Logo

9. Hukuk Dairesi2024/14513 E. 2025/2107 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hükmedilen alacaklara uygulanacak faiz türü, faiz başlangıç tarihi, davalı ...'nin bankanın zararından sorumlu olup olmadığı ve hükmedilen vekalet ücretinin türü uyuşmazlığa konu olmuştur.

Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararında faiz başlangıç tarihinin belirsiz bırakılması ve birleşen davada yanlış tarih yazılması gibi maddi hataların tespiti nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi gereğince, Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 47. Hukuk Dairesi

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili asıl ve birleşen dava dilekçelerinde; ... Bank ... Şubesine 24.01.2002 günü müracaat eden şahısların ibraz ettikleri belgelerin ... şubesi personeli tarafından incelendiğini ve sahte olduğunun tespiti sonrasında konunun Teftiş Kurulu Başkanlığına intikal ettirildiğini, Banka Teftiş Kurulu tarafından inceleme aşamasında davalı ... Kahve'nin bu belgeleri kendisinin düzenleyerek adı geçen şahıslara verdiğini beyan ettiğini, davalı ... Kahve'nin 23.01.2002 tarihinde Banka ... şubesi müşterisi İ.Ş’nin hazine bonolarını bozdurarak ... Bankası AŞ Sirkeci şubesine ... yaparak davacı Bankayı zarara uğrattığını, bu işlemlerle ilgili olarak davalı ... Kahve'nin 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'na aykırı davranma fiili nedeniyle tutuklandığını, 01.02.2002 tarihli ihtiyati haciz talebinin Bağcılar Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/113 D. İş sayılı dosyası ile kabul edildiğini ileri sürerek Banka zararının faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar ... Kahve ve ... vekili asıl ve birleşen davaya cevap dilekçelerinde; davacı Bankanın, ceza dosyasına sunduğu görev tanımına göre ... Kahve'nin imza yetkisi ve paraya ulaşımı olmadığını, dolayısıyla gerçekleşen bir ... işleminden dolayı sorumlu tutulamayacağını, olmayan fişler ve imzasız fişler ifadesiyle müvekkilinin görevini kötüye kullandığı izlenimi verildiğini, paranın müşteri hesabında olduğunu, Bankanın herhangi bir kaybı olmadığını, Bankanın tek somut zararı olan 1.236,00 TL'yi ödemeye hazır olduklarını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı ... Kahve'nin davacı Bankanın ... ve ... şubelerinde pazarlama yönetmeni olarak çalışırken mudilerden alınan paraların değerlendirilmesi konusunda kendisine güvenilerek işlem yapma yetkisi verildiği, toplanan paraları değerlendirmek amacıyla dava dışı müşterilerden önceden imzalı boş fişler aldığı ve bu fişleri kullandığının düzenlenen raporlardan anlaşıldığı, ayrıca davalı ... Kahve'nin müşteriler lehine sahte hesap cüzdanları düzenleyerek müşteri getirileri konusunda yanıltıcı işlemler yaptığı ve zimmet suçu işlediğinin de sabit görüldüğü, Banka zararından davalı ... Kahve'nin sorumlu olduğu konusunda tam kanaate varıldığı, aktarım yapılan hesabın davalı ... Kahve ile davalı ... adına açılmış müşterek hesap olduğu, söz konusu hesaptan yapılan para çekme, yatırma, havale ve virman işlemlerinin bizzat davalı ... Kahve tarafından yapıldığı anlaşıldığından ve davalı ...'nin başkaca şahsi hesabına aktarılan bir tutar tespit edilmediğinden, davalı ...'nin asıl ve birleşen davadaki davacının taleplerinden sorumlu olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davalı ... Kahve aleyhine asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne, davalı ... aleyhine açılan asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde;

1. Karar altına alınan alacaklara ticari işlerde uygulanan avans faiz oranından az olmamak üzere en yüksek banka faizine hükmedilmesi gerektiğini, faiz başlangıç tarihi olarak zararın doğduğu tarihin kabul edilmesi gerektiğini,

2. Davalı ... yönünden davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu,

3. Davalı Banka aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin maktu olması gerekirken nispi vekâlet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, hükmedilen alacaklara uygulanacak faiz türü, faiz başlangıcı, davacı Bankanın zararından davalı ...'nin sorumlu olup olmadığı, davacı aleyhine hükmedilen vekâlet ücreti noktasındadır.

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Dosya içeriğine göre davacı Bankanın asıl davayı 11.02.2002 tarihinde açtığı, birleştirilen ek davayı ise 29.03.2006 tarihinde açtığı anlaşılmaktadır. İlk Derece Mahkemesince karar başlığında asıl dava ve birleşen dava tarihlerinin ayrı ayrı belirtilmemesi ve dava tarihinin 24.04.2008 olarak belirtilmesi ile Bölge Adliye Mahkemesi karar başlığında da asıl dava tarihinin 24.04.2008 olarak yazılması ,mahallinde düzeltilebilecek maddi hata olarak kabul edildiğinden, bozma sebebi yapılmamıştır.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) "Hükmün kapsamı" kenar başlıklı 297. maddesinin 2. fıkrası şöyledir:

"(2) Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir."

İlk Derece Mahkemesince hüküm yerinde 6100 sayılı Kanun'un 297. maddesine aykırı olarak infazda tereddüt oluşturacak şekilde asıl dava yönünden faiz başlangıç tarihi olarak, dava tarihinin açık bir şekilde belirtilmesi yerine yazılı şekilde "dava tarihinden itibaren" şeklinde hüküm tesis edilmesi (karar başlığında dava tarihinin yanlış yazıldığı da dikkate alındığında) ve birleşen dava tarihi 29.03.2006 olmasına rağmen birleşen davada faiz başlangıç tarihinin 17.04.2017 olarak belirtilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozma sebebidir.

Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davacı tarafın temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının (A) bendinin (1) numaralı alt bendinin ikinci paragrafında yer alan "dava tarihinden itibaren" ibaresinin çıkartılarak yerine "dava tarihi olan 11.02.2002 tarihinden itibaren" ibaresinin yazılması,

Hüküm fıkrasının (B) bendinin (1) numaralı alt bendinde yer alan "17.04.2017 tarihinden itibaren" ibaresinin çıkartılarak yerine "29.03.2006 tarihinden itibaren" ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davacı harçtan muaf olduğundan peşin alınan temyiz harçlarının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.