kararı üzerine yapılan yargılama sonunda uyuşmazlığa Türk hukuku uygulanarak ve usuli kazanılmış haklar gözetilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; uyuşmazlığa mutad işyeri hukukunun uygulanması ve hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili Şirkete husumet yöneltilemeyeceğini, hizmet süresinin ve ücretin hatalı belirlendiğini, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığını, net ücretin brüt ücrete çevrilmemesi gerektiğini, hesaplamaların hatalı yapıldığını, davacının ödenmemiş alacağı bulunmadığını, alacaklara uygulanan indirim oranın az olduğunu belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; iş sözleşmesine uygulanacak hukuk, husumet, hizmet süresi, aylık ücret miktarı, ücretin brütleştirilmesi, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin ispatı ve hesaplanması ile indirim oranı noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 24 ve 27 nci maddeleri.

3. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 17, 32, 41, 44, 46, 47 ve 63 üncü maddeleri ile aynı Kanun'un 120 nci maddesi atfıyla hâlen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.